Anadolu’nun yüzyıllardır varoluş arayışlarına, başlangıçlara, inançlara, farklılıklara ev sahipliği yapmış olması, kalabalığı ve farklılıklarla birlikte ortaya çıkan zenginliği Armageddon Turk’e ilham oluyor. Bu albümü ise, tüm dünyada doğal afetlerle, savaşlarla yitirdiğimiz çocuklara adıyor. Duygularına ise Filistinli şair Mahmud Derviş şu dizeleriyle tercüman oluyor: Benim mezarım, ey ana, benim mezarım belli değilHer yerde yaşayanım ben.Yürürüm, bacaklarım yok.Konuşurum, dilim yok.Görürüm, gözlerim yok.Ben her yerde yaşayanım.Bu yüzyılın tanrısıyım ben,Ey ana,Çocuğuyum acıların.Mahmud Derviş Albümün kapağındaki “saz çalan kız figürü’’, bu sefer Anadolu’nun doğusunda yitirdiğimiz genç hayatlar için enstrümanını çalıyor. Kapak, ilk albümde olduğu gibi Armageddon Turk’un hayal dünyası illüstratör Beril İrman’ın çizimiyle, beraber ortaya çıkardıkları bir çalışma. İllüstrasyon ve animasyon videolar ise Ankara’dan genç sanatçı Aslıhan Coşkun’un elinden. |