Ahmet Koçak yazdı; NAZIM İYİ SOLCUDUR-2
Köşe yazarımız Ahmet Koçak makalesinde;
A.K. : Sosyalizm, SSCB ile Avrupa’da çöktükten sonra sola ilgi azaldı. Siz devam ediyorsunuz, neden?
NAZIM: Bu sorunuza Gazeteci Fatih Altaylı’nın, “Küba da patates bile yok” demesi üzerine Sanatçı Berna Laçin’in verdiği yanıtın özetiyle vereyim:
“Bak, ben sana KÜBA’da neler yok anlatayım!
Çocuğum ne olacak korkusu yok. Sağlığın için endişelenmek yok. Açlık, işsizlik yok Sokakta yatan evsiz yok. Kadına şiddet yok. Boşanma yok. Ter kokan kimse yok. Eğlencesiz gün yok. Organik olmayan gıda yok. Kazık yemek korkusu yok. Para yok.”
A.K. : “Çok güzelmiş! İnsanın solcu olası geliyor sizi dinleyince. Son aylarda yoksulluk iyice arttı. Artık iki sınıf var; yoksullar ve varsıllar. Bir varsıl olarak yoksullara yardım ediyor musunuz?”
NAZIM: “Bu konuyu kapatsak.”
A.K. : “Siz kulağıma söyleyin kimse duymaz; okurlar sadece.”
NAZIM: (Gülümseyerek) “Çalışanlarıma asgari ücretin iki katı kadar aylık veririm. Çocuklarının eğitim masraflarını karşılarım. Fırında günlük yüzlerce ekmek askıda olur, “ desem yeterlidir sanıyorum.”
A.K. : “Mustafa Kemal Atatürk, desem?”
NAZIM: “Atatürk milli kahramandır. Kurtuluşun ardından cesaretle yaptığı devrimlerle tüm dünya liderlerine önder olmuştur. O, bir dünya lideridir. Atatürk’ün ölümünün ardından söylenenler bunun ispatıdır;
‘Atatürk’ün ölümü yalnız Türk Milleti için değil, onun örneğine çok muhtaç olan bütün Doğu milletleri için en büyük kayıptır.’ (ELEYYAM Gazetesi, Şam-1938)
‘Bir insana ölümünden sonra bu derece sevgi ve yas gösterileri yapılması milletler tarihinde az görülen şeylerdendir.’ (ATHİNAİKA, Atina, 12 Kasım 1938)
‘Bizim aslımız rengi uçmuş bir kıvılcım iken, O’nun bakışı ile cihanı kaplayan ve aydınlatan bir güneş haline geldik.’ (İkbal, Pakistan Millî Şairi)
‘Dünyanın çok nadir yetiştirdiği dahilerdendir. Dünya tarihinin gidişini değiştirmiştir.’ (An Nahar, Beyrut)
‘Yüzyıldan beri Küçük Asya’nın çıkardığı en büyük lider.’ (The Japan Chronicle, Kobe)
‘Kadınlar başka hiçbir ülkede bu kadar hızla ilerlememişlerdir. Bir ulusun bu derece değişmesi, tarihte, gerçekten eşi olmayan bir olaydır.’ (İngiliz, Daily Telgraph Gazetesi)
A.K. : “Atatürk hayranı biri olarak size katılıyorum. Son günlerde “Şeriat istemeyenler kâfirdir” diyenler, “şeriat gelsin” diyenler var. Şeriat ve Laiklik hakkında görüşleriniz almak isterim.”
NAZIM: “Laik bir yönetimde yaşamaya layık olmayanların sözleridir bu sözler. Bu tür söylemler Anayasaya göre suçtur. Laiklik; inanan, inanmayan herkesin güvencesidir. Polis sizi namaza gitmek için zorlamıyorsa, kadınların tek başına sokağa çıkmasına, seyahat etmesine karışamıyorsa bu laiklik sayesindedir. Laiklik olmazsa din devleti gelir, şeriat gelir. Şeriat kuralları ülkeden ülkeye değişiklik gösterir. Yönetenin keyfine kalmıştır. Bana göre, Şeriat çok tehlikelidir. Özgürlükleri yok eder, insanı ve ülkeyi öldürür. Evden sağ ayağınızla çıkmanızdan, tuvalete sol ayağınızla girmenize kadar her şeye karışır, insanı kıpırdayamaz hale getirir. Böyle ülkelerde asla ilerleme olamaz, olmamaktadır da zaten. Şeriat bir kez geldi mi gitmesi çok zordur. Bir Kurtuluş savaşı bir de Mustafa Kemal gereklidir gitmesi için. İran’da şeriat kurallarına uymadı diye bir genç kadın öldürüldü. Aylarca süren kanlı protestolar yapıldı. Mollalar gitmedi, gitmezler. ”
A.K.: “Bunlar sizin görüşlerinizdir. Görüş ve bakış açınızı içtenlikle benimle paylaştınız. Çok teşekkür ederim. Emekli aylıklarımız iyice düştü. Böyle giderse geçinmek için çalışmam gerekecek gibi gözüküyor. Çiftliğinizde, fırınınızda benim için bir pozisyon düşünmeye başlayın lütfen. Hem çalışır hem yaşadıklarımı yazarım.
Takma adınızı beğendiniz mi?”
NAZIM: “Büyük bir şairin adını almak elbette beni mutlu eder. Bana görüşlerimi anlatma fırsatı verdiğiniz için asıl ben teşekkür ediyorum. Benim gibi sıradan insanların görüşlerini, yaşamını yansıtmanız çok hoş oluyor. Sizi okumaya devam edeceğim.”
A.K. ; “Hoşça kalın Bay Nazım.”
ahmet.kocak16@hotmail.com