Ahmet Koçak yazdı; BURSA’NIN AYDINLARI TOPLANDI -1

Köşe yazarımız Ahmet Koçak makalesinde;

Bursa’nın sevilen iş ve siyaset adamı Şahin SEVİNÇ, Nilüfer’de yakın zamanda açtığı lokantasında kahvaltıya davet etti. Saat 11.00’de Zeki BAŞTÜRK’le Şahinbey Döner’e gittik. Şahin Bey bizi her zamanki güler yüzüyle karşıladı. Birazdan tek tek tanıtacağım; Bursa’da yaşayan; ırkçılıkla, dincilikle mücadele eden, söz ve yazılarıyla halkı dürterek uyandırmaya çalışan aydın insanlar bir masa etrafında toplandık. Şahin Bey hoş geliş etti. Yeni gelenlerle kadro tamamlanınca kahvaltı servisi başladı. Bir yandan atıştırırken bir yandan söyleştik. Şahin Bey:

“Arkadaşlar hepinize katıldığınız için teşekkür ediyorum. Aramızda gazeteci yazar arkadaşımız vardır. Bu toplantılar sonucunda güzel yazılar çıkar diye umuyorum.  Başka bir buluşmamızda anlattığım bir anımdan adını alan Kırmızı Pantolon adlı bir kitap yazıldı. Kitabın yazarı Ahmet Koçak da aramızda diyerek beni gururlandırdı. Söze girdim;

“Umarım bu toplantıda geçecek konuşmalardan veya anlatılacak anılardan da bir kitap daha çıkar.” diyerek dileğimi dile getirdim. Bundan sonraki toplantıya katılacak dostlara sözü edilen kitabımı hediye edeceğimi bildirdim. Bir konuk;

“Hani bu lokantanın patronu? “ diye sorunca gözler Sahinbey Döner’in patronu Osman Onat Çetinkaya’yı aradı. Şahin Bey, Osman patronun işleri nedeniyle katılamadığını söyledi ve Osman patronla ilgili hoş anılar anlattı.

Yozgatlılar Derneği başkanı ve üyeleriyle Bursa Büyükşehir Mustafa BOZBEY’e hayırlı olsun ziyaretimizde bizimle katılan Osman başkanla yaşadığım bir anıyı anlattım;

“Başkanın odasındayız. Kendimi tanıttıktan sonra Başkana;

“Sayın başkan hayırlı olsun, diyor başarı dileklerimi iletiyorum. Ortak tanıdığımız Şahinbey Döner’in sahibi Şahin Sevinç’in anlattığı bir çocukluk anısından adını alan Kırmızı Pantolon adlı kitabımı sizin için imzaladım. Buyurun. Umarım beğenirsiniz.” diye uzatırken Osman Onat ayağa kalktı ve bağırarak itiraz etti;

“Hayır! Şahinbey Döner’in patronu benim. Şahin Bey benim yardımcımdır.” dedi. Herkes gülümserken baltanın ağzını taşa vurduğumu anladım ve düzeltmek istedim;

“Kusura bakma Osman Başkan. Şahinbey Döner’in patronunun sen olduğunu zaten tüm Bursa biliyor. O nedenle söyleme gereği duymadım.” dedim de sakinleşip yerine oturdu.

Şahin Bey’in lokantasında televizyon çekimi olacakmış. Onu unutup bizi çağırmış. İzin isteyerek başka bir bölümde çekime gidince söyleşimizi yönetecek kimse kalmadı. Biz de bir yandan çay kahve içmeye devam ederken ikişerli üçerli gruplar halinde söyleşiye devam ettik. Kahvaltıya katılan konuştuğum akil adamları yazayım;

Boybeyi ÇELİK; Bursa’nın ünlü, kıdemli gazetecisidir. Erzurum Hınıs doğumlu, uzun boylu, esmer, çok beyefendi bir insandır. Onunla bir yıl önce Zeki BAŞTÜRK’le bir konser izlemeye Ördekli Kültür Merkezi’ne gittiğimizde tanışmıştım. Zeki Bey;

“Ahmet Bey, seni Bursa’nın duayen gazetecisi Boybeyi ile tanıştırayım. “diye tanıştırmıştı.

Öyle saygılı davranıyordu ki ister istemez kendisine saygıyla yaklaştırıyordu.

Konuşurken kendisine “Boybeyi Bey” diye hitap etmeme kibarca itiraz etti;

“Bana Boybeyi, diye hitap edin lütfen. Bey’i içinde zaten” dese de öyle diyemeyip” Sayın Boybeyi” demeyi tercih ettim.

Konser bitiminde Zeki Beyle tren durağına doğru yürürken Zeki Bey’e:

“Zeki öğretmenim Boybeyi Bey’le iyi ki tanıştırdınız. Ne kadar beyefendi bir insanmış. O boyuyla, o yiğitliğiyle ya külhanbeyi olsaydı ne yapardık?” diye takıldım. Zeki Bey:

“Öyle olsaydı onunla arkadaş olmazdık.” diye yanıtlayıp beni güldürmüştü.

Zeki BAŞTÜRK; Bursa’nın yetiştirdiği bir bilge kişidir. “Yaşlanma ayaklardan başlar” diyor ve devam ediyor: “Ayaklar yürüyüp seni sosyal aktivitelere götürmezse ilk onlar yaşlanır sonra diğer organlara geçer.” diye sözünü tamamlıyor.

Yüksel CİVELEK: Yüksel beyle dışarıya iki kez sigara içmek için çıktığımızda yakından tanıma fırsatım oldu. Elektrik mühendisi, mühendisler odasında yöneticilik yapmış, siyasetle yakından ilgilenmesinin yanında köşe yazarlığı da yapan bir değerli insanmış. Facebook profilinde;

HAYVAN SEVER… zorunlu hallerde, insan da sever…

Elektrik mühendisi, tasarımcı, yazıyor. Bir paylaşımı dikkatimi çekti;

“ey iman edenler; biraz imanlı olun lan..” diye yazmış. Sosyal medyayı aktif olarak kullanıyor. Sık sık hükümeti sertçe eleştirdiği için davalar açılmış, bir sabah evinden apar topar alınmış. Eleştirilerine yılmadan devam edeceğini söylüyor.

Kemal CANKAYA; Mudanya’da yaşayan bir gazeteci. Facebook profilinde;

Manşet  YORUM‘da İmtiyaz Sahibi.

Genel Yayın Yönetmeni. İzzet Ünver Lisesi’nde okudu. Gazeteci, yazıyor. (Devamı yarın)

ahmet.kocak16@hotmail.com