‘Eşimi yeniden öldürdünüz’

Kovid-19 nedeniyle eşi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Uğur Ertuğrul’u kaybeden emekli hemşire Muhteber Ertuğrul, eşinin son anlarını gösteren fotoğraflarını paylaşarak Kovid-19’un hâlâ meslek hastalığı sayılmamasına isyan etti. Milliyet’e hayatını yoluna koymak için başka bir iş yapmaya başladığını söyleyen Muhteber Ertuğrul, ‘Kovid-19 gerçekten çok çileli bir şey. Sevdiğiniz insanları göremiyorsunuz, sarılamıyorsunuz. İnsanların bunları anlaması lazım’ dedi

Milliyet’ten Gökhan Karakaş’ın haberine göre Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü mart ayından bu yana yeni tip koronavirüs salgınında ön cephede mücadele eden sağlık çalışanları, Kovid-19’un “meslek hastalığı” sayılması için mücadelelerini sürdürüyor. Salgının ilk aylarında hayatını kaybeden Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Uğur Ertuğrul’un emekli hemşire eşi Muhteber Ertuğrul da bu mücadeleyi verenler arasında.

YENİDEN ÖLDÜRDÜNÜZ

İstanbul Avcılar Murat Kölük Devlet Hastanesi’nde görev yapan Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Uğur Ertuğrul, 22 Mayıs’ta Kovid-19’a yakalanarak hayatını kaybetti. Eşiyle aynı hastanede görev yapan emekli hemşire Muhteber Ertuğrul, sosyal medya hesabından, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un “Sağlık çalışanları için meslek hastalığı düzenlemesine ihtiyaç yok” açıklamasıyla ilgili, “Bizi bugün yeniden öldürdünüz” diyerek Kovid-19’un meslek hastalığı sayılmamasına tepki gösterdi. Milliyet’e konuşan Ertuğrul, “Eşim hayatını kaybettikten sonra ayakta kalabilmek için ilaç kullanıyorum. Hayatımı yoluna koymak için başka bir iş yapmaya başladım. Dünkü bakanın açıklamasından sonra her şey yeniden başladı. Kovid-19’un meslek hastalığı sayılması gerekiyor” diye konuştu.

BABALARINI ÖZLÜYORLAR

Emekli hemşire Ertuğrul, Kovid-19’un meslek hastalığı sayılmamasına başından bu yana yaşadıklarını anlatarak tepki gösterdi.

“İkimiz de Avcılar Murat Kölük Devlet Hastanesi’nde çalışıyorduk. Ben hemşireydim, eşim de genel cerrahi uzmanıydı. Şartlar gereği kapalı bir ortamda merkezi havalandırmanın olduğu bir yerde çalışıyorlardı. Üç doktorumuz arka arkaya Kovid oldular. Eşimin aileden gelen bir kalp rahatsızlığı vardı. Babasını ve ağabeyini kalp krizi nedeniyle kaybetti. O yüzden kan sulandırıcı, tansiyon ve kolesterol hapı kullanıyordu. Birlikte Kovid’e yakalandık. Evde beş gün kaldık. Eşim kötüleşince hastaneye kaldırdık. Bir ay yoğun bakımda yattı. 22 Mayıs’ta hayatını kaybetti. Kovid’e yakalanmaktan korkuyorduk. Her türlü önlemimizi alıyorduk. Eşimin hep yanındaydım. Sürekli, ‘Ben bu hastalıktan öleceğim’ diyordu. Eşim hayatını kaybettikten sonra ayakta kalabilmek için ilaç kullanıyorum. Hayatımı yoluna koymak için başka bir iş yapmaya başladım. Dünkü bakanın açıklamasından sonra her şey yeniden başladı. Kovid-19’un meslek hastalığı sayılması gerekiyor. İki tane çocuğumuz var. Çok özlüyorlar babalarını. Eşiniz bugün hayatını kaybedebilir dediler. Ben de çok rica ettim son kez görmek için. Kovid-19 gerçekten çok çileli bir şey. Sevdiğiniz insanları göremiyorsunuz, sarılamıyorsunuz, yanınızda kimse olamıyor. Çok üzücü şeyler bunlar. İnsanların bunları anlaması lazım. Desteğe ihtiyacı olan çok fazla sağlık çalışanı var.”