Haberde Bursa

Ahmet Koçak’tan 10 Kasıma Anlamlı Yazı; MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’Ü ANDIK

10.11.2022

Köşe yazarımız emekli eğitimci Ahmet Koçak; Ata’yı kaleme aldı. Koçak; ” “La oğlum örtmen dün dimedi mi yahalarınızı evde bırahın diye!” dedi, arkadaşım Rauf. Yakasını takıp gelen arkadaş, utancına mahcubiyetini karıştırıp beyaz yakasını önlüğünün cebine koydu.

Bir dehayı yitirişimizin yıl dönümünde O’nu anmak için okul bahçesine sıralandık. Yıl, 1965. Öğretmenler ve okul müdürü Atatürk’ü Anma Töreni’nde nasıl davranmamız gerektiğini son kez anımsattılar. “Başınız önde olacak. konuşanları, şiir okuyanları alkışlamayın!” diye son kez tembihledi okulun çatık kaşlı müdürü.

Radyodan saat dokuzu beş geçe çalan sirenle iki dakikalık saygı duruşuna geçtik başlarımız öne eğik. Ardından bir öğretmen istiklal marşını söyletirken bayrak göndere çekildi sonra yarıya indirildi. Her konuşanı, her şiir okuyanı yanlışlıkla alkışladık. Öğretmenler kaşlarını çatıp bize sert sert baktılar.

İlkokul birdeydim bütün bu olan bitenlere bir anlam veremeden denileni yapıyordum. Atatürk hakkındaki bilgim, öğretmenin anlattığı; “1881yılında Selanik’te doğdu. Annesinin adı, Zübeyde Hanım, babasının adı Ali Rıza bey” den ibaret.

Torunumun okuduğu Ali Rıza Bey İlkokulu’nda Atamızı anma törenini izlemeye gittim. Dokuza çeyrek kala tüm okul bahçede sıraya girmiş bekliyor. Ben de arkalarda bekledim. Elliye yakın veli de gelmiş.

Saat dokuzu beş geçe okulda siren çaldı. Bursa içinden gelen siren sesleri, polis araçlarının sirenleri, kornalar seksen dört yıl önce genç yaşta kaybettiğimiz devrimciyi saygı duruşunda bulunarak andılar. Tüylerim diken diken, içtenlikle saygı duruşunda bulundum. On üç yıl öğrencilik, yirmi altı yıl öğretmenliğimde hep O’nu minnet ve saygıyla andım, anmaya devam ediyorum.

Okudukça Mustafa Kemal Atatürk’ün ne büyük bir insan olduğunu; ülkemizi kurtarışını, Cumhuriyeti kuruşunu, saltanatı ve halifeliği kaldırışını, yaptığı devrimlerle tüm dünya milletlerine önderlik edişini öğrendim ve öğrettim. Sanayi devrimini kaçırmış bir milletle sanayi devrimini gerçekleştirmiş; o ülkelerden de ileri devrimler yapmıştır Atamız. Bir örnek yeter sanıyorum bu yazdığımı doğrulamak için; kadınlara seçme ve seçilme hakkı onlardan önce verilmiştir ülkemizde mesela.

““Uçurum kenarında yıkık bir ülke… Türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar… Yıllarca süren savaş… Ondan sonra, içeride ve dışarıda saygı ile tanınan yeni vatan, yeni sosyete, yeni devlet ve bunları başarmak için aralıksız devrimler… İşte Türk genel devriminin bir kısa deyimi…” diyerek yaptığı devrimleri özetliyor büyük önderimiz.

Okulda anma töreni başladı. Bir öğretmen günün anlam ve önemini anlatan bir konuşma yaptı. Onu alkışladı çocuklar. Öğretmenleri telaşla “alkış yok, alkış yok!” dediler. Bir öğrenci şiir okudu yine alkışlayanlar oldu. 1965 den beri bu alkışlamayı bitiremedik bir türlü.

Torunum Ahmet Erdem’in sınıfı merdivenlere sıralandı; “Nasıl Söylerim Öldüğünü Nasıl?“ şarkısı eşliğinde hareketlerle üzüntülerini gösterdiler. Üç birinci sınıf çocuğu şiir okudu. Sonra merdivenlere başka bir sınıf geldi göğüslerinde Atatürk resmi olan tişörtleriyle ve “Atatürk Çocukları” marşına uygun hareketlerle gösterilerini sundular. Ardından şiirler okunarak tören sona erdi.

Emekli olalı on altı yıl olmasına rağmen hâlâ okullarda birlikte görev yaptığım öğretmenlerin olması beni çok mutlu etti. Okulun müdür yardımcısı Yaşar Seçkin, Hüseyin bey, Melek hanım bunlardan birkaçıdır. Bizden bayrağı teslim alıp daha ileri götürmek için çalışmaya devam ediyorlar. Hepsine gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür ediyor; selam, sevgi ve başarılar diliyorum.

Ülkemizi çağdaş ülkeler sınıfına sokan, İslam coğrafyasının yıldızı yapan, görüş ve fikirlerine hayran olduğum yüce Atatürk’ü minnetle, saygıyla anıyorum.

ahmet.kocak16@hotmail.com

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>