EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞININ 2.500 TL OLMASI NE ANLAMA GELİYOR?

Cumhurbaşkanı Erdoğan memur ve emeklinin merakla beklediği rakamları açıkladı.

Memurlara toplu sözleşme zammı ve enflasyon farkına ek olarak yüzde 2,5 zamla toplamda yüzde 30,5 zam yapılacak.

Yapılan değişiklikle en düşük emekli maaşı ise iki bin 500 lira olarak belirlendi.

Bu gelişme sonrası EYT Federasyonu Başkanı Gönül Boran Özüpak, sosyal medya hesabı aracılığıyla çarpıcı açıklamalarda bulundu. Özüpak’ın paylaştığı mesaj şöyle:

EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞININ 2.500 TL OLMASI NE ANLAMA GELİYOR?

Aralık ayında yaklaşık %50 oranında zamlanarak 4.253 TL ye çıkarılan asgari ücretli çalışan emekçiler Ocak maaşına Şubat ayının başında kavuşacaklar..

Enflasyonun saatlik olarak arttığı Türkiye ekonomisi dikkate alındığında zamlı asgari ücret daha cebe girmeden erimiş oldu. Cebe girene kadar; yani ay sonuna kadar; daha da ne kadar eriyeceğini bilemiyoruz?
Hiç görülmemiş oranda zam yapacağız denilen asgari ücret cephesinde yaşananlar ortadayken ve adı üstünde; çalışanlar için ülkede asgari olarak verilecek olan maaş miktarını belirleyen asgari ücret bile 4.253 TL.

‘NE KADAR ACI BİR GERÇEK…’

30 yıl çalışıp emekli olmuş bir insana, emeklerinin karşılığı olarak bağlanan maaşının hükümetimiz tarafından 2.500 TL’ ye tamamlanması ne kadar acı bir gerçektir.

Emeklilerimiz için bundan daha acı bir şey olabilir mi?

‘EMEKLİ OLSAK BİLE KARŞI KARŞIYA KALACAĞIMIZ ACI TABLO MAĞDURİYETİN SON NOKTASI’

Biz emeklilikte yaşa takılanlar olarak Anayasal hakkımız olan emeklilik haklarımız için mücadele ediyorken; Emekli olsak bile karşı karşıya kalacağımız bu acı tablo mağduriyetin katmerlisini yaşayacağımız son noktadır.

EMEKLİLERİMİZ ENFLASYONA EZDİRİLMEMİŞ Mİ OLDU ŞİMDİ?

En düşük emekli maaşının 2.500 TL ‘ ye tamamlanması acı gerçeği, büyük bir lütufmuş gibi televizyon ekranlarında kocaman puntolarla; Emeklilerimize zaten enflasyon oranında zam yapılıyor diye yazıldı. 2021 yılının tamamında enflasyon oranının %36,08 olarak açıklanmasının ardından TÜİK verileri ışığında SSK ve Bağ-Kur emeklilerine %25,5 oranında ve memur emeklilerine de %30,5 oranlarında zam yapılmış olması demek; emekçinin, emeklinin sıktığı kemerin biraz daha sıkmak için kemer deliklerini çoğaltmaktan başka bir şey değildir.

Yine işçiyi, emekçiyi, emekliyi limon gibi sıkmaktır.
Bu verilen zam oranları ile bırakın 2022 yılını, 2021 yılında gerçekleşen enflasyona bile ezdirmiş oluyoruz emeklilerimizi.

‘‘CUMHURİYET TARİHİNDE GÖRÜLMEMİŞ ZAMLARI KİM DENETLEYECEK?”

Fiyat artışlarını denetlemek ve stokçulara cezalar kesmek üzere yeni düzenlemelere gidecek olan hükümetimiz elektrik, doğalgaz, ulaşım v.s gibi hizmetler için; devlet kurumları tarafından yapılan %50-%125 oranlarındaki; Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş olan zamları kime denetlettirecektir?

Emekçiden, emekliden bu zam oranları ile hayatlarını idame ettirmelerini isterken emekli maaşlarına %25-%30 oranlarında zam yapıp da; emeklilerimizi enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz söylemleri bize hiç inandırıcı gelmiyor Sayın Cumhurbaşkanım.

Anlamak gerçekten mümkün değil!..