”Biz ürettiğimiz aşıyı herkesle paylaşacağız”
Aşı patenti tartışmalarına yönelik açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilimde kıskançlığın olmaması gerektiğini belirterek, ”Biz ürettiğimiz aşıyı herkesle paylaşacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlıyor.
Erdoğan’ın açıklamaları:
Ülkemizdeki tüm azınlık grupları ve dini cemaatlerin liderleriyle bir araya gelerek yaptığımız iftarda Türkiye’de herhangi bir sıkıntıları var mı yok mu bunları kendilerinden duymuş oldum.
Bu tür dini cemaatlerin ve azınlıkların nerede ihtiyaçları varsa yardımcı olabileceğimizi kendilerine taahhüt ettik.
Bilim tüm insanlığın ortak malıdır, insanlığın sağlığıyla ilgili bir konuda ‘biz ürettik kimseye vermeyiz’ demek doğru değildir. Biz Çin aşısıyla başladık, onun dışında Almanların ürettiği aşıda istifade ediyoruz şimdi de Sputnik aşısı için Putin ile görüşmeler yaptık, oradan da ciddi bir aşı alacağız ve sonra da ortak üretim yapacağız. Yerli aşımızı da inşallah yapacağız, bunları da tüm dünyayla paylaşmaya hazır olduğumuzu söyleyebilirim.
Bizim Mısır halkına yönelik tavrımız çok çok olumludur. Biz düşman kardeşler olarak değil dost olarak Mısırla olan tarihten gelen birlikteliğimizi yeniden devam ettirme gayretindeyiz. Mısır halkını zorla Yunan halkıyla görmek bizi üzer. Bunu da daha önceden söylemiştim. Yeni bir süreç başladı. Önce istihbarat sonra Dışişleri tarafında görüşmeler başladı. Bunu geliştirerek devam edeceğiz.
Yeni anayasayla alakalı olarak bizim Devlet Bey’le zaman zaman görüşmelerimiz oluyor. Bu görülmelerde birçok meseleyi görüşme imkanı buluyoruz. Yeni anayasayla ilgili konuları da görüştük. Şu anda onlar belli bir nokraya geldiler, hazırlıklarını da bize gönderdiler. bizim hazırlığımız da bitmek üzere, biz de kendilerine takdim edeceğiz. Sonra ortak bir çalışma yapacağız ve bununla kalmayı muhalefete de takdim edeceğiz. Sivil toplum örgütleriyle de bu çalışmaları paylaşmak suretiyle milletin genelinin kabul edeceği bir anayasayı çıkartalım istiyoruz.
18-19 yılda gece gündüz demedik, tüm teşkilatı bu istikamette koşmaya sevk ettim. Başta eğitim olmak üzere, sağlıkta, adalette, tarımda, enerji, uluslararası ilişkilerde aşka koştuk. O aşk olmasa bütün bu eserler yapılamazdı. 76 üniversiteden 207 üniversiteye çıktık eğitimde. Bunların hepsini yaptık; niye yaptık? Derdimiz şuydu: Hakkari’deki bir genç eğitim için İstanbul’a gelmesin kendi ilinde eğitim görsün. Batıdaki neyi görüyorsa doğudaki de onu görsün. Sağlıkta attığımız adımlar… Bizim şehir hastanelerimiz tüm içeriğe sahip, doktorlarımız zaten kariyer olarak buna sahip, şu anda Türkiye’ye gelenler hastanelerimizin tüm bu özelliklerine hayran kalıyorlar. 45 günde biz Kovid döneminde sadece Yeşilköy Havalimanı’nda 1008 odalı hastaneyi yaptık tüm donanımlarıyla beraber.
Tüm bunlar Türkiye’nin muhasır medeniyetler seviyesine çıkmasının göstergesidir. Koronavirüs döneminde maalesef her şeyi video konferans yöntemiyle yapmak durumunda kaldık.