Hiyerarşik Kurgudan Uzak Çağdaş Bir Ofis Tasarımı: CHEMLEG
İpek Baycan Architects, kimya sektöründe hizmet veren Chemleg firması için hiyerarşik kurgudan uzak, sıcak ve samimi bir ofis tasarımı gerçekleştirdi. Çağdaş bir yapının 120 metrekarelik köşe dairesinde planlanan ofis içerisinde lounge alanları ve açık bar gibi aktivite alanları ile desteklenen bir açık ofis, localı bir yönetim odası, zoom köşesi, toplantı odası, resepsiyon ve dinlenme alanları bulunuyor.
Değişen çalışma koşullarına uygun olarak günümüz ofis alışkanlıklarına ev sahipliği eden ve çözümler üreten kimliği ile güncel bir ofis yapısını gözler önüne seren Chemleg Danışmanlık Ofisi’nin iç mekan tasarımı, İpek Baycan Architects imzası taşıyor. Çalışanlarından pek de ayrışmak istemeyen, birbirleriyle eşit kademedeki üç ortağın kurduğu ofiste, hiyerarşik kurgulardan uzak, sıcak ve samimi bir ortam hedefiyle yola çıkan mimarlar, lounge alanları ve açık bar gibi aktivite alanları ile desteklenen bir açık ofisin yanı sıra mahremiyete ihtiyaç duyulduğunda tercih edilecek bir toplantı odası ve sadece üç yöneticinin bir arada bulunacağı bir loca da planlamış.
Mekanın tasarımında, cephelerin yönelimi ve hizaları büyük etken olmuş. Mekana girer girmez geniş bir avlu oluşturmayı bu projenin kimliğini destekleyecek ve koşullarını en iyi sağlayacak yaklaşım olarak benimseyen mimarlar, oluşturulan bu ferah girişin açık ofis masalarının dikine yerleştiği cam cephe hattından gün boyunca doğal ışık ve hava almasını sağlayarak çalışan konforu ve sağlığını da ön planda tutmuş. Uzun cepheye açık ofis ve toplantı işlevleri yerleştirilirken, kısa cam cephe tarafının neredeyse tamamı özel localı yönetim ofisinin kullanımına ayrılmış.
Birbirine geniş bir açı ile bağlanan iki cephe yüzeyinin de iç mekanda daha ortogonal bir alan oluşturacak şekilde bölümlendirilmesi ile mekanda ortaya çıkan cepler, resepsiyon deski, teknik hacim ya da mini bar olarak değerlendirilmiş, toplantı odası da bu hizalamanın bir ürünü olarak ortaya çıkmış. Tüm bu ofisi besleyen donatıların mekanın çeperlerinde yer alması ile ortada kalan net dikdörtgen hacimde 12 kişilik açık ofis ve girişte 6 kişilik bekleme alanı yer almakta. Uzun bir masanın etrafında yeme içme ve rahat çalışma ortamı sunan çalışma kurgusu da lounge alanını çeşitleyen bir unsur olarak öne çıkarılmış.
Renk kullanımındaki cesur tavır ile dinamik ve canlı bir atmosferin yakalandığı tasarımda somon ve yosun yeşili gibi renklerin varlığı mekanın ana alt tonu olan koyu gri ile kombinlenince, mekana kendine has bir dil kazandırılmış. Cam bölüntüleri kurgularken parçalı duvarlar, yer yer kendini gösteren üzeri boyalı tuğlalar ve kaplamalar; grafik öğelerin baskın kullanımına fon oluşturmakta ve mekanın canlı, esprili kimliğini öne çıkartmaktadır.
İpek Baycan Architects Hakkında:
İpek Baycan Architects, 2021 yılında İpek Baycan Magriso tarafından kuruldu. Pek çok farklı ölçekte ve tipolojide rafine detay seviyesine kadar inen tasarım anlayışı sayesinde Arkitera En İyi Genç Mimar Ödülü’ne layık görüldü. Uluslararası arenada World Architecture Festival Awards’ta başvurduğu kategoride birincilik ödülü kazanan 38°30° Peynir Fabrikası projesi ile tanındı.
Tasarımı koşulları, alışılagelmiş sistemleri ve çevreyi iyileştirmek için bir araç olarak gören İpek Baycan Architects koşulları yeniden yazmayı ve yapılı çevreyi iyi yönde değiştirmeyi hedefleyen bir mimarlık kollektifi. Tasarım düşüncesinin bağlamdan beslenerek çevreyi değiştirme gücünün her ölçekteki işe yansıması gerektiğini düşünen Ipek Baycan Architects, tasarımın bir lüksten öte bir hak olduğuna ve ulaşılabilir olması gerektiğine inanıyor.
İpek Baycan Magriso Hakkında:
İpek Baycan Magriso, 2014 yılından itibaren kendi ofis pratiğini sürdürürken; farklı ölçekteki mimari ve iç mimari projeleri hayata geçirmektedir. İstanbul Teknik Üniversitesi’nde hem lisans hem de yüksek lisans eğitimini tamamlayan İpek B. Magriso, bugün ise ulusal ve uluslararası arenada mimarlık pratiğini sürdürmekte, 2011 yılından beri çeşitli üniversitelerde eğitim vermeye devam etmektedir.
2014 yılında TAK – Kıyı Köşe Yarışmasında birincilik ödülünün ardından 2015 yılında Çanakkale Savaşı Araştırma Merkezi Ulusal Mimari Proje Yarışmasında Mansiyon Ödülü almıştır. 2017 yılında 38°30° Çiftliği Peynir Fabrikası ile IF Design Award, Architizer A+ Award ve WAF (World Architecture Festival) ödüllerine layık görülmüştür. Aynı sene Arkitera Genç Mimar Ödülü’nün de sahibi olmuştur.