İbrahim Sanalp yazdı; DÜŞÜNCENİN ANLATIMI
Köşe yazarımız İbrahim Sanalp makalesinde;
Roman ve hikâyede, konuları kesin çizgilerle belirlenemeyen, okuyucuya düşsel devam için olanak tanıyan: olayı izlemek, düşünmek ve çözüm bulmak fırsatı veren bilgiler anlatılır. Günlük olağan olaylar anlatılır. Aşk ve ölüm konusu işlenir. İyiliğin kötülüğe karşı üstünlüğü duygusu anlatılır.
Tren, rayları üzerinde yol alır. Tren, yaşama isteği uyandırır. Ticari yaşamın kuralları, şehrin eski oluşunu gösterir. Pazar kurulan alanda, çevreden gelenler alışveriş yapar. Şehrin nabzı pazarda atar.
Toplumda bireyler, toplum kurallarına göre hareket eder. Bilgi ile kurallar oluşturulur. Toplum bütün, birey toplumun parçası olur. Çoğulculukta herkes toplumun parçası olur. Azınlık ya da çoğunluk söz konusu olmaz. Toplumdaki bireylerin hepsi dikkate alınır.
Kitap okuyarak, kitapta anlatılan duygular anlaşılmaya çalışılır. Roman ve hikâyede, sıradan haller ve olaylar anlatılır.
İnsanın bilgisi arttıkça, gördüğü şeyleri anlamaya, kavramaya başlar. Çevresindeki şeyleri incelemeye başlar. İnsanın yaşantısı, çevresine bağımlı biçimde, rastlantıyla oluşur. Yaşam her şeye karşın en yüce şeydir.
Gökyüzü mehtaplı gecelerde aydınlanır. Orion yıldızı pırıl-pırıl parlar. Sirius yıldızı elmas gibi titreşir. Kuzey yıldızı yön gösterir.
Kitaplar heyecan verici bilgiler verir. Kitaplarda doğa ve toplum anlatılır. Dün, bugün, yarın: bir bütün olur. Bugünden düne ve yarına zihni geçişler yapılır. Doğa ve toplum, bir bütün olur. İnsan, doğanın ve toplumun parçası olur.
Dünyada umutlu olunur. Çevremizdeki insanlar içinde olunur. Önümüzde yaşanacak günler var. Dünya bütünlüğü, “bir elma ağacındaki bir elma, dünyanın parçasıdır” ifadesiyle belirtilir.
Yaşamın akışında mutluluk ve acı vardır. Doğum ve ölüm vardır. Yaşamımızda deneyimler kazanırız. Deneyimler, yaşama başlama hazırlığı olur.
Şiir, yeryüzünün güzel düşleridir. Sanat, güzel bir dünyaya, bir basamak olur. İçinde bulunulan durum düşünülür. Geçmişle geleceğin sınırsızlığı düşünülür. Yaşam bir değişimdir. Gündüz ve gece, çalışma ve dinlenme, karşılaşma ve söyleşme, hoşnutluk ve üzüntü: birer değişimdir. Yaşam, anılar ve gelecek üstüne düşler ve beklentilerden oluşur.
Romanda ve hikâyede, gezi yazısı şeklinde anlatım yapılır. Devamlı bir hareketlilik içinde düşünceler anlatılır. İyilik ve kötülük birbirinden ayrılır. İyilik ve kötülük farklı kişilerde anlatılır.
Yazarlar, eserlerinde toplumun bireylerine bilgi verirler. Bireylere, toplumla ilgili bilgi verirler. Toplumun kuralları anlatılır. Bireyler, toplum kurallarına göre yaşarlar.
İnsan doğada yaşar. Doğadan etkilenir. Doğaya bağımlı yaşanır. Havanın hareketinden-değişiminden bireylerin ve toplumun yaşamı etkilenir. Her mevsimin farklı özellikleri olur.
Mutluluk ve sevgi duygusunu verecek bir hayat… Mutluluğu ve sevgiyi çağırıp yaşamak… İnsanların iyi olmalarını: mutluluk ve sevgi taşımalarını istemek… Sonsuz bir ütopya olur.
Yeşil otlar, çiçekler, kelebekler: yazın habercisi olur. Gerçeği bilerek, görerek yaşamak gerekir. Her zaman yaşam duygusunu yücelten yenilik istemek gerekir. Güneş ışığı, gerçekleri gösterir. Ay ışığı, hayal kurdurur. İnsan, düşlerine bağlı olur.