Alın Terimizin Hakkını İstiyoruz!

BATİS-BAMİS İşçi Sendikaları Ve Güvence Hareketi; Bursa Kent Meydanında Toplanıp Gerçekleştirdiği basın açıklamasın ilk konuşmasını BATİS-BAMİS İşçi Sendikaları Eğitim ve Örgütlenme Uzmanı Metin Burak yaptıktan sonra, Asgari Geçim Ücreti ile 2021 Bütçesiyle ilgili basın metni BATİS Genel Sekreteri Mehmet Yıldrak tarafından okundu.

Basın açıklaması metni sloganlar eşliğinde okundu; Basın Metni; ” 2021 yılı asgari geçim ücreti ile meclisten geçen bütçeyle ilgilidir. Salgın sürecinde gördük ki, dolar milyarderlerinin sayısı artarken, kapitalist devletin patronların eli cebine gitmiyor. İşsizlik fonundan ve toplanan yardımlardan, kısmi çalışma ve ücretsiz izinle, aylık 1168 lirayla bizleri aç bırakarak öldürmek istiyorlar..!

Asgari değil insanca yaşam<

Uzun süredir yaşanan siyasi ve ekonomik krizin üzerine, Mart ayından buyana covid-19 salgınıyla karşı karşıya kaldık. Bunun bedelini başta işçiler olmak üzere, emeğiyle geçinen yoksullar ödüyor.

İş-Ekmek-Güvence<

Biliyoruz ki işçilerle birlikte yoksul halklardan dolaylı ve dolaysız vergilerden toplanacak olan 2021 Bütçesinin Saraya-Yandaşa-Savaşa-Ranta ve Silaha değil, Emekçiye-Sağlığa-Eğitime-İşsizlere ve Emekliye gelir güvencesi olsun istiyoruz.

Servete değil emekçiye bütçe<

Bir ülkede siyasi ve ekonomik kriz devam ettiği sürece, İşsizlik, Pahalılık, Yoksulluk ve Covid-19 gibi salgın hastalıklarının kalkması mümkün değildir.

İşsizlik değil, İş-Ekmek-Güvence<

Uygulanan kısmi çalışma ve ücretsiz izinler işsizlik demektir. Üreterek yarattığımız değere karşılık, güvenli çalışma ve güvenceli yaşam istiyoruz.

Pahalılık değil, İş-Ekmek-Güvence<

Açlık sınırıyla yoksulluk sınırı arasında sıkıştırılmış sefalet ücreti değil, insanca yaşam için gelir güvencesi istiyoruz.

Yoksulluk değil, İş-Ekmek-Güvence<

Asgari geçim ücreti, özel-kamu yani işçi-memur ve emekli ayrımı yapılmaksızın, insan onuruna yaraşır, en az yoksulluk sınırı seviyesinde olmasını istiyoruz..!

Güvence yoksa direniş var<

Asgari değil insanca yaşam..! >İş-Ekmek-Güvence..! >Servete değil emekçiye bütçe..! >İşsizlik değil, İş-Ekmek-Güvence..! >Güvenli çalışmak istiyoruz..! >Pahalılık değil, İş-Ekmek-Güvence..! >Güvenceli yaşam hakkımız..! >Yoksulluk değil, İş-Ekmek-Güvence..! >Güvence yoksa direniş var..!

İşçiler birleşin KÖLELİK son bulsun..! >Sefalet değil, HAKKIMIZ olanı istiyoruz..! >İşçiler birleşin SÖMÜRÜ son bulsun..! >Sadaka değil, HAKKIMIZ olanı alacağız..! >İşçiler birleşin YOKSULLUK son bulsun..! >İşçiler birleşin PAHALILIK son bulsun..! >İşçiler birleşin İŞSİZLİK son bulsun..!

Basına ve Kamuoyuna; BATİS-BAMİS İşçi Sendikaları olarak; işçi sınıfının yarattığı değere karşılık, 2021’de açlık sınırıyla yoksulluk sınırı arasında sıkıştırılmış kırıntı değil, insan onuruna yaraşır asgari geçim ücreti istiyoruz. Asgari değil, insanca yaşam Asgari geçim ücreti komisyonu; her yıl olduğu gibi bu yılda, eşit ve demokratik olmayan yine Türk-İş’e bağlı sendikalardan 5, AKP hükümetinden 5, kapitalist sistemin burjuva patronlarından 5, toplam 15 kişiden oluşmaktadır.

BATİS-BAMİS İşçi Sendikaları olarak; işçi sınıfından veya işçi komitelerinden hiçbir yetki almadan, kurduğunuz asgari geçim ücreti komisyonu üyelerine soruyoruz, yoksul halklar için hiçbir değer üretmeden, aylık ne kadar para alıyor ve kendi burjuva cennetinizde, lüks yaşamak için ne kadar harcıyorsunuz..?

Türkiye’de sigorta verilerine bakıldığında, işçilerin yarıdan fazlası açılık sınırının altında kalan sefalet ücretiyle, hatta covid-19 salgını sürecinde kısmi çalışma ve ücretsiz izinlerle, açlık sınırının yarısına kadar düşen günlük veya aylık ücretle geçinmek zorunda bırakılıyor.

Değer üreterek zenginlik yaratan işçilerin ödediği, dolaylı ve dolaysız vergilerden oluşan bütçe ile milli gelirden düşen pay eşit dağıtılmayıp, siyasi ve ekonomik krizle yarattığınız İşsizlik, Pahalılık ve Yoksullukla, işçileri zehir saçan kirli işkollarınızda çalışmak zorunda bırakarak, iş cinayeti olan intihar etmesine veya psikolojik olarak ömür boyu engelli kalmasına neden oluyorsunuz.

Sefalet değil, hakkımız olanı istiyoruz Sözde işçi çıkarma yasağı ile iş akdi askıda, çalışmadan sağlanan istihdamla yükselen işsizlik, emeğin değerini düşürüyor. Böyle istihdam olmaz ve böyle işsizlik önlenemez. İstihdamı örgütlü işçiler sağlar. İşsizliği örgütlü işçiler önler. Avrupa ülkelerinde 500 ile 2000 avro olan asgari geçim ücreti, ülkemizde ise sefalet ücreti 245 avro bile etmiyor.

Yoksulluk sınırı 8 bin lira, açlık sınırı ise 2 bin 500 lira olduğu, işsizliğin ise çığ gibi yükseldiği ülkemizde, milyonlarca işçiyi açlık sınırının altında ödenen sefalet ücretiyle, yaşamak zorunda bırakarak zulüm ediyorsunuz. Ayrıca ülkemizde çalışma saatleri ve çalışma koşulları, Avrupa ülkelerine göre çok yüksek olduğu gibi daha ağır ve güvencesizdir.

Avrupa ülkelerinde, ülkemizdeki gibi sendikal örgütlenmenin önünde engel yoktur. İşçiler istedikleri sendikalarda örgütlenip emeklerinin karşılığını alabilirken, ülkemizde ise sendika üyesi olanlar işten çıkartılarak işsiz bırakılıyor. Buna rağmen Avrupa’dan daha iyiyiz demek, akıl tutulmasından başka bir şey değildir. Komisyona katılan taraflara çağrımız; Sizler kapitalist sistemin burjuva cennetinde nasıl yaşıyorsanız, ezerek sömürüp zulüm ettiğiniz biz işçilerde emekleri karşılığında, insan onuruna yaraşır biçimde güvenli çalışıp, güvenceli yaşamak istiyoruz.

Asgari geçim ücreti; eğitime, sağlığa, gıdaya, kiraya, giyime, elektriğe, doğalgaza, ulaşıma, suya gelen zamlar ile (TÜİK) Türkiye İstatistik Kurumu’nun hesapladığı gibi sadece gıda harcamasından yola çıkarak veya sözde enflasyona göre belirlemek, işçilerin üreterek yarattığı değerin karşılığı olamaz. İşçi sınıfının ürettiği değerle yaratılan zenginlik ve adaletsiz oluşturulan bütçe; bir avuç kapitalist burjuvaziye, yoksulluk sınırının kat ve kat üzerinde pay edilirken, işçilere açlık sınırı seviyesinde veya altında yaşam seviyesi belirlemek, insan haklarına, uluslararası sözleşmelere, anayasaya aykırı olduğu gibi kabul edilemez ayrımcılık ve eşitsizliktir.

İş-Ekmek-Güvence Sermaye sınıfının patronlarına sesleniyoruz. Bizler yoksulluk içinde kıvranırken, açıklanan bilgilere göre covi-19 salgını sürecinde dünyadaki milyarderlerin serveti yüzde 27,5 artarak 10,2 trilyon dolara ulaşmıştır. Türkiye’de milyonerlerin serveti ise 210 milyar 874 milyon artarak, milyoner sayısı ise 268 bin 602 kişiye dayanmıştır. İşçi sınıfının ürettiği değerden elde edilen zenginlikle kurduğunuz burjuva cennetinizde yaşarken, işçilerin onurlu bir şekilde yaşamasını neden engelliyorsunuz..?

Yoksullara yaşattığınız cehennemden kurtulmak için, mücadele veren onurlu işçilerden neden korkuyorsunuz..? Biz işçiler sadaka değil, ürettiğimiz değere karşılık, zorunlu ihtiyaçlarımızı karşılayacak kadar, asgari geçim ücreti istiyoruz. Komisyona katılan taraflar; işçi sınıfının ürettiği değerden aldığınız aylık ücret bordrolarınızı ve harcamalarınızı önünüze koyup, vicdanınızın sesiyle adil davranın ki, biz işçilere uyguladığınız sömürü ve zulüm kalksın istiyoruz.

BATİS-BAMİS İşçi Sendikaları olarak; öncelikle işçilerin, emekçilerin ve emeklilerin aylık geçinebilecek taban ücretinin eşit olmasını, işçi sınıfının ürettiği değerden elde edilen zenginliğe karşılık, açlık ile yoksulluk sınırı arasında sıkıştırılmış sefalet ücreti değil, insan onuruna yaraşır ve en az yoksulluk sınırı seviyesinde, asgari geçim ücreti istiyoruz.

Covid-19 salgınıyla ilgili tüm önlemlerin alınmasını ve salgın süresince işsizlik fonundan veya toplanan yardımlardan, sizin uyguladığınız bizim ise kabul etmediğimiz, kısmi çalışma, ücretsiz izin ve işsizlere açlık sınırının altında sadaka verir gibi yardım değil, her ay bütçeden en az asgari geçim ücreti istiyoruz.

Komisyona giren sendika ve hükümet tarafı, emeğe karşı görevini yerine getirmez ise, üreterek yarattığımız değerle zenginleştirdiğimiz kapitalist sistemin burjuva patronları ve siyasi iktidarı tarafından, yaratılan işsizlik, pahalılık ve yoksulluk zulmüne karşı, işçi sınıfı olarak üretimden ve tüketimden gelen örgütlü gücümüzle, genel grev ve direniş hakkımızı kullanarak, emeğimizin karşılığını yumruğumuzu vurup almayı da biliriz..!

Sadaka değil, hakkımız olanı alacağız

BATİS-BAMİS İşçi Sendikaları Yürütme Kurulu