DOKTORLARIMIZA HAK ETTİĞİ ÜCRETİ,DEĞERİ VE SAYGIYI VERELİM..!!
Dünyaca ünlü hocalardan hem Amerika hem Avrupa’da Eğitimler alarak alanında Türkiye’nin en önde gelen hocalarından olan Meme Hastalıkları Cerrahı Prof. Dr. İsmet Taşdelen hocamız ile başta okuyucularımızdan gelen sorulara cevaplar aldığımı detaylı bir röportaj gerçekleştirdik.
****İsmet Hocam bizleri, ekibimizi uzun bir aradan sonra tekrardan yine Umi Plaza’daki Kliniği’nizde konuk edip ağırlamış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum.Size konuk olacağımızı sosyal medyadan da paylaşınca oradan da birçok soru gelmiş.Değerli Hocam sorularımıza geçmeden evvel kısaca sizi tanımak isteriz. Yurtiçi eğitimleri ,yurt dışı eğitimleri Amerika, Avrupa gerçekten dünyanın neredeyse en önemli tüm hocalarının yanında çalışmışsınız,deneyim kazanmışınız?
AMERİKA ÇALIŞMALARIM DENEYİM KATTI..!!
—- Bana bizlere böylesine güzel bir fırsat tanımış olmanızdan dolayı ben de sizlere teşekkür etmek istiyorum. Eğitimimi Türkiye’nin çeşitli yerlerinde yaptım. Isparta’da, Ankara’da, İstanbul’da ,Lüleburgaz’da en son orta tahsilimi İstanbul Kabataş Erkek Lisesi’nde bitirdim.Sonrasında İstanbul Üniversitesi Tıp fakültesine girdim vede mezun oldum. Eylül ayında askere gittim öncelikle Samsun’da temel eğitimimi gördüm sonrasında Diyarbakır 8 Ana Jet üssünde Revir Tabibi olarak görev yaptım. O zaman daha İstanbul Üniversitesi Bursa Tıp Fakültesi olarak geçiyordu İstanbul Üniversitesi’nin bünyesinde kurulmuş bir fakülteydi buranın imtihanını kazanarak 1974’te tıp fakültesine girdim.1980’de uzman oldum, 1986’da Yardımcı Doçent oldum, Bu süre içinde devamlı genel cerrahi yaptım. 1972 yılında branşlaşma olması için, meme cerrahide bilgimi arttırmak üzere çeşitli memleketlere gittim.Mayıs 1992’de önce Boston’a gittim, çok meşhur bir meme cerrahı vardı,toprağı bol olsun Japon Takuma Nemoto onun yanında bir süre kaldım. Daha sonra New York’ta Antonio Alfonso Genel cerrah vardı Filipinli hala daha yaşıyor, ilişkimiz devam ediyor bir müddet de onun yanında kaldım. O sürede benden çok memnun kaldı çok sevdi beni, Meme cerrahisine ilgin çok iyi dedi ve beni Amerika’nın yine çok ünlü bir kanser merkezi vardı beni oraya gönderdi.Orada da David Kinne vardı vefat etti.Dünyanın en meşhurları bunlar bir İtalyan vardı bir de David Kinne vardı zaten.
DEĞERLİ HOCALARLA TANIŞMA FIRSATIM OLDU..!!
Onun yanında da bir müddet çalıştım, ondan sonra Türkiye’ye geldim 1975’te tamamı ile branşlaştık artık sadece meme hastalıklarına memenin cerrahi hastalıklarına yöneldim. 1977 yılında rahmetli Hacer Çağlar’ın verdiği 10.000 lira ile Meme cerrahisi polikliniğini açtım. 2015’te hangi sebeple kapatıldığını bilmediğim şekilde o poliklinik kapatıldı ve emeklerimiz boşa gitti. 2000 yılında Boston’a gittim, Harvard içindeki meme cerrahisi biliminde çalıştım, sonrasında 2004’te bir kez daha gittim. Daha sonra Chicago’da North Westen Üniversitesi’nde meme cerrahisinde çalıştım. Boston’daki klinik başkanı Suzan Troyan’dı.Arkadan da Chicago’da Seemakhan Müslüman Hindistanlı onların yanında yoğun bir şekilde çalıştım. O arada da üniversitedeki öğretim üyeliğime devam ettim. 2015’te 67 yaşında olduğum için yaş durumundan emekli oldum. Daha sonra da 2011 yılında açtığım muayenehanemde Görevime devam ettirmekteyim sağlığım müsaade ettiği müddetçe de devam edeceğim. Şöyle bir durum var benim çocuklarım Amerika’da Chicago’da yeşil kartım olduğu için yılda iki kere gitmem lazım. O nedenle de birer ay bazen 2 kere bazen üç kere ziyaretlerine gidiyorum ona göre hastalarımın düzenlemelerini yapıyorum.Torunların yanına gitmiş oluyoruz.Mesleği bırakacağım zaman hastalarıma bildireceğim onları güvendiğim Doktor arkadaşlara emanet edeceğim. Ama şu anda çalışıyoruz devam ediyoruz çalışmalarımıza.İki kız, iki oğlan torunum var, işte onları da ara ara Amerika ziyaretleri çerçevesinde ziyaret ediyorum.Çok akıllı çocuklar, üçüncü torunum doktor olmak istiyor. Bu da beni gerçekten ziyadesiyle sevindiriyor.
**** Hocam ilk geldiğimizde bugün çok önemli bir konu ile ilgili açıklama yapmak istiyorum demiştiniz, isterseniz sizin o açıklamanızı şimdi alalım hocam..!
İYİ ŞARTLARDA YAŞAMAMIZI SAĞLAYAN MESLEKLERİMİZDİR..!!
—– Biliyorsunuz Insanlar dünyaya geldiği zaman iyi şartlarda yaşamak ister.Bu içgüdüdür ,bütün canlılarda, hayvanlarda da bu durum böyledir. Hiçbir canlı yaratık kötü bir hayat, sağlıksız bir hayat istemez. bunu da sağlayan nedir meslektir. Bu da çok önemli bir şeye gidiyor, İnsanların iyi şartlarda yaşayabilmesi için annesi babası ailesinden geçen bir zenginlik yoksa ,bunu sağlayacak olan şey meslektir.Dolayısıyla bir mesleğin maddi getirisi ne kadar yüksek olursa o mesleğe akıllı çocuklar daha çok iktisap eder.Bizim zamanımızda en iyi şartlara sahip olan kimya mühendisleri ve avukatlardı. Çünkü o zaman doktorlara asistanlara 700 lira para veriyorlardı maaş. Demek ki ne oluyor en akıllı çocuklar kimya mühendisi, Eczacı ,Avukat,ondan sonra da işte doktorlar geliyordu bizim zamanımız da öyleydi. Mete Tan zamanın Sağlık Bakanı O bize çok iyi şartlar getirdi. Ne oldu? Tam gün yasasını getirdi öncelikle.1980’li yıllarda askeri yönetimde doktorları pek sevmiyordu o dönemde en akıllı çocuklar tıp fakültesine gidiyordu.1983’te o zaman benim eşim eczacıdır tıp fakültesinde patolojide çalışıyordu ben 58 Bin lira maaş alıyordum, karım da 36 Bin lira maaş alıyordu ve o zaman bir cumhuriyet altını 1.005 liraydı hiç unutmam. Ondan sonra bir anda hayat standartlarımız düştü.1976’da evlendim kirada oturuyorduk bir süre sonra evimizi aldık kayınpederin yardımı oldu ama gene de aldık. Her sene dışarıya Avrupa’ya gider gelirdik. Gerçekten hekimlerin durumu doktorların durumu çok iyiydi. Sonra işte benim hanım eczacı olduğu için eczane açtık o sayede yaşamımızı devam ettirdik ama o dönemde bir anlamda doktorların skalası düştü.Ondan sonrada devamlı aşağı doğru düştü Son 20-25 yılda bu iyice fark edilmeye başlandı.
BİZİM ZAMANIMIZDA DOKTORLARIN KAZANCI,YAŞAMI İYİYDİ..!!
Doktorlara karşı menfi fikir ve düşünceler nedeniyle doktorların şeyi düşünce ne oldu? Hem doktorların gençler tarafından tercihi azaldı bir de doktorlara yapılan şiddetler nedeniyle şiddete maruz kalan branşlarda ki bunların hepsi çok önemli branşlar ne yaptılar buradaki puanlar da düştü. Mesela bir cildiye doktoru genel cerrahtan daha zeki, göz doktoru genel cerrahtan daha yüksek oldu. Özel olarak ne oldu şöyle söyleyeyim doktorlara yapılan her şey halka döner. Neden doktorların zeka seviyesi düşerse birincisi ne olur halka iyi hizmet veremez. Hastalar için en önemli branşlar daha az zeki çocuklar tarafından doldurulduğunda böylelikle bir sürü yanlışlıklar olabilir, toplumdaki büyük ahlak düşüklüğü yüzünden doktorların ahlak düzeyide düştüğü için bir sürü yolsuzluklar da oluşuyor.İşte çıktı zaten görüyorsunuz sgk’yı dolandırıyorlar işte o bebeklere, çocuklara yapılan şeyleri duyuyorsunuz. Siz de basından takip ediyorsunuz bizim zamanımızda hiç böyle şeyler yoktu. Çok paraya ihtiyacı olan gidiyordu eskiden muayenehane açıyordu ama bu da çok az bir kısımdı İstanbul’da ,Ankara’da ,İzmir’de oluyordu sadece çünkü oralarda para çok oluyordu.Bir kısım insanlar orada muayene açıp çok süper para kazanıyorlardı ama ne oldu doktorlara karşı kötü intibayı arttırdı anlatabiliyor muyum.
DÜNYA’DA DA AYNI SORUNLAR VAR..!!
Sonuçta dünyada bütün dünyada en medeniyetsiz ülkelerde bile en iyi şartlarda olanlar doktorlardır. Bunlar çünkü direkt olarak insanların sağlığına dokunuyorlar Örneğin kaporta tamircisini yerdiğimden değil ama orada bir yanlışlık olduğunda yine bir hafta sonra bir ay sonra götürürsün o parçayı değiştirir yine hallolabilir. Ama insanda öyle değil İnsan yanlış tedavi olursa ölürse ,geri dönüşü yoktur, sakat kalırsa geri dönüşü yoktur.Bu iş böyle. Yalnız bu arada şu noktaya da değinmek istiyorum aslında bütün dünyada böyle.Şu dünyaya baktığım zaman İrtibatım olan ülkelerden bahsediyorum Avrupa ülkeleri ve Amerika orada da çeşitli sebeplerle doktorların hastalarına olan yaklaşımında bir bozulma var. Mesela Amerika Birleşik Devletleri’nde sigortalar nedeniyle, çünkü belirli kuralları koyuyorum şunu yapabilirsiniz şunu edebilirsiniz onun dışında bir şey yapma ihtimaliniz yok. Bir de prosedürler çok uzun sürüyor. Mesela bakın Türkiye’de o kadar yok. Mesela orada adam kanser bunlar hep bildiğimiz şeyler 5.000 dolarlık bir şey çekilmesi lazım adam bunu verecek yaptıracak ama 6 ay sonraya gün veriyorlar o zaman da gidip burada yaptırıyorum burada 300 – 400 dolara yaptırabiliyor.Genel olarak doktorlukta bir kokuşma var dünyada.
ÜNİVERSİTELERDE UZMANLAR,ÖĞRETİM GÖREVLİLERİ BİR ÇOK DEVLET MEMURUNDAN DAHA AZA ÜCRET ALIYOR..!!
Bu da tabii insan hayatını etkiliyor mesela tedavi edilebilecek bir hasta tedavi edilemiyor, ölüyor. Ondan sonra ya da sakat kalıyor. Bu da çok önemli. Dolayısıyla Doktorlara hak ettiğin maaşın verilmesi lazım.Üniversitede Uzmanlar öğretim üyeleri birçok devlet memurundan az para alıyorlar. Şimdi çocuklarını okutmak istiyor. Bugün en ucuz özel okul biliyorsunuz devlet okulları zor durumda en ucuz okul 500-600 bin lira.Bunun Taşıma parası var yemek parası var kitap parası var Onlar da ilave edilince daha da çok artıyor.Önce kızıyorsunuz ama daha sonra bakıyorsunuz ne yapacak yani çocuğuna yetiştirmesi lazım.Öyle olunca gidiyor bir kısmı direkt muayenehane açıyor, bu sağlık danışmanlığını açanlar muayenehane izni verilmeyenler. Şunlar şunlar muayenehane açabilir diyor ama şunlar şunlar açamaz deniliyor. Bu adam muayenehanesi olan adam para kazanıyor,diğeri para kazanamıyor ne yapsın sağlık danışmanlığı diye bir şey uydurmuşlar sadece belediyeye de şey, bağlı. Sağlık Müdürlüğü’ne falan nüfus edemiyor ondan sonra orada mesleğini icra ediyor.
BENİM BU DOĞRULARI SÖYLEMEM LAZIMDI..!!
Ne yapsın sonuç olarak söylüyorum Burada toplumun bu konuda uyanık olması lazım kendi menfaatini bilmesi lazım.Hem de devletin buna önem vermesi lazım şimdi mesela tuttular ne yaptılar aile hekimliklerine bir sürü zorluklar çıkartıldı. Sonuçta diyor ki sene de bilmem 4 kere muayene olabilirsin diyor adam şeker hastası ya da diğer şeyleri varsa 2 ayda bir ilaç alması gerekiyor vesaire raporlar nasıl yapacak. Sonuçta Vatandaş da kendi menfaatinin farkında değil menfaatinin hangi yönde olduğunun farkında değil. Bu konuda bu konuların anlatılması lazım toplumun aydınlatılması lazım. 1972 yılından beri mesleğimi icra ediyorum, 53 senedir mesleğimi icra ediyorum. Biz çok değişik safhaları gördük ve bunların yorumunu yapıyorum ben ve iş bu durumda maalesef.Her meslekte öyledir sadece doktorluk için söylemiyorum ama demin söylediğim gibi doktorlukta yapılan hataların geri dönüşümü olmaz. Unutulmamalı ve o yüzden mutlaka doktorların genç doktorların genç doktor arkadaşlarımızın ve tüm doktorların hak ettiği ölçüde maaşlarını alabilmeleri ve bu anlamda zeki kişilerin, çocukların, gençlerin üniversite sınavlarında tıbbı kazanmaları ve tıp alanında eğitim görmeleri ve sonrasında eğitim süreçlerinin sonunda mesleklerini icra etmeleri çok önemli, hataların olmaması sıkıntılarının olmaması adına bu çok çok önemli.Bunu söylemek istiyorum o yüzden genç doktorlarımızın ben haklarının verilmesini gerektiğini düşünüyorum.
ERKEN TANI VE KONTROLLER ÇOK ÇOK ÖNEMLİ..!!
****Peki hocam yine gelen sorulara baktığımızda erken teşhis ve mamografi, meme kanseri konusunda devamlı duyduğumuz iki anahtar kelime anladığımız kadarıyla. Bunların önemini bizlere anlatır mısınız?
—— Kanser hücreleri normal doku kurallarına uymazlar. Normal hücreler doku içinde sabitken kanser hücreleri diğer hücrelerle olan bağlarını kopartarak hareketli hale gelirler. Lenf ve kan damarları ve sinir kılıflarına girerek vücuda serbestçe dolaşmaya başlarlar. Bu ihtimal tümör büyüdükçe artar. Tümör 1 santimken bile bu hücreler serbest olarak vücut sıvılarında dolaşmaktadır. Kanserde ölüm bu dolaşan hücrelerin uzak organlara yerleşmesi yani Metastazlar sonucunda olmaktadır.
Erken tanının önemi burada ortaya çıkmaktadır. Kanser ne kadar ufakken yakalanırsa bu kötü durum olasılığı o kadar azalmakta ve tedavi olasılığı o kadar artmaktadır.
Şu anda erken tanıda en etkili silahımız Mamografi’dir.Ama Mamografi’nin de zayıf tarafları vardır. Yoğun süt bezleri olan memelerde mamografi yetersiz kalır. 35 yaşından sonra çekilen mamografiler bize yararlı bulgular verir. Ayrıca çok genç hanımlarda çekilen mamografide radyasyon kanseri tetikliyebilir.
35 yaşından önce görülen meme kanserleri tüm meme kanserlerinin % 3 ünü oluşturur. 40 yaşından sonra meme kanseri sıklığı artar. Meme kanseri 50-60 yaş arasındaki kadınlarda rastlanan en sık ölüm nedenidir. Mamografilerin çekilme sıklığı çeşitli ülkelerde farklıdır. İngiltere’de 50 yaşından itibaren 2 senede bir, AB ülkelerinde 50-70 yaş arası senede bir, Abd’de ise(NCI) 40-70 yaş arası senede bir mamografi çekilmesi önerilmektedir. Türkiye’de 50 -70 yaş arası kadınlar senede bir devlet tarafından ücretsiz olarak taranmaktadır.
SAĞLIĞIMIZI İHMAL ETMEYELİM..!!
– Düzenli kendini kontrol ve mamografi arasındaki farklar nedir? 40 yaşından sonra mamografi yerine kendini kontrol ile idare edilebilir mi?
Gerek kendi kendini muayene gerekse doktor muayenesi hiçbir zaman mamografinin yerini tutmaz. Çünkü 1 cm.lik tümör en tecrübeli ellerde bile % 30 gibi büyük bir oranda hissedilmeyebilir. Kadınların kendi kendilerini muayenede saptadıkları tümör boyutu ortalama 2.5 cm.dir. Ama mamografiyle tümörler çok daha ufak boyutlarda saptanabilir.
– Meme kanserini tetikleyen veya riski artıran faktörler nedir?
Meme Kanseri riskini arttıran faktörler çok çeşitlidir. Aslında kanser yukarda belirttiğim gibi meme hücrelerinin mutasyona uğrayarak sınırsız büyümesidir ve bildiğimiz ve bilemediğimiz çok çeşitli nedenleri vardır.
Bildiklerimiz:
-Çevresel faktörler: Yaşam tarzı, radyasyona maruz kalmadır. Çok yağlı gıdalarla beslenenler, düzenli alkol alanlar, beş yıldan fazla menapoz için hormon alanlar, çocukluğunda radyasyona maruz kalanlarda daha sık meme kanseri olmaktadır.
-Hastaya bağlı nedenler: Erken adet görenler, geç menapoza girenler, doğurmayanlar, emzirmeyenler ve 30 yaşından sonra doğum yapanlar daha sık kanser olmaktadır. Ayrıca daha önce başka organ kanserleri nedeniyle tedavi olan kadınların meme kanseri olma riski artmaktadır.
TEŞEKKÜRLER İSMET TAŞDELEN HOCAM..!!
Ülkemizin alanında dünyadaki en etkin hocalarından olan Meme Hastalıkları Uzmanı Profesör Doktor İsmet Taşdelen hocamıza bizler de bundan sonraki çalışmalarında başarılar dilediğimiz gibi ,. Allah’tan uzun ömürler temennisinde bulunmak istiyoruz.