Haberde Bursa

“ANADOLU’NUN ETNİK YAPISI DEĞİŞTİRİLİYOR”

26.04.2021

‘Suriyeli Sığınmacılar ve Suriye’nin Geleceği’ konulu çalıştayda konuşan İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ “Suriyeliler doğum olarak ortalama 5.3 artarken Türkler 1.9 artığı için toplum içerisinde Türk oranı azalırken Suriyeli oranı artacak.” tespitinde bulundu.

Geçtiğimiz hafta, İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ın başında bulunduğu 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü ile Türkiye-Avrupa Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) ortaklaşa ‘Suriyeli Sığınmacılar ve Suriye’nin Geleceği’ başlıklı bir çalıştay düzenledi. Şişli’deki Point Otel Barbaros’ta gerçekleştirilen çalışmada Özdağ’ın yanı sıra TAVAK Başkanı Prof. Dr. Faruk Şen, Dr. Sibel Doğan, Gazeteci Mehmet Faraç, Avukat Uğur Tarhan, Avukat Tuğba Güzel Akyıldız, Suriyeli Türkmen olan Sosyolog Ömer Karaali tebliğde bulundular.

Çalıştayda, Suriyelilerin dönüşü ve AB’nin bu süreçte alması gereken tutum, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim stratejisinde Suriyeli sığınmacılar, Suriyelilerin ülkelerine dönüşü, Suriyeliler dönmek istiyor mu? Suriyeli sığınmacıların karıştığı suçlar, Suriyeli sığınmacıların Türk ve Türkiye algısı, Suriyeli sığınmacılar ve demografik değişimin sonuçları konuları ele alındı.

“ANADOLU’NUN ETNİK YAPISI DEĞİŞTİRİLİYOR”

Çalıştayda konuşan 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanı ve İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ İsrail’in güvenliğinin sağlanması için bir büyük Kürdistan’ın kurulması projesinin Irak ayağı tamamlandığını iddia etti. Prof. Dr. Ümit Özdağ, “Suriye ayağı tamamlanıyor. Geriye iki ayak kalıyor. Bunlardan birisi Türkiye, diğeri İran. Fakat Türkiye’de güçlü bir milli kimlik olduğu için bir iç çatışma yaratamadılar. Yani Türk- Kürt çatışması yaratılamadı. Alevi- Sünni çatışması yaratılamadı. Laik- antilaik çatışması yaratılamadı. En ayrışmış toplum dahi olsak Erdoğan’ın 19 yıldan beri izlediği gerilim politikası neticesinde bu toplum iç çatışmaya yönlendirilemedi. Ama şimdi bir stratejik göç mühendisliği ile modern tarihin en büyük üçüncü insan hareketi, adeta yeni kavimler göçü ile Anadolu’nun etnik yapısı değiştiriliyor. 2020’de 3.9 milyon Suriyeli olduğunu kabul edelim. 2040’da hiçbir şey yapmazsak bu rakam 11.3 milyona yükselecek.” dedi.

ERKEKLİK İSPATI İÇİN ÜRÜYORLAR

Özdağ; Türkiye’nin saygın sosyologlarından birinin katıldıkları toplantıda kendisi ile paylaştığı bir anekdotu da aktardı: “ Dedi ki ‘ Ümit Bey verdiğiniz rakamlara baktım, doğru. Çünkü Suriyeli erkekler her anlamda psikolojik olarak yenik ve ezikler. Erkek olduklarını bir tek karıların yanında hatırlıyorlar ve yatakta hatırlıyorlar. Onun için erkekliklerini ispat etmenin tek yolu üremek. Karıları 40 yaşına geldiğinde artık doğum yapamaz diye ikinci bir eş arıyorlar. Bu nüfus trendi en az 10 yıl böyle devam edecek.’ Ben rakamları biliyordum ama bunu bilmiyordum. Resmi olmayan ama gerçekte var olduğunu bildiğimiz 5.3 veya 5.4 milyon Suriyeli üzerinden hesaplarsak 2040’daki rakam 15.3 milyon olacak. Bu arada Suriyeliler doğum olarak ortalama 5.3 artarken Türkler 1.9 artığı için toplum içerisinde Türk oranı azalırken Suriyeli oranı artacak.” tespitinde bulundu.

TÜRK HALKINA MALİYETİ 100 MİLYAR DOLAR

Özdağ, Suriyelilerin Türkiye’ye maliyetini 2017 Ekim’inde dönemin sağlık bakanının kalem kalem yapmış olduğu açıklamalar üzerinden gidilerek hesaplandığında 2020’ye kadar 80 milyar dolar olduğunu belirtti. “Bunun içinde Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde yapmış olduğu sosyal yardım harcamaları yok. Askeri harcamalar yok. Bunun içinde Suriye iç savaşından dolayı düşürdüğümüz Rus uçağından sonra Türkiye’nin uğramış olduğu büyük ekonomik kayıp yok. Gerçekten çok büyük ekonomik kayba uğradık. 50 bin Türk işçisi kapının önüne kondu. Rusya’dan çıkartıldı. Sadece bir inşaat şirketimizin uğradığı zarar 1.8 milyar dolar. Özetle Suriye macerasının ‘Şam’da cuma namazı kılacağız!’ diye yola çıkılan maceranın Türk halkına ekonomik maliyeti çoktan 100 milyar doları geçmiş durumda. Bu kadar önemli bir maliyetin bu gün yaşamakta olduğumuz ekonomik krizin tetikleyicisi olduğu matematik bir kesinlik. Türkiye eğer Suriye macerasına girmeseydi, bugün 100 milyar dolar daha az borcu olacaktı. En az 100 milyar dolar borç için daha az faiz ödeyecekti.” ifadelerini kullandı.

TOPLUMUN %86,2’Sİ SIĞINMACI İSTEMİYOR

Türk halkının büyük çoğunluğunun Suriyeli Sığınmacıların vatanlarına dönmelerini istediğini iddia eden Özdağ, “ Türkiye’de kutuplaşmanın boyutları araştırması var. İstanbul Bilgi Üniversitesi tarafından yapılmış, birçok akademisyenin katıldığı bir araştırma. Türkiye gerçekten kutuplaşmış ayrışmış bir yapıya sahip ne yazık ki ama seçmenin üzerinde uzlaştığı bir tek konu var: Suriyeliler ülkelerine gönderilmeli mi? AK Parti seçmeninin yüzde 83.2’si, CHP seçmenin yüzde 92.8’i, HDP seçmenin 75.9’u MHP seçmenin 88.9’u İyi Parti seçmenin yüzde 94.9’u ve genel olarak seçmenin yüzde 86.2’si ‘Suriyeliler Suriye’ye dönmelidir’ diyor. Bu kadar açık ve net.” ifadelerini kullandı.

İSTANBUL’DA 964 BİN SURİYELİ

Türkiye’nin resmi rakamları ile Birleşmiş Milletler arasındaki tutarsızlıklara da örnekler veren Özdağ “İstanbul’da Suriyeli Sığınmacılara Yönelik Tutumlar başlıklı araştırma var. Friedrich Ebert Stiftung Türkiye Temsilciliği desteklediği araştırmaya göre Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün web sitesindeki güncel rakam İstanbul için 550 bin, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin rakamı ne? 964 bin sadece Suriyeli yaşıyor. Afganlardan, Iraklılardan bahsetmiyorum.” dedi.

Suriyeli Türkmen Sosyolog Ömer Karaali vatandaşlık alan Suriyeli sayısını açıkladı.

KARAALİ : “ 2,5 MİLYON’DAN FAZLA”

Çalıştay da konuşmacı olan Suriye Türkmenlerinden Sosyolog Ömer Karaali’de çarpıcı bilgiler paylaştı.

Son bir aya kadar Bakanlar Kurulu toplantısında her 15 günde bir yeni liste imzalanıyordu. Listeler 20-25 bin kişi arasında değişiyor. Kişi dediğim aile reisinden bahsediyorum. Ortalama 4 kişiden saysanız 15 günde 100 bin kişi vatandaş oldu. Benim tahminim 2,5 milyondan fazla.

Sınır bölgelerinde 2023 seçimleri için çalışmalar yapılıyor. Yayladağı’nda kim muhtar olacak şimdiden çalışma yapıyorlar. Yayladağı’n nüfusu 5 bin Suriyelilerin nüfusu 30-35 bin. Suriyeliler kazanacak. Başka seçenek yok.

Elektrik, su, telefon, internet tamamen kuzey bölgelerinde Türkiye’den giden hizmetle karşılanıyor. Orada para yok. Bunun parasını faturasını kim ödüyor. Bunu kimse sormuyor sorgulamıyor. Doğalgaz hattı açıyorlar. Reyhanlı’dan İdlib bölgesine doğalgaz taşıyacaklar. Bunun parasını kim ödeyecek? Suriye’de yakılan doğalgazın bedelini kim tahsil edecek. Tahsil edilemeyeceğine göre doğalgazın bedelini İstanbul’da siz ödeyeceksiniz.

Suriyelilere Çukurova’da parsel parsel tarım arazileri satılıyor. Hangi para ile finanse edilip alınıyor? Vatandaş olsun olmasın şirketler kurdurulup satılıyor.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>