Kısıtlamalar bitiyor mu?
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, dış siyasetteki mücadele alanlarından iç politikadaki sıcak tartışmalara, gündeme ilişkin merak edilen başlıkları CNN TÜRK’te Ne Oluyor programında değerlendirdi. Kısıtlamaların devam edeceğini söyleyen Kalın, son günlerin en çok konuşulan olayı Whatsapp sözleşmesiyle ilgili de açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın’ın açıklamaları şöyle:
Rektör seçimi üniversiteleri politize eder. Tartışma daha sonra başka bir yere kaydı. Konu parti siyasetine dönüştürüldü buna da tepki geldi doğal olarak. Rektörün yetkinliği tartışılmıyor. Bütün üniversitelere atamalar böyle yapılıyor. Bir partinin dediğim gibi kendi siyasi gündemine eklemlemeye çalışması Boğaziçi Üniversitesi’ne haksızlık. Üniversitenin rektörünün performansına bakılır.
Bir siyasi partinin dar siyasi gündemine alet ediliyor konu. Rektörün yapacağı katkılar tartışılmıyor.
Rektörden bağımsız olarak usulü tartışıyorlar. Bizim Türkiye’deki rektörün tamamı böyle atanıyor.
Konu başka bir zemine kaydırıldı. Üniversitesi öğrenciler, akademisyenler kendi tartışma zeminlerinde bu konuyu devam ettirselerdi daha sağlıklı olacaktı. Konu siyasallaştırıldı. Üniversite kendi haline bırakılırsa üniversite öğrencileriyle, akademisyenlerle YÖK görüşme yapabilir. Daha yeni atanmış rektör.
SİYASETTE ‘SÖZDE CUMHURBAŞKANI’ TARTIŞMASI
Burada Kılıçdaroğlu’nun ifadesi son derece tehlikeli ifadedir. Cumhurbaşkanına oy veren insana saygısızlıktır. Muhalefetin demokrasiyi özümseyemediği anlamına gelir. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bunu düzeltmesi gerekir. Milletin iradesine saygısızlıktır bu her şeyden önce.
DARBE İMASI TARTIŞMALARI
Türkiye’de darbeler dönemi sona ermiştir. Fakat hala bu darbe söylemini gündemde tutmaya çalışan bir kesim olduğu da gerçek. Bu konularda açıklama yapan kişileri görüyoruz. Bu bazen bir kişi, bazen bir grup, bazen de bir grubun temsilcisi oluyor. 27 Mayıs darbesi için şunlar olsaydı bunlar olmazdı demek. Siyasi analiz yaparken bugünün siyasetiyle iç içe geçtiğini göz ardı etmemek lazım. Bizim demokrasimiz o kadar kırılgan dönemlerden geçti ki. Neredeyse biz 10 yılda bir bunları yaşadık. Birileri bunları çağrıştıracak şeyler kullandığında demokratik refleksin harekete geçmesi normal. Bu darbelerde bildiğiniz ordu yönetime el koydu. Son darbe girişiminde FETÖ terör örgütü 251 insanımızı şehit etti. Meclisimiz bombalandı. ABD Kongresi’ni basan o güruh nasıl tarif edildi. ‘Bu bir darbe girişimidir’ dediler.
“ERKEN SEÇİM GÜNDEMİMİZDE YOK”
Siyaset dinamik bir süreç. Her bir siyasi partinin belli ilkeleri vardır. 2023 seçimlerine 2.5 yıl var yaklaşık. Erken seçim bizim gündemimizde yok. Cumhur İttifakı güçlü bir şekilde süreci devam ettirecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başbakan olarak seçimlere girdi hepsini de kazandı. Şimdi normal şey de Tayyip Erdoğan’ın kendi tabanını, gücünü düşündüğünüz zaman ve bu gücünü de hala koruyor. Şimdi bunun rahatlığı varken 50+1 diye hedef koydu kendisine. Kendisi başta olmak üzere ekibi gece gündüz çalışıyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, milletin iradesini önceleyen, sandıkta ancak bu noktaya gelirseniz iktidar olursanız bakış açısını ifade ediyor.
ABD’DE KONGRE’DE YAŞANAN OLAYLAR
6 Ocak ABD siyasi tarihinde bir siyasi kırılma noktası. ‘Biz bu seçimi tanımıyoruz’ sloganlarıyla basması çok endişe verici bir durum. 20-25 bin kişi vardı herhalde. ABD’nin farklı eyaletlerinden kalkıp geldiler. Bu kadar insan ABD’nin farklı eyaletlerinden buraya geliyorlar. Baktığınız zaman çok daha büyük kitleden bahsediyoruz. Ama oraya giden kitle bu vandalizmi yaptı ve yöneticiler de siyasiler de bu bir darbe girişimidir dedi. Bu kitleyi Trump ortaya çıkartmadı ama kanalize etti.
TÜRKİYE – ABD İLİŞKİLERİ
Biden başkan yardımcısıyken Türkiye’ye 4 defa gelmiş bir siyasetçi. Gayet olumlu Türkiye ile iyi ilişkiler geliştirmek istediklerini ifade ediyorlar. Gelen ekip de Türkiye’yi tanıyan, çalıştığımız kişilerdi. Daha profesyonel daha kurumsal belki daha ilkesel ilişkilerin kurulabileceği bir ekip olarak görülüyor. Türkiye’ye önemli rol biçen bir perspektife sahipler. İktidara geldikten sonra göreceğiz. Şu anda ABD ile 3 temel meselemiz var.
TRUMP’IN TWITTER HESABININ KAPATILMASI
Şu anda tabii ki gerekçesinden bağımsız olarak söylüyorum bu şirketlerin ABD mahkemelerinden de siyasetinden de daha güçlü olduğunu gösterdi. Kendisi bir değerlendirme yaptı ve ABD Başkanı’nın hesabını kapattı. Bir taraftan sosyal medyanın ve paylaşım platformlarının etkisini de gösteriyor. Biz farkında bile değiliz şirket olduğunun. Bu şirketler neden Türkiye’de ofis açmıyorlar? Avrupa’da açıyorsunuz. ‘E işte bizim şeyimiz farklı?’ Neyiniz farklı? Şimdi ofis açmaya başladı.
WHATSAPP SÖZLEŞMESİ
Alternatifler üretilecektir. Birkaç gün özellikle çok haklı bir tepki. Whatsapp’ı büyük ihtimalle ben de kapatacağım. Hangi bilgileri nereyle paylaşacak. Aslında bizim üzerimizden para kazanıyor, bir borsa değeri oluşturuyor. Şimdi bana bir şart getiriyor o zaman ben de kapatıyorum. BTK üzerinden görüşmeler devam ediyor diye biliyorum. Vatandaşlar kendiliğinden bir şey yapmaya başladı. Herkes kendisi karar verecektir, alternatifler üretilir.
Kapitalizmin özü tekelleşmedir. Serbest piyasa ekonomisi kurallarına göre işlemez. Her kapitalist üreciti monopol olmak ister. Bir ürünü ben üreteyim ben satayım der.
AŞI NASIL İLERLEYECEK?
Yarınla ilgili tabii gündemde. Bildiğiniz gibi Çin’in Sinovac şirketinden aşılarla ilgili çalışmalar tamamlandı. Orada da aşı kaynaklarımızı çeşitlendirmek için görüşmeler yapıldı. Alternatif aşılar gelmeye devam edecek. Yerli milli aşı çalışmalarımız devam ediyor. Salgınla ilgili tedbirleri uyguladığımız zaman evet netice alıyoruz ama tamamen ortadan kaldıramıyoruz. Son tedbirler hemen bakın vaka sayılarını ve vefat sayılarını aşağıya çekti fakat yeterli değil.
KISITLAMALAR DEVAM EDECEK Mİ?
Şu ana kadar aldığımız tedbirlerin netice verdiğini görüyoruz. Şimdi tekrar inişe geçti ama arzu ettiğimiz düzeyde değil. Bunun için tedbirleri uygulayacağız.