Toplamda 417 delegenin oy kullanması beklenirken işte adayların listeleri:Mevcut ilçe başkanı Fırat Yılmaz bir kez daha aday olurken karşısında daha önce CHP örgütlerinde yer almış Özgür Şahin bulunuyor.
Düzenlenen kongreye Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, CHP Bursa İl Başkanı Turgut Özkan CHP Bursa Milletvekilleri Hasan Öztürk ve Orhan Sarıbal, CHP Osmangazi Belediye Başkan adayı Erkan Aydın, Osmangazi İlçe Başkanı Cengiz Çelikten, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, CHP Bursa İl Başkan adayı Nihat Yeşiltaş, Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Gürhan Akdoğan katıldı.
Başkan adayları Özgür Şahin ve Fırat Yılmaz kongre öncesi salona giriş yaptığı sırada alkış sesleri yükseldi. İki isim salonda bir araya geldikten sonra birlikte dostluk mesajı verdi.
CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz’ın konuşmasından satır başları şöyle;
Kongreniz ülkemiz açısından çok önemli ve tarihsel bir dönemde toplanıyor. Cumhuriyet Halk Partisi köklerini Anadolu topraklarının kadim kültüründen, tarihinden alan ulu bir çınardır. Anadolu uygarlığın beşiğidir. Bu kültürün birikimi de birleşimi de Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Bu topraklar bütün zamanlarda hoşgörünün, barışın, kardeşliğin olduğu kadar zulme, zorbalığa ve haksızlığa karşı mücadelenin de coğrafyası olmuştur. Bu geleneği biz Şeyh Bedrettinlerden, tornak Kemallerden Mustafa’lardan alıyoruz. Pir Sultan’ın, Mevlana’nın, Yunus Emre’nin yolundan yürüyoruz. Bu kongre Kara Fatma’nın, Karayılan’ın, Demirci Mehmet Efe’nin, Seyit Onbaşı’nın ve Kuvayi Milliyecilerin kongresidir. Yine bu kongre. Mustafa Kemal’den aldığımız devrimci mücadele ruhu taşıyan Nazım Hikmet’in, Hasan Tahsin’in, Uğur Mumcu’nun, Bahriye Üçok’un devrim şehitlerimiz, denizlerin, mahirlerin, Yusufların, Ulaşların tam bağımsız Türkiye diyenlerin yoludur.
“DEMOKRASİ ŞÖLENİ OLACAĞINA İNANCIMIZ TAMDIR”
Değerli konuklar bu kongre cumhuriyet kazanımlarına sonsuza kadar sahip çıkacak. Cumhuriyet Halk Partililerin kongresidir. Burada gerçekleştireceğimiz kongrenin aynı zamanda örnek bir demokrasi şöleni olacağına inancımız tamdır. Gelin bir olalım, zoru kolay kılalım. Partimizin iktidara yürüyüşünde insanların insanca yaşayacağı baskı ve saltanatın son bulacağı bir ülke yaratmak için hep birlikte el ele, omuz omuza vererek mücadele edelim. Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Paşa komutasındaki Türk ordusunun 26 Ağustos bin dokuz yüz yirmi ikide başlayıp otuz Ağustos’ta zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz ve. Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin ilk harekat emrini verdiği günün yüz birinci yıl dönümündeyiz. Zafere gidilecek yolun taşlarını öreceğimiz kongremize hepiniz tekrar hoş geldiniz. Kutlu olsun zaferimiz. Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi
CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk’ün konuşmasından satır başları şöyle;
Başından sonuna kadar aday arkadaşlarımız, iki güzel insan. Iki başarılı arkadaşımız ve onların arkasından yol yürüyen değerli Cumhuriyet Halk Partilileri bu sorumluluğu almak, Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin değerlerine sahip çıkmak ve bu mücadelenin içerisinde görev almak cesaretini, yüreğini gösterdiklerinden dolayı ben her iki ekibi de yürekten kutluyorum.
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’ın konuşmasından satır başları şöyle;
Türkiye ne yazık ki yüz yıl önce emperyalizm tarafından kaleleri zapt edilmiştir. Ama bugün yüz yıl sonra işgalin yöntemi değişti. Artık. Silahla, topla, tüfekle işgal olmuyor. Sizlerin yaşam şekline, yaşam biçiminize, ülkenizin kaynaklarına müdahale ediyorlar. Ne yazık ki 85 milyon insan hepimiz müşteriyiz emperyalizm için. Onlar bizi istedikleri gibi kullanıyorlar. Peki kimlere nasıl? Elbette yerli işbirlikçi, yandaş iktidarlar tarafından. Bütün mesele bu. Bunu görmek zorundayız. Bu ülkede bizler gelecek kuşaklara çocuklarımıza özgür, bağımsız bir ülke bırakacak mıyız? Bunun için gerçekten büyük emek vermek zorunda mıyız. Bunları yapmak zorundayız.
“BURSA’YI KAZANABİLMEK İÇİN MÜCADELE VERMEK ZORUNDAYIZ”
Neyin partisi diyoruz. Demokrasinin partisi diyoruz. Özgürlüğün partisi diyoruz. Kardeşliğin partisi diyoruz. Dayanışmanın partisi diyoruz. O zaman değişimi de kendimizden başlayacağız. Öz eleştirilerimiz. koyacağız. Önce biz gerçekten ne kadar çalışıyoruz? Ne kadar emek veriyoruz? Bu emeği veren örgütümüzün güzel insanlarına ne kadar sahip çıkabiliyoruz? Bütünüyle bunlara bakmak zorundayız. O yüzden. Her yerde Nilüfer değil. Elbette olsaydı başarı öyküsüdür. Kutluyoruz. Emeği olan, çabası olan herkesi. Ama yetmez. Biz Bursa’yı almak zorundayız. Diğer ilçeleri. Zorundayız. Oyun, o yüzden bugün burada kim kazanırsa kazansın, yarın Bursa’yı kazanabilmek için mücadele vermek zorundayız. Yan yana, omuz omuza mücadele etmek zorundayız. Başka çaremiz yok. Birkaç şöyle, sözle, değişimle ilgili söylemek istiyorum. Değerli dostları
CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala’nın konuşmasından satır başları şöyle;
Bugüne kadar yaptıklarımızı yaparak yola devam etmemiz mümkün değil. Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar bekleyemeyiz. O zaman değişmeliyiz. Değiştirmeliyiz. İlk olarak bizim tüzüğümüzde demokratik bir sol parti olduğumuzu yazıyor. Ve biz sosyalist demokrasi. O zaman solcu kimliğimizi, demokratik sol duruşumuzu, sosyalist enternasyonel üyesi olduğumuzu toplumla daha çok buluşturmamız gerekir. Sağ politikalardan değil, toplumun kurtuluşunun sol duruştan yana olduğunu daha güçlü göstermemiz gerekir. Demokrasiyi geliştirmemiz gerekir. Ben merkez yoklamasıyla milletvekili seçildim. Tüzüğümüzde diyor ki bir kişi ancak bir kez merkez yoklamasıyla milletvekili gösterilebilir. Oysa bunun daha farklı olduğunu hep birlikte görüyoruz. hem toplumda hem üyelerimizde hem de CHP’ye oy veren insanlarda ciddi bir eleştiri kaynağı var.
Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem’in konuşmasından satır başları şöyle;
Öncelikle kurucu ilçe başkanımız Ramazan Köse olmak üzere sayın Metin Çelik, Özgür Şahin, Mehmet Duran Tansal, son dönem başkanı Fırat Yılmaz ve yönetim kurulu arkadaşlarımın hepsine bu anlamlı, güzel çalışmaları yaptıkları için çok çok teşekkür ediyorum. Değerli dostlar bir taraftan da bu dönem iki adayla ilçe kongremizi gerçekleştiriyoruz. Ben öncelikle aday olan bu aday olma cesaretini gösteren bütün arkadaşları gerçekten kutluyorum. Eskiden siyaset biraz daha eee farklı yapılıyordu. O zamanlar gazeteler, televizyonlar vardı ama şimdi artık sosyal medya çıktığından beri maalesef siyasette de duruşlar biraz farklı değişti anladığım kadarıyla. Dolayısıyla ben bu arkadaşlarımıza cesaretlerinden dolayı tekrar teşekkür ediyorum. Kazanmaları, kazanacak olan arkadaşlarla yine bundan sonraki yapacağımız bu Nilüfer’i daha iyiye götürmek için yapacağımız bütün projelerde yan yana yürüyeceğimizi ifade ediyorum.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey’in konuşmasından satır başları şöyle;
Cefakarlığınıza ve emeklerinize yürekten teşekkür ederek hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Kongremize hoş geldiniz. Nilüfer Kongreleri gerçekten anlamlı ve güzel geçiyor. Vekillerimizi dinlediniz. Bizleri de dinliyorsunuz. Ancak ben burada özellikle son seçimde sandıklarda sandık sorumluluğu olan binalarda, kat görevlisi olan sahada çalışan tüm sorumlu arkadaşlar. Yürekten çalışan tüm sorumlu arkadaşlarımıza, kadın kollarımıza, gençlik kollarımıza yürekten teşekkür ediyorum.
“İKİ ADAYIMIZIN DA OLUMSUZLUKLARIN ÜZERİNE GİDEREK ÇALIŞMALAR YAPACAĞINA İNANIYORUM”
Bugünkü iki Adayımızın Nilüfer’deki tüm olumsuzlukların üzerine gideceğine ve çalışmalar yapacağına inanıyorum. Benim de partimizin başarısı için elinden gelen çabayı Fazlasıyla yapacağımdan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Çünkü ben Cumhuriyet Halk Partiliyim. Çünkü ben partiliyim, parti üyesiyim. Parti üyesinin ne olduğunu çok iyi bilenlerdenim. Onun için demokratik yolla seçilecek olan yönetimin yanında olacağımı partimizin kalıcı başarısı için katkı koyacağımızı huzurlarınızda söylemek istiyorum.
CHP Nilüfer İlçe Başkan Adayı Özgür Şahin’in konuşmasından satır başları şöyle;
Değerli divan ve protokol, Hepinizi saygı, sevgi ve hürmetle selamlıyorum. Hoş geldiniz. Kuruluşundan bu güne CHP Nilüfer İlçe Başkanlığı yapan, yönetimlerde görev alan, kısaca en zor zamanlarda elini taşın altına sokmuş tüm değerli partililerimize şükranlarımı sunuyorum.
Ayrıca Bugün 26 Ağustos. Büyük Taarruzun başladığı o gün. Bu başlangıç Türkiye Cumhuriyetinin temellerinin atıldığı bir gündür. Taarruzda “Ordular İlk hedefiniz Akdeniz’dir, İleri!” emrini veren Büyük Atatürk Türk Milletinin esir edilemez bir millet olduğunu bir kez daha ispatlamıştır. Bize bağımsız bir ülke bırakmak için ömrünü adayan Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm kahramanlarımızı saygı ve rahmetle anıyorum.
“Bir değişim daima başka bir değişimin oluşumuna zemin hazırlar.” Diyor Makyavelli. Biz arkadaşlarımızla birlikte örgütsel bir değişimi başlatıyoruz. Yaşam tarzımıza, özgürlüğümüze, umutlarımıza pranga vurmaya çalışan bu iktidarı göndermek boynumuzun borcu ve bunu yapabilecek güç Cumhuriyet Halk Partisi’nin bütün hücrelerinde vardır. Yapmamız gereken tek şey Cumhuriyet Halk Partisi içindeki potansiyeli harekete geçirip iktidara inanmış bir örgüt yapısını kurmaktır.
Bunun için hep birlikte, omuz omuza, yorulsak bile dinlenmeden bu mücadeleyi yapmak zorundayız. Büyük taaruzda Atatürk nasıl “ilk Hedefiniz Akdenizdir” diyerek koskoca bir Cumhuriyeti başardıysa, biz de diyoruz ki “Değerli Cumhuriyet Halk Partili yoldaşlarım; ilk hedefimiz iktidar, İlk hedefimiz iktidar, ilk hedefimiz iktidar!
Ben bu parti için mücadele etmiş tüm üyelerinin adamıyım.
Ben 19 senedir CHP üyesiyim. Gençlik Kollarından başlayarak bu günlere geldim, İlçe Başkanlığı yaptım, İl Yöneticiliği yaptım. Nerede ihtiyaç olduysa orada çalıştım. Kendi şehrimi bırakın, İstanbul Seçiminde ihtiyaç oldu en zor bölgelerden birinde müşahitlik yaptım. Kısaca görev al denildiyse görev aldım, istifa et denildiyse istifa ettim. Şimdi birileri diyor ki görevi yarıda bırakıp gitti. Ben 2 yıl için seçildiğim kongrede 3.5 yıl görev yaptıktan sonra görevimi bıraktım, görevi bıraktım çünkü tüm yönetimle birlikte o yıllarda görevden alınmamızla ilgili yoğun bir çaba sarfediliyordu. Yönetimi rahatlatmak adına istifa etmeliydim çünkü örgüt zarar görecekti. Arkadaşlarımızla konuşup ortak kararla görevi bıraktım ve asla ve asla yarıda değil fazlasıyla yaptığım bir görevi bıraktım.
İlçe Başkanlığını basamak olarak kullanma meselesine gelince, siyasette her kademe bir basamaktır, önce üye olursunuz, sonra belki delege, sonra yönetimler. Her partili bu basamakları tırmanarak siyaset yapar. Biz bütün aldığımız görevleri, dişle, tırnakla, mücadeleyle aldık. Bu basamakları çıkarken çok çalıştık, gerekirse evimize gitmedik, duruşumuzdan asla ödün vermedik ve bu basamakların hiç birini kişisel zenginleşme aracı olarak kullanmadık, kullanmayacağız.
Benim televizyonculuk deneyimim olmadığı için konuşmamı Fırat Başkan kadar süsleyemem belkijancak yine yeniden örgütü harekete geçirecek, birleştirecek, derleyip toplayacak, Nilüfer’i Cumhuriyet Halk Partisinin Kalesi haline getirecek bilgiye, yeteneğe ve özveriye sahibiz. Sahaya çıkacağız Birlkte Başaracağız, birlikte Başaracağız, birlikte başaracağız. Örgütün motivasyonunu arttıracağız Üyesini tanımayan ilçe başkanı olmaz. Biz üyemizi tanıyoruz, daha çok tanıyacağız, temasımızı asla eksik etmeyeceğiz. Bütünleşerek kazanacağız……
Ve son olarak tekrarlıyoruz;
Bizim yönetim anlayışımızda Başkan ve adamları yok, bizim yönetim anlayışımızda örgüt, taban ve üyenin gücü var.
Ne Mutlu mücadele edenlere, ne mutlu Cumhuriyet Halk Partiliyim diyene…