İşkence Sokaklara Taştı!
10 Aralık İnsan Hakları Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlanan CHP Bursa Milletvekili ve PM üyesi Orhan Sarıbal, “AKP dönemi ülkemiz, insan haklarının hiçe sayıldığı ülkeler içinde ilk sırada yer alıyor. Kadınlara, çocuklara saldırıların arttığı, işkencenin sokağa taştığı bir dönemden geçiyoruz. Bu güzel ülke bu karanlık tabloyu hak etmiyor” dedi.
Sarıbal’ın mesajı şöyle:
“İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin kabul edildiği 1948’den beri 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü olarak kutlanıyor. 2. Dünya Savaşı’nın ağır tablosu sonrası açıklanan ve ‘ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka türden kanaat, ulusal ya da toplumsal köken, mülkiyet, doğuş veya başka türden statü gibi herhangi bir ayrım gözetilmeksizin’ bütün insanların eşit haklara sahip olduğunun güvene altına alındığı beyannamenin kabulünün üzerinden 72 yıl geçti. Ancak gerek ülkemizde gerek dünyada insan hakları alanında hala alınması gereken çok yol olduğu görülüyor.
Gelişmiş batılı ülkeler de dahil bir çok ülkede iktidara gelen otoriter liderler nedeniyle hak ihlalleri arttı. Nefret dilinin hâkim olduğu, ırkçılık ve ayrımcılığın sıradanlaştığı yıllardan geçiyoruz.
AKP ile daha geriye
Ülkemizde de benzer bir süreç yaşanıyor. AKP iktidarı ile her alanda olduğu gibi insan hakları alanında da ciddi bir geriye gidiş yaşanıyor.
Özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrası 20 Temmuz 2020’da ilan edilen Olağanüstü Hal döneminde başlayan, sonrasında katlanan ve halen devam eden baskı ve şiddet ortamı, ülkemizi insan haklarını ihlal eden ülkeler içinde örnek gösterilir duruma getirdi. 2020 Yılında Dünya Hukukun Üstünlüğü Endeksinde 128 ülke arasında Türkiye; hükümet yetkilerinin kısıtlanmasında 124, temel haklarda 123, adil hukukta 103 sırada yer aldı. Saygın uluslararası kuruluşlardan Freedom House’un 2018 Dünyada Özgürlük Raporu’nda Türkiye, “kısmen özgür” kategorisinin bile aşağısına düşerek, “özgür olmayan” ülkeler kategorisine geriledi. Bu durum değişmiş değil çünkü şartlar daha da kötüye gitti.
Öldürülen kadınlar, hapisteki gazeteciler
Kadın cinayetleri, çocuklara taciz ve şiddet engellenemiyor. Bu yılın 11 ayında 430 kadın katledildi. Son 18 yılda en az 7 bin 500 kadın katledildi. Küresel Cinsiyet Eşitliği Raporuna göre Türkiye 2020 yılında 153 ülke arasında 130. sırada yer aldı.
Kayıplar, faili meçhul cinayetler, kötü muamele, işkence artarak devam ediyor. 2002-2020 arasında 432 kişi faili meçhul cinayete kurban gitti. Son 14 yılda çocuklar yönelik istismar %443 arttı.
Ekim 2020 tarihi itibariyle Türkiye’de 74 gazeteci tutuklu bulunuyor. En fazla gazetecinin tutuklu olduğu iki ülkeden biri Türkiye diğeri ise Çin.
Yine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin en fazla hak ihlali nedeniyle mahkum ettiği iki ülkeden birincisi Rusya ikincisi Türkiye. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) gereğince Türkiye’nin sağlamakla yükümlü olduğu ancak ihlal ettiği maddelere bakıldığında son 60 yıl içinde en çok adil yargılanma hakkının ihlal edildiği görülüyor.
2019 yılında ise Türkiye’de en çok ihlal edilen hak, ifade özgürlüğü. İktidara ve destekçilerine yönelik en ufak eleştiri bile hapisle cezalandırılıyor.
Affa rağmen hapishaneler dolu
Hapishaneler dolmuş taşmış ama insanlar tutuklu yargılanıyor. Siyasiler, hak savunucuları ve gazeteciler yargı kararlarına rağmen tutuklu veya hapis iken, adli suçlular için af çıkarılarak 100 bin kişi serbest bırakıldı. Buna rağmen en ufak eleştirinin gözaltı ve hapishane ile sonuçlandığı bir ortamda cezaevleri yeniden dolmuş taşmış durumda. Ekim 2020 itibarıyla 260 bin 876 tutuklu, hükümlü kalıyor. Cezaevlerinin toplam kapasitesi ise 242 bin 550 kişi. Covid – 19 pandemisine rağmen tutuklu ve hükümlü gazeteciler, siyasiler, avukatlar, küçük çocuklu anneler, çocuklar, yaşlılar cezaevlerinde tutulmaya devam etti. Pandemi döneminde cezaevlerinde kalanların sayısı, cezaevi kapasitesinin %7,5 üzerinde.
İş cinayetleri
Hak arayışındaki emekçiler polis ve asker şiddetiyle karşılaşırken, iş cinayetleri de devam ediyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisinin verilerine göre 2020 yılının ilk on ayında ise 1736 işçi hayatını kaybetti. Üstelik iş cinayetlerine Covid -19’dan kaynaklı ölümler de eklenmiş durumda. İSİG verilerine göre sekiz ayda (11 Mart-10 Kasım), en az 368 Covid-19 nedenli iş cinayeti meydana geldi.
Bu güzel ülke bu karanlık tabloyu hak etmiyor. AKP’nin insanımıza yaşattığı bu acıları bitirmek, yaşanan hak ihlallerine dur demek için omuz omuza mücadele etmeliyiz. Bu karanlık günlerden dayanışma ve mücadele ile hep birlikte çıkacağız. Bu düşüncelerle, insan hakları ihlalleri önüne geçmek için mücadele edenleri selamlıyor, Dünya İnsan Hakları Günü’nü kutluyorum.”