Ahmet Koçak yazdı; HERKES SUSSA BİZ SUSMAYIZ

Köşe yazarımız Ahmet Koçak makalesinde;

CHP Yıldırım Gençlik Kolları;

“Biz her şeyi gençliğe bırakacağız. Geleceğin ümidi ışıklı çiçekleri onlardır. Bütün ümidim gençliktedir.”  diyen Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk “Ey Türk Gençliği!” diye seslendiği gençlere “Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.” diyerek ilk görevini vermiştir. Atasının izinden giden CHP Yıldırım Gençlik Kolları, kadın cinayetlerine duyarsız kalmadı. Dün akşam Siteler taksi durağında toplanıp Mesken Meydanı’na doğru yürüdü.

Basında rakamlarla yer alan kadın cinayetleri;

Ülkemizde bir günde 7 kadın eşi veya boşandığı erkek tarafından öldürüldü.

2024 yılının başından Ekim ayına kadar 296 kadın cinayeti işlenirken, bu 10 aylık süreçte ise toplamda 184 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulundu.

Yürüyüş;

Önde Gençlik kolları başkanı Buket Altay, Kadın Kolları başkanı Emel Çokçalışkan Çetin, İlçe Başkanı İlhami Gün ve yönetim kurulu üyeleri, belediye meclis üyeleri ve gençler Mesken Meydanı’na doğru yürürken atılan sloganlar:

Hak, hukuk, adalet / Susma sustukça sıra sana gelecek / Katiller halka hesap verecek / Türkiye uyuma kadına sahip çık / Kadınlara kalkan eller kırılsın / Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek / Hükümet istifa / Kadın, yaşam, özgürlük…

Basında sıkça yer alan ve almaya devam eden iki kadın cinayeti;

Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan, Mersin’in Tarsus ilçesinde 11 Şubat 2015’te okuldan çıktıktan sonra evine gitmek için bindiği dolmuşta tek kalmış ve dolmuş şoförü tarafından kaçırılarak tecavüze uğramış ardından canlı canlı yakarak katledilmiş tüm ülkemizi yasa boğmuştu. Tecavüzcünün hapishanede bir mahkûm tarafından öldürüldüğü basında yer aldı…

Münevver Karabulut’a yapılan adli tıp araştırmalarına göre Karabulut’un vücudunda 13’ü kafasında olmak üzere 29 kesik bulunduğu, başı gövdesinden sağken ayrıldığı, vücut ve giysilerinde başka bir erkeğin spermlerinin bulunduğu tespit edildi. O erkek Cem Garipoğlu’ydu ve hapishanede intihar ederek canına kıydığı yazıldı. Geçenlerde mezarı açılarak o olup olmadığına bakıldı; o imiş.

Yürüyüşten;

Gençlerin ellerinde katledilen kadınların resimleri vardı. Görebildiğim kadarıyla taşıdıkları dövizlerde yazanlar:

İnsanlık için susma/ Yaşamak istiyoruz / İstanbul Sözleşmesi yaşatır/ Kadın cinayetleri politiktir / Neyse ki eşitlik istiyoruz ya intikam isteseydik /

Son aylarda basında çokça yer alan kadın cinayetleri:

Bir çocuk kendisini tehlikede görünce ailesine sığınır. Onu ailesinden kişi veya kişiler boğarak öldürmeye karar vermişse Küçük Narin nereye sığınabilirdi?

Sevimli, cıvıl cıvıl yaşam dolu, zeki bir çocuk olduğu söylenen Narin Güran cinayeti elli gündür çözülemedi. Aile bireylerinin işlediği söylenen cinayeti kimin işlediği hâlâ bilinmiyor. Profesyonelce işlendiği, profesyonelce gizlendiği anlaşılan cinayeti elinde devletin tüm olanakları olan profesyoneller çözemedi henüz. Olay bile bile çözülmüyorsa, örtbas edilmeye çalışılıyorsa fena, çözülemiyorsa o daha da fena. Yetkililerin liyakatsiz olduğu sonucu gerçekten daha da fenadır…

Psikolojik sorunları olduğu söylenen Semih Çelik isimli erkek Fatih’te İkbal Uzuner’in başını kesip surlardan aşağı attı. Şahıs, olayın ardından surlardan atlayarak intihar etti. Çelik’in, gün içerisinde Eyüpsultan’da da genç bir kadını daha öldürdüğü öğrenildi.

Günümüzde psikolojik sorunlar içinde kıvranan o kadar çok insan var ki! Tedavi görenler, tedavi edilemeyenler, tedaviye ulaşamayanlar, hasta olduğundan habersiz olanlar… derken üzülerek söylemeliyim ki psikolojisi bozuk insanlar içinde yaşıyoruz…

Yürüyüş sona erdi;

Mesken Meydanı’na gelindiğinde Gençlik kolları başkanı Buket Altay kadın cinayetleri konusunda hükümetin politikalarını kınayan bir konuşma yaptı. Ardından İlçe başkanı İlhami Gün konuştu ve topluluk dağıldı.

Gençler, ülkede yaşanan sorunlara duyarsız kalmadıklarını göstermiş oldular. Var olsunlar!…

ahmet.kocak16@hotmail.com