Bursa’nın Keles ilçesinde ceviz büyüklüğünde dolu yağdı. Kiraz ve çilekler dolu sebebiyle büyük zarar gördü. CHP Tarım Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ve Keles İlçe Başkanı Cevat Acar ve il yönetim kurulu üyeleriyle birlikte doludan zarar gören Kozağaç Köyü ve çevresindeki arazilerde incelemelerde bulunan CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, devletin köylüye sahip çıkması ve zararın karşılanması çağrısında bulundu. KARACA: “YETKİLİLERİ GÖREVE DAVET EDİYORUZ” Ülkemizin yaşadığı Covid-19 salgınının ardından köylümüzü bu kez de dolu afeti vurduğunu belirten CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, “Yaşanan dolu felaketinden sonra milletvekilimiz ve partililerimizle bölgeye geldik. Durum ortada, gerçekten içler acısı. Yetkililerin buraya gelip köylümüzün sorunlarını çözmesi gerekiyor. Bu konuda adım atılması için Keles İlçe Kaymakamımızı, Tarım Müdürü ve Ziraat Odası başkanımızı ziyaret ettik. Bunun altından nasıl kalkılacak, bununla ilgili yetkilileri göreve davet ediyoruz” şeklinde konuştu. SARIBAL: “MEVCUT YASALARLA ÇÖZÜLEMEZ, YENİ DÜZENLEME ŞART” CHP Genel Başkan Yardımcısı Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal da Kozağacı vadisinde ve çevre köy arazilerinde buz parçacıkları halinde gerçekleşen dolu yağışının özellikle ekonomik değeri yüksek ürünlerde büyük kayba yol açtığını belirterek, “Ziraat900 adı verilen ve tümü ihraç ürünü olan kiraz ile vişne, erik ve cevizde ilk belirlemelere göre neredeyse yüzde 100 oranında ciddi bir zarar var. İlk aşamada sadece ürünlerdeki darbeler yaralar görünüyor ama birkaç gün sonra yara görünmeyenlerde de iç lezyonlar çürümeye neden olacak ve kalite kaybı gündeme gelecek. Dolayısıyla çok ciddi bir kayıpla karşı karşıya kalacağız” dedi. Bölgede özellikle ziraat900 tipi kirazın bölgeye ve ülke ihracatına büyük katkısı olan bir ürün olduğunun altını çizen Sarıbal şunları söyledi: “Bu kirazın neredeyse tamamı Avrupa’ya ihracat yapılıyor, önemli bir ekonomik ürün. Çiftçimiz büyük bir zarar içerisinde ve maalesef sorunu aşabilecek bir mevzuat yok. 2090 Sayılı Kanun, Tarım kanunu ve Tarsim var ve her üçü de bu sorunu çözemiyor. Acil olarak yapılması gereken, bütün ürünleri kapsayan, geniş tabanlı, devlet tarafından kontrol edilen ve çiftçiye maliyeti en az olan bir sigorta güvencesi olması lazım. Çünkü doğal afetler artık bir kader değil, bilimsel bir gerçek. Çünkü küresel ısınma ve iklim değişikliği yaşanıyor.” Geniş tabanlı ve devlet kontrolünde çiftçiye üreticiye yükü en az olan bir yeni bir güvence sisteminin kurulması gerektiğinin altını çizen Sarıbal, “Uzun vadeli bir yasa siyasilerin yapması gereken bir durum ama acil olarak Cumhurbaşkanlığı ve İçişleri Bakanlığı kontrolünde, AFAD üzerinden çiftçinin şimdilik en azından maliyetlerini karşılayacak, bugüne kadar yapılmış masrafları karşılayacak bir adım olmalı. Çünkü çiftçi bundan sonra da masraflar yapacak, ilaç, sulama, bakım, gelecek seneye hazırlık. Derhal bu konuda çiftçinin yanında olmak lazım, desteklemek lazım” dedi. Keles bölgesindeki üreticinin ekonomik durumunun zayıf olduğunu da kaydeden Sarıbal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Küçük üretimizin başka gelir kalemi yok. Bu çerçevede hepimize geçmiş olsun ama yine söylüyorum bu bir kader değil bu bir risk yönetimidir. Tarsim sorunu çözemiyor, hiç bir zaman da çözemedi, yüzde 10’lar seviyesinde. Dikili alanlarda sigortalılık oranı çok düşük. Sigortanın büyük bölümü de bankaların kredi verirken zorunlu tutması sayesinde oluyor. Keles halkına tekrar geçmiş olsun diliyorum.” |