Haberde Bursa

İçeride de dışarıda da karşımızda neyin olduğunu, bununla nasıl mücadele edeceğimizi, nasıl sonuç alacağımızı gayet iyi biliyoruz

25.04.2022

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Biden’ın 1915 olayları ile ilgili olarak ‘soykırım’ ifadesini kullanmasına tepki gösterdi. Erdoğan, “Sayın Biden’ın bu tarihi gayet iyi bilmesi lazım. Bunları bilmeden Türkiye’ye kalkıp da meydan okumasını bizim bağışlamamız mümkün değildir” dedi.

Erdoğan’dan Biden’a ‘1915’ tepkisi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında gerçekleştirilen kabine toplantısı sona erdi. 1.5 saat süren toplantıda yurt içi ve yurt dışındaki gelişmeler ele alındı.

“FİYAT ARTIŞLARININ CAN YAKICI OLDUĞUNUN FARKINDAYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantı sonrası yaptığı açıklamada şunları belirtti:

* Sonuna yaklaşılan ramazan ile Kadir Gecesi’ni tebrik ederim. Rabbimden milletimizi, Müslümanları ve tüm insanlığı, bu mübarek günlerin hürmetine rahmetiyle, mağfiretiyle, affıyla, bereketiyle kuşatmasını diliyorum. Dünyanın dört bir yanında yaşanan ölümlerin, acıların, zulümlerin, mağduriyetlerin, haksızlıkların bir an önce sona ermesini Allah’tan niyaz ediyorum.

* Önce küresel finans krizi, ardından küresel salgın kriziyle dengeleri bozulan, belirsizlik ve risklerin arttığı bir dönemden geçiliyor. Hem daha çok çalışmak hem daha çok şükretmek için sayısız sebebimizin olduğu bu dönemden ülkemizi suhuletle çıkarmanın gayreti içindeyiz.

* Türkiye’nin demokrasi ve kalkınma hedeflerine sıkı sıkıya sarılarak bu muhataralı dönemi, her alanda yeni bir atılımın vesilesi haline dönüştürmekte kararlıyız. Salgın sürecinde gelişmiş ülkelerin bile aslında ne kadar kırılgan bir siyasi, toplumsal ve ekonomik yapıya sahip oldukları ortaya çıkmıştır.

* Ülkemiz bu sıkıntılı dönemin sağlık sisteminden sosyal dayanışmasına kadar her alanda çok güçlü bir görünüm sergileyerek geride bırakmıştır. Bu dönemde küresel üretim ve tedarik zincirlerinde yaşanan bozulmalar ülkemizi yakın coğrafyamız başta olmak üzere dünyanın önde gelen alternatif merkezlerinden biri haline getirmiştir.

* Biz de bu fırsatı değerlendirmek için yatırım, istihdam, üretim, ihracat yoluyla ülkemizi büyütmeyi hedef alan yeni ekonomi programımızı ısrarla, sabırla ve dirayetle uyguladık.

* Her şeyden önce küresel ekonomideki bozulmaların petrolden doğalgaza, gıdadan demir çeliğe, her alanda fiyatlarda yol açtığı yükselişler ister istemez ülkemize de yansıdı.

* Doğalgaz ve elektrik başta olmak üzere pek çok üründe ciddi sübvansiyonlarla vatandaşımızı korumamıza rağmen ortaya çıkan fiyat artışlarının can yakıcı düzeyde olduğunun farkındayız.

* Üstelik bunun yanında bir de 2018’deki kur tuzağıyla başlayan ve geçtiğimiz yılın sonunda yaşanan panikle zirve yapan dalgalanmalarla uğraşmak zorunda kaldık.

* Aldığımız tedbirlerle kurun istikrarını sağlamış olsak da bu süreçte gerçekleşen yükselişin fiyatlar üzerindeki etkisi kalıcı olmuştur. Şüphesiz en çok üzüldüğümüz nokta da küresel ekonomideki ve kurlardaki dengesizlikleri bahane eden kimi açgözlülerin ülke içinde fiyatları aşırı yükselterek haksız kazanç peşine düşmeleridir.

* Ne küresel emtia fiyatlarındaki yükselişle ne kurla ne diğer maliyetlerle izah edilmeyecek bu tablonun müsebbiplerinin iki dünyada da elimiz yakalarında olacaktır.

* Baharın ve ardından yaklaşan yaz aylarının sağlayacağı rahatlamaya şimdiden gözünü dikenlere karşı da teyakkuz halindeyiz. Bundan sonra milletimizin temel ihtiyaç maddelerinin fiyatlarını sebepsizce artıranlara karşı en küçük bir müsamaha göstermeyeceğimizi, en küçük bir acıma duymayacağımızı buradan açıkça ilan ediyorum.

YAŞLI VE ENGELLİ MAAŞLARI ERKEN YATIRILACAK

* Engelli, yaşlı, dul, yetim, şehit yakını ve gazi gibi kesimlere yönelik özel desteklerimiz de var. Bu vesile ile Ramazan bayramı günlerine denk gelen yaklaşık 1,5 milyar lira tutarındaki yaşlı ve engelli maaşlarını öne çekerek Cuma gününden itibaren ödeyeceğimizi paylaşmak istiyoruz.

* 15 milyar liralık ilave sosyal yardım destek paketi çalışmalarının sonuna gelinmiştir. İnşallah yakında uygulamaya geçeceğiz.

* Devletimizin ve milletimizin yardıma ve desteğe ihtiyacı olan insanlarımıza sahip çıkmasını varlığımızın, birliğimizin, geleceğimizin teminatı olarak görüyoruz. Aslolan her insanımıza huzurlu bir aile ortamı, can ve mal güvenliğinden emin olacağı bir güvenlik iklimi, kendini geliştirecek ve yetiştirecek kaliteli bir eğitim sistemi, sağlık hizmetlerine kesintisiz ve ücretsiz erişim imkanı, çalışacağı bir iş veya kendi işini hayata geçirebileceği girişimcilik fırsatı, ulaşımdan enerjiye, şehircilikten spora kadar her alanda günümüz ihtiyaçlarına uygun temel hizmet altyapıları sağlamaktır.

* Hamdolsun, ülkemizde bunların tamamına da sahibiz. İşte bunun için geleceğimize güvenle bakıyoruz, hedeflerimize ulaşmak için daha çok çalışıyoruz, yeni vizyonlarla bizden sonraki nesillerin önünü aydınlatıyoruz.

* Küçük engeller bizi büyük hedeflere ulaşmaktan alıkoyamayacak. Son 10 yılda nice toplumların felaketine, nice devletlerin yıkılmasına yol açan senaryolar ülkemizde başarıya ulaşamayacak.

* Küçük engeller bizi büyük hedeflere ulaşmaktan alıkoyamayacak. Basit hesapların ürünü ayak oyunları bu kutlu yürüyüşü akamete uğratamayacak. Son 10 yılda nice toplumların felaketine, nice devletlerin yıkılmasına yol açan senaryolar ülkemizde başarıya ulaşamayacak. Kendi güvenliklerini ve refahlarını güvence altında tutmak için bu ülkenin ve milletin enerjisini sömürenlerin devri geri gelmeyecek. Bizim için artık sadece ve sadece büyük ve güçlü Türkiye var.

* Bizim için artık sadece ülkemizi bu hedefe ulaştıracak yeni kalkınma atılımları var. Bizim için artık sadece milletimizi bu doğrultuda denetleyecek birlik ve beraberlik hamlesi var. Geçtiğimiz 20 yılda hayata geçirdiğimiz onca eser ve hizmeti bunun için ülkemize kazandırdık. Geçtiğimiz 20 yılda milletimizin her kesimine ulaştığımız demokrasi, hak ve özgürlük devrimlerini bunun için yaptık.

* Geçtiğimiz 20 yılda ülkemizi içeride ve dışarıda nice badirelerden, nice fırtınalardan, nice sinsi tezgahlardan kurtarmak için gereken her adımı bu gayeyle attık. Türkiye’nin geldiği yeri ve önündeki fırsatları görmemek için ya bu ülkeye husumetli olmak ya da kalbi ve ruhu kararmış olmak gerekir.

* Şimdi de vatandaşlarımıza diyoruz ki yaşadığımız sıkıntılar dünyanın ve onunla birlikte ülkemizin içinden geçtiği tarihi değişim ve dönüşüm sürecinin sancılarıdır. Sabredersek, azmedersek, devam edersek, sağlam durursak bu yolun sonu Cumhuriyetimizi kuran Gazi Mustafa Kemal’in ‘muasır medeniyet seviyesinin üstü’ diye tarif ettiği büyük ve güçlü Türkiye’ye çıkıyor.

* Geçmişte küresel yönetim ve ekonomi sisteminin yeniden kurulduğu her dönemde ülkeyi siyasi istikrarsızlıkların, sosyal kaosların, ekonomik sıkıntıların altında ezerek sürecin dışında tutmayı başarmışlardır. Meclisimizin açılışının 102. ve Cumhuriyetimizin ilanının 99. yıl dönümüne ulaştığımız şu dönemde artık bu kısır döngüyü kırmakta kararlıyız. Herkesin 2023 için kendine göre bir hesabı var ama unutulmamalıdır ki asıl olan milletin hesabıdır, milletin iradesidir milletin sözüdür. Rahmetli Özal ‘çağ atlayan Türkiye’ diyerek ilk gediği açmıştır. Bizde ‘durmak yok yola devam’ dedik, tahkim ettik, güçlendirdik.

“ENFLASYONU DA YENECEĞİZ”

* Artık tüm bu emeklerin, bu mücadelelerin, tüm bu fedakarlıkların karşılığını alma, hasadını yapma, neticesini görme vaktinin eşiğindeyiz. Ülkemizi vesayetin zincirlerinden kurtardık, enflasyonu da yeneceğiz. Ülkemizi darbelerin utancından kurtardık, hayat pahalılığının da üstesinden geleceğiz.

* Ülkemizi terör örgütlerinin pençesinden kurtardık, çarşı pazardaki ateşi de söndüreceğiz. Türkiye’yi bölgesinin ve dünyanın en güçlü, itibarlı, onurlu devletlerinden biri haline getirdik, insanımızın yüreğindeki sıkıntıların hepsini de çözeceğiz. Çünkü biz bu ülkeye güveniyoruz, çünkü biz bu millete güveniyoruz, çünkü biz kendimize güveniyoruz.

* Dünyada da, bölgemizde de, Türkiye’de de ne olup bittiğinden gelişmelerin ne olduğundan habersiz olarak varsın sandalye, masa kavgasıyla kendilerini avutup dursunlar. Bu toprakları bin yıldır kanlarıyla yoğurarak vatan yapan ecdadın emanetine 85 milyon olarak hep birlikte sahip çıkıyoruz.

* İçeride de dışarıda da karşımızda neyin olduğunu, bununla nasıl mücadele edeceğimizi, nasıl sonuç alacağımızı gayet iyi biliyoruz. Ülkenin hiçbir meselesinin çözümü konusunda en küçük bir tefekkürü, tezekkürü, programı, projesi olmayanların çıkardıkları gürültü sadece kendi ihtiraslarının karın gürültüsünden ibarettir, başka bir şey değil. Dünyada da bölgemizde de Türkiye’de de ne olup bittiğinden, gelişmelerin nereye gittiğinden habersiz olanlar varsın masa, sandalye, sıra kavgası ile kendilerini avutup dursunlar. Biz ülkemiz ve milletimiz için ne yapılması gerekiyorsa onun hazırlığını ve icrasını yürütmeye devam edeceğiz.

1915 OLAYLARIYLA İLGİLİ AÇIKLAMA

* Bin yıldır toprakları kanlarıyla yoğurarak vatan yapan ecdadın emanetine 85 milyon olarak hep birlikte sahip çıkıyoruz. Vatan topraklarındaki asırlara sari her bir serencamımızın her bir safhası kendi içinde üzüntüleri ve sevinçleri olan ayrı bir destandır.

* Malazgirt’ten İznik’e, Konya’dan Söğüt’e, Bursa’dan Edirne’ye, İstanbul’dan Ankara’ya kadar uzanan bu ulusun her tarihiyle gurur duyuyoruz. Geçtiğimiz asrın başlarında büyük kayıplar verip derin acılar çekerken bütün bunlarla beraber asla vakarımızı, umudumuzu, mücadele azmimizi kaybetmemiş bir milletiz. Galiçya’dan Libya’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada verdiğimiz savaşların hiçbirinde de utanç verici bir sahne göremezsiniz, bulamazsınız.

* Bizim çekilmek mecburiyetinde kaldığımız yerlerin tamamında ise dünyanın en alçak, en iğrenç, en vahşi katliamları gerçekleştirilmiştir. Bu katliamlar sadece insanları değil, camisinden mezarlığına, okulundan köprüsüne kadar medeniyet mirasımızın tüm unsurlarını hedef almıştır. 150 yıl önce içinde 500 caminin bulunduğu binlerce ecdat yadigarı esere ev sahibi yapan şehirlerde bugün numunelik haricinde bir şey bulamazsınız.

* Çok değil, 150 yıl önce içinde 500 caminin de bulunduğu, binlerce ecdat yadigarı esere ev sahipliği yapan şehirlerde bugün numunelik birkaç yapı dışında hiçbir şey bulamazsınız. Aynı şekilde nüfusunun yüzde 80’i, çoğunluğu Türk olan Müslümanlardan oluşan şehirlerde, mübadele gibi hukuki bir uygulamaya maruz kalmadığı halde, bugün neredeyse tek bir Müslüman yaşamıyor.

* Öyle bir baskı ve kuşatma altındayız ki bizi kendi yaşadığımız büyük kayıpların hüznüyle bile baş başa bırakmıyorlar. Kırım’dan Kafkaslara, Balkanlar’dan Kuzey Afrika’ya kadar geniş bir coğrafyadan Anadolu’ya gelebilenler gelmişti ama geride kalanların önemli kısmının canı da malı da gitmişti. 600 asırlık cihan devletinin varlık yokluk savaşı sürerken Anadolu’daki Ermeniler yabancı devletlerin kışkırtması ve donatmasıyla isyan başlatıp Müslüman ahaliye saldırdı. Ermeni çetelerin yaptığı katliamların sergiledikleri mezalimin kanıtları hâlâ canlıdır.

*Ermeni propagandası saçma sapan rakamlar ifade etse de Anadolu’da hayatını kaybeden Ermenilerin katbekat fazlası Müslüman’ın bu çeteler tarafından hunharca şehit edildiği bir gerçektir. Elbette, inancı ve kökeni ne olursa olsun tek bir masum canın, tek bir sivil insanın bile öldürülmesi trajedidir. İnancı ve kökeni ne olursa olsun tek bir masum insanın tek bir sivil insanın öldürülmesi trajedidir. Hayatlarını kaybetmiş olan Osmanlı Ermenileri için üzüntülerimizi, taziyelerimizi bildirmeyi vazife olarak görüyoruz. Yıllardır bu hassasiyeti kamuoyuyla paylaşıyoruz.
ABD BAŞKANI BIDEN’A SERT TEPKİ

* Tarihin ve onun ilmiyle uğraşan tarihçilerin yapması gereken bir tartışmanın ülke içinde ve dışında siyasi çekişmelerin mezesi haline dönüştürülmesine de asla rıza göstermedik, göstermeyeceğiz. Bu istismara yeltenenlerin her şeyden önce 1’inci Dünya Savaşı’nda hayatını kaybeden Türk, Ermeni ve diğer tüm milletlerden milyonlarca sivil masum insanın hatırasına saygısızlık ettiğini düşünüyoruz.

* Çeşitli ülkelerin yönetimleri ve parlamentoları tarafından güya tanınan Ermeni iddialarına ilişkin ifadelerin bizim nezdimizde hiçbir hükmü yoktur. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı’nın açıklamasını da bu şekilde görüyor ve tamamı yalan, yanlış bilgiler üzerine kurulu olduğu için üzerinde durmaya değer bile bulmuyoruz.

* Sayın Biden’ın önce Ermenilerle olan bu tarihi gayet iyi öğrenmesi lazım, gayet iyi bilmesi lazım. Bunları bilmeden kalkıp da Türkiye’ye meydan okumaya kalkmasını bizim bağışlamamız mümkün değil. Türk ve Ermeni halkları arasındaki düşmanlığı tahrik etmek için sergilenen bu riyakarlığın en büyük zararını Ermeni toplumunun gördüğü ve göreceği de unutulmamalıdır.

“PARLAMENTONUN MENSUBU OLMAYA YAKIŞTIRAMIYORUZ”

* Bu densizliğin, kendi ülkemizin meclisinde milli iradenin tecelligahı olan yüce kurumda sergilenmesi saygısızlığın ötesinde açık bir ihanet olarak görüyoruz. Geçmişte kimi zaman sözlü olarak ortaya konulan bu ihanetin kanun teklifi seviyesine yükseltilmiş olması, ister istemez bu alçakları kimlerin desteklediği sorusunu akıllara getirmektedir.

*Bu esfeli safilinlerin Türkiye’nin verdiği hiçbir mücadeleye ve milletimizin çektiği hiçbir sıkıntıya çare bulmaya yönelik herhangi bir işe bırakınız somut destek vermeyi, ağız ucuyla dahi ortak olduğunu duymadık ama mesele tarihi çarpıtarak ülkesine, terör örgütlerini destekleyerek milletine ihanete geldiğinde bakıyorsunuz hepsi de en ön sıralarda yer alıyorlar.

* Daha geçtiğimiz aylarda Meclisteki grubunun bir diğer üyesinin eli kanlı teröristin biri ile yakın ilişkisinin ortaya çıkması sebebiyle milletvekilliği düşürülen HDP, asılsız Ermeni iddialarının bayraktarlığına soyunarak adeta ısrarla bu ülkenin partisi olmak istemediğini söylemektedir. Evet, biz de doğrusu bunları bu parlamentonun bir mensubu olmaya yakıştıramıyoruz. PKK terör örgütünün parlamentodaki uzantısı durumunda olan bu hainlerin her şeyden önce bir defa bu milletin vergi ve ücretleriyle beslenmesine benim milletim artık tahammül edemiyor. Ermeni isyanlarında Kürt kardeşlerimizin yaşadığı yerlerde de çok büyük kayıplar verilmiştir. HDP’nin onları katleden Ermeni çeteciliğinin borazanlığını yapmasının takdirini milletimize bırakıyoruz.

* Boyu kadar tüfeği eline vermek suretiyle Kandil’e taşıyan bu teröristleri neyle izah edeceksiniz. Diyarbakır annelerinin, kaçırılan yavrularının o hüznünü neyle izah edeceksiniz. Utanmadan, sıkılmadan parlamentonun kürsüsünde hala kalkıp da diğer siyasi partileri suçlamaya kalkan bu müptezelleri neyle izah edeceksiniz.

* Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Arabıyla, Boşnağıyla ve tüm unsurlarıyla bu milletin fertlerinin canına, namusuna kast eden vatan topraklarını kirleten herkesi ülkemizden, milletimizden özür dilemeye davet ediyoruz. Bu alçaklığın hesabını müsebbibinden soracağına ve gereğini yapacağına inanıyorum.

* Meclis’teki ikinci büyük partinin arasında benzer hezeyanları dile getirenlere milletimiz sandıkta hesabını soracaktır.

“SURİYE TARAFINDA BİRTAKIM HAREKETLENMELER OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ”

* Yürüttüğümüz operasyonlarımıza devam ediyoruz. Güney sınırlarımızın tamamını hiçbir teröristin ülkemize sızamayacağı ve kaçamayacağı şekilde kontrol altına alınana kadar sürecektir. 40 yıldır terör örgütünün barınma, eğitim, lojistik olarak kullandığı sarp dağları, mağaraları huzur ve güven yuvası haline getirmekte kararlıyız.

* Irak’ta yeni safhası başlayan Pençe-Kilit operasyonuna katılan askerlerimize başarılar diliyoruz. Operasyon sırasında şehit düşen askerlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Yaralananlara acil şifalar temenni ediyorum. Şehitlik ve gazilikle müşerref olan kahramanlarımız milletimizin şan, şeref ve zaferle tarihteki mümtaz yerlerini almışlardır.

* Sadece 2022 yılında güney sınırlarımızda etkisiz hale getirilen terörist sayısı 1000’i bulmuştur. Hiçbir saldırı cevapsız kalmamıştır. Operasyonun amacı Zap bölgesini teröristlerden tümüyle temizlemektir. Arazi ve hava şartlarının oldukça zorlu olduğu bu bölge terör örgütleri tarafından girilemez diye nitelendirilmiştir.

* Ülkemizin yaptığı her harekat gibi son operasyon da BM Sözleşmesi’nden komşularımızla olan ikili anlaşmalarımıza kadar uluslararası hukuka uygun şekilde icra edilmektedir. Harekatlarımızda ne tek sivilin ne de kültürel mirasımızın zarar görmemesi için azami dikkat gösteriyoruz. Türkiye terör örgütü mensuplarının tepesine bindikçe, Suriye tarafında birtakım hareketlenmeler olduğunu görüyoruz.

* Bir özel harekat polisimiz ne yazık ki şehit olmuştur. Bölgede etkinlik gösteren çevreler bu saldırıları engelleyemezse Türkiye kendi güvenliğine sahip çıkmak için gerekeni yapma kararlılığına sahiptir. Bölgede bir terör koridoru oluşturulmasına izin vermeyeceğimizi bir kez daha tekrarlamak istiyorum.

“YARIN PUTIN’LE GÖRÜŞECEĞİM”

* Dünyadaki ve bölgemizdeki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Rusya-Ukrayna savaşının suhuletle sonuçlanması için taraflar ve kurumlar nezdindeki girişim ve görüşmelerimizi sürdürüyorum. Bugün de Rusya ve Ukrayna tarafıyla görüşmek üzere bölgeye gitmeden önce BM Sekreteri ile biraraya geldik. Bundan sonra atılacak adımları etraflıca kapsamlı şekilde değerlendirdik. Sayın Zelenskiy ile geçtiğimiz günlerde telefon görüşmesi gerçekleştirdik. Yarın da sayın Putin’le bir telefon görüşmesi gerçekleştireceğiz.

* İstanbul’da yapılan görüşmeler Ukrayna-Rusya krizinin çözümündeki en önemli zemin olmaya devam ediyor. Amacımız İstanbul sürecini liderler düzeyine taşıyarak savaşı bitirecek nihai anlaşmayı imzalamalarıdır. Bugüne kadar Ukrayna’dan 17 bin vatandaşımızın ve bizden yardım isteyen dost ülkelerin vatandaşlarının tahliyelerini gerçekleştirdik. Ülkemize gelen Ukraynalıların 85 bini geçti.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>