Haberde Bursa

Virüsü Ancak Bireysel Tedbirler ile Durdurabilirsiniz

26.11.2020

Bursa İl Sağlık Müdürü olarak göreve atanan Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, göreve gelir gelmez koronavirüs çalışmalarına ivme kazandırdı. Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın artış hızının yükseldiği iller arasında Bursa’yı da göstermesi vatandaşı tedirgin ederken, Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, Bursada Bugün’ün sorularına sizler için yanıt verdi. Yavuzyılmaz, “Koronavirüsle mücadelemiz tüm hızıyla sürüyor. Biz sağlık teşkilatı olarak elimizden geleni yapıyoruz, tedbir alıyoruz, tedavi sürecinde de varız ama bulaşı engellemek bizden çok bireysel tedbirlerle alınabilecek bir sonuç” diyerek herkesi kurallara titizlikle uymaya davet etti.

EZGİ KAYI / BURSADA BUGÜN bursadabugun.com

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Twitter hesabından, Bursa, Gaziantep, Kocaeli, Tekirdağ, Malatya ve Ordu il sağlık müdürleriyle video konferans yöntemiyle yaptığı toplantıya ilişkin paylaşımda bulundu.

Fahrettin Koca, “Bursa, Kocaeli ve Gaziantep’te belirgin artış var. Bu illerimizde daha gayretli, daha titiz bir çalışma gerekiyor. Desteğinizin önemi artmış durumda. Mücadelemize desteğinizle güç verin” dedi.

Bursa’ya İl Sağlık Müdürü olarak atanmasının ardından çalışmalarına hız kesmeden devam eden Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, Bursa’da koronavirüs vakalarına ve yapılan çalışmalara dair tüm merak edilenleri Bursada Bugün’le paylaştı.

Yavuzyılmaz, “Pandemi ciddi bir süreçİnsanlar kontrolsüz davranırken, ‘Ben ya da sevdiklerim yoğun bakımda o cihazlarla solunum açlığı, nefes darlığı çekerse nasıl hissederim’ diye düşünsün. Komşu ve akrabalık ilişkilerinizi ikinci bir emre kadar erteleyin. Çekirdek ailemizle tedbirlere uyarak hep beraber bu süreci atlatalım” çağrısı yaptı.

VAKA SAYILARI NEDEN ARTIYOR?

Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, ülke genelinde vaka sayılarında artış olması ve Bursa’nın da artış hızının yükseldiği iller arasında yer alması konusunda şu açıklamada bulundu: “Vaka artışı özellikle batı illerimizde devam ediyor. Ülkemiz hareketli ve nüfusu yoğun olan bir ülke, Bursa da aynı şekilde. Bursa’da nüfusun yüzde 70’i merkezde yaşıyor. Sanayisi, yapısı ve yerleşimi itibariyle nüfusun büyük çoğunluğu merkezde ikamet ediyor bu da insanların birbiriyle olan temasını daha çok artıyor. Bu virüs de konrolsüz temasla bulaşan bir hastalık yani maske, mesafe ve hijyen kurallarına çok fazla riayet edilmediği durumlarda hızla yayılım gösteriyor. Bu manada Bursa da hareketin, kalabalığın yoğun olduğu bir il. Merkezde yaşama durumunun yayılım hızında etkili olduğunu düşünüyoruz. Bundan dolayı bireysel tedbirlerin çok ciddi şekilde alınması gerektiğini ve vatandaşın bu konuda son derece hassas olması gerektiğini vurguluyoruz. Artışın gerekçesi bu. Virüs 1-2-3 diye artmıyor. 1-10-100-1000 şeklinde katlanarak artıyor. Ne kadar pozitif vakanız varsa artış da ona oranla hızlanıyor. Bir artış trendi başladığında bunu kırabilmeniz insanların dikkatiyle çok alakalı. Biz sağlık teşkilatı olarak elimizden geleni yapıyoruz, tedbir alıyoruz, tedavi sürecinde de varız ama bulaşı engellemek bizden çok bireysel tedbirlerle alınabilecek bir sonuç.”

“HİÇBİR HASTAYI YERİMİZ YOK DİYE BAŞKA BİR İLE YA DA MERKEZE GÖNDERMEDİK”

Hastanelerdeki doluluk oranlarıyla ilgili bilgi veren Fevzi Yavuzyılmaz, Bursa’da yoğun bakım servislerinde yatak sıkıntısı çekilmediğini belirtti. Hastanelere yeni yataklar eklendiği vurgusu yapan Yavuzyılmaz, “Hastanelerimizdeki genel doluluk oranı yüzde 60, yoğun bakımlardaki doluluk oranıysa yüzde 85 seviyesinde. Bu manada bir yatak sıkıntısı yok. Yoğun bakımı düşündüğümüzde bu konunun iki ayağı var. Biri kovid yoğun bakımı diğeri ise kovid dışında normal yoğun bakıma ihtiyacı olan hastalarımızın bakıldığı alan. Son 1 ayda sadece devlet hastanelerimizin yoğun bakım servislerine 250 yatak ilave ettik. Özel hastanelerimizde de dönüşüm yapabilecek ya da yoğun bakımı açabilecek hastanelerden rica ettik, hazırlıklarını yaptılar. 117 tane yoğun bakım yatağını da özel hastanelerden kazandırmış olduk. Kovid hastalarına ya da herhangi bir yoğun bakım hastasına yer bulamıyoruz, onları hastanelere yatıramıyoruz gibi bir noktada değiliz. Hiçbir hastayı ne yatış ne de yoğun bakım için yerimiz yok diye farklı bir ile ya da merkeze göndermedik. Ama bunu söylerken hiçbir şeyin sonsuz olmadığını belirtmek istiyorum. Yoğun bakım yatağı sağlıyoruz diye tedbirsiz ve dikkatsiz davranmayı düşünmememiz gerekiyor. Biz hiçbir hastamızın bırakın yoğun bakıma, hastaneye yatmasını hatta pozitif olmasını bile istemiyoruz. Bu süreçte tedbiri elden bırakmayalım. Oldu ki pozitif oldu, hastamızı öncelikle ayakta tedavisini sağlayacak şekilde toparlamaya çalışıyoruz, olmazsa normal servise yatırarak tedavisini tamamlamak istiyoruz. En son çare de yoğun bakım sürecini yürütüyoruz” dedi.

FİLYASYON EKİPLERİNİN SAYISI 2 KATINA ÇIKTI

Koronavirüs sürecinde önemli yer tutan filyasyon çalışmaları konusunda ekip sayısının artırılması ve filyasyon sürelerinin kısaltılması gibi konularda yoğun çaba sarf ettiklerinin altını çizen Yavuzyılmaz, “Bir ay öncesine bakarsak biz bu hızda artan vaka sayılarına reaksiyon göstermekte belki bir noktada eksik kalmış gibi görünmüş olabiliriz. Aynı anda sahada olan, evlere gidip pozitif hastaları belirleyen 90 tane filyasyon ekibimiz vardı. Bugün itibariyle sahada 190-220 arasında filyasyon ekibimiz var. Vaka sayıları arttı, bizim de ekiplerimizi ona göre revize etmemiz gerekiyordu. Bir hasta pozitif çıktıktan yaklaşık 12 saat içerisinde filyasyonunu yapıyoruz. Burada istisnalar ortaya çıkabiliyor. 15-20 saate uzayan vakalar olabildiği gibi 1 saat içinde sonucu tamamlanmış hastalarımız da oluyor. Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca bu saati 10 saatin altına düşürebilmek adına talimat verdi. Bu manada çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Filyasyonu çok artırıp yoğun bakımda eksik kalırsanız bu nitelikli ve sürdürülebilir bir sağlık hizmeti olmaz. Planlamayı ve süreci doğru yönetmek gerek. Çalışmalarımızı yapıyoruz. Filyasyon ziyaretlerine sabah 08.00’de başlıyoruz gece 00.00 gibi bitiyoruz. Bu bazen 01.00’e ya da daha ileri saatlere de sarkabiliyor. Kişileri gidip evlerinde ziyaret ediyoruz, temaslıları varsa onlardan test alıyoruz. Filyasyonu tamamlayıp geri dönüyoruz. Günde 10-12 bin arasında ziyaret gerçekleştiriyoruz. Ortalama 12 saat olan filyasyon süremizde gece 00.00’dan sonra ziyaret yapmamazın da payı var. Labarotuarlarımız 7/24 çalışıyor. Gece 23.00’e kadar çıkan pozitif vakaları o gün içinde tamamlamaya çalışıyoruz. Ama 23.00’da gelenlere, insanlar uyurken gidip filyasyon yapmak anlamsız olacağı için ertesi gün başlıyoruz. Ortalama sürenin 12 saati bulmasında bunun da payı var” ifadelerini kullandı.

“İHTİYACI OLANLARI KISITLAMAYALIM AMA İHTİYACI OLMAYANLAR DA DİKKATSİZ DAVRANARAK SÜRECİ OLUMSUZA ÇEVİRMESİN”

“Kısıtlamalar çok arzu ettiğimiz şeyler olmamakla beraber zaruretten doğuyor” diyen Yavuzyılmaz, Bursa özelinde daha kapsamlı yasaklar uygulanacak mı sorusuna, “Bu sürecin sağlık, sosyal yaşam, ekonomi, yaşam kalitesi boyutları var. Bunların tümünü göz önüne alarak hareket etmek lazım. Vakalar arttığı sürece yasaklar gündeme geliyor. Bana da sokağa çıkma yasağı gelmesi yönünde çok talep geliyor, ben de sokağa çıkmanız zaruri değilse neden çıkıyorsunuz diyorum. Hükümetin ya da emniyet güçlerinin yasak koymasına gerek kalmadan, zorunluluğu olmayan insanların sokağa çıkmasının bir anlamı yok. Biz istiyoruz ki; ihtiyacı olanları kısıtlamayalım ama ihtiyacı olmayanlar da dikkatsiz davranarak süreci olumsuza çevirmesin. Bazı tedbirler geldi bunlar gerekliydi. İle özel Hıfzıssıhha Kurulu ile alınabilecek kararlar mutlaka var ama genel süreci ilgilendiren kararları merkezin almasını uygun görüyoruz. Alınan tedbirlerin yansımalarını önümüzdeki hafta göreceğiz. Gereksiz ya da kotrolsüz temasların çok olduğunu görüyorduk alınan önlemlerin olumlu sonuçlar doğuracağını düşünüyoruz” cevabını verdi.

“KOMŞU VE AKRABALIK İLİŞKİLERİNİZİ İKİNCİ BİR EMRE KADAR ERTELEYİN”

Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, herkesi bireysel önemler almaya ve kurallara titizlikle riayet etmeye şu sözlerle davet etti: “Pandemi ciddi bir süreç. İnsanlar kontrolsüz davranırken, ‘Ben ya da sevdiklerim yoğun bakımda o cihazlarla solunum açlığı, nefes darlığı çekerse nasıl hissederim’ diye düşünsün. Maske bize zor geliyor ama hastanede yatan hastalar çok daha zorlu süreçlerden geçiyor. Tedbirden ayrılırsak bu sonuçlara maruz kalırız. Bunu hiçbir insanımızın yaşayıp süreçten zarar görmesini istemiyoruz. Her gün onlarca insanımızı bu illetten dolayı kaybediyoruz, canımız yanıyor. Biz bu işin sağlık kısmında, tedavi ve önleme kısmında sonuna kadar ciddi özveriyle varız. 8-9 aydır sağlık çalışanlarımız evine vakit ayırmadan riskin en büyüğünü alarak, izin kullanamdan, emekliliğini ve istifasını bile isteyemeden çalışıyor. Lütfen vatandaşımız da bize destek versin. Bizim istediğimiz yalnızca kendilerini korumaları, bireysel tedbir almaları. Sizi ve sevdiklerinizi koruyun, tedbirlere riayet edin. Maske,mesafe ve temizlik zaten olmazsa olmazımız ama gereksiz kalabalıklara girmekten kaçının. Yasaklar var diye akşamları komşu ziyaretleri yapmayalım. Komşu ve akrabalık ilişkilerinizi ikinci bir emre kadar erteleyin. Çekirdek ailemizle tedbirlere uyarak her beraber bu süreci atlatalım.”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>