Haberde Bursa

İbrahim ORTAŞ yazdı; Dünyadaki Üniversite Sıralamasını Belirleyen Üniversite Ortamı ve Bünyesinde Barındırdığı İyi Yetişmiş Bilim İnsanı Sayısı mı?

14.07.2023

Akademisyen Prof. Dr. İbrahim Ortaş makalesinde; Türkiye’deki üniversitelerin dünya sıralamalarındaki durumu ve genel analizi ele alınmaktadır. Türkiye’nin üniversiteleri, genel olarak dünya sıralamalarında geride kalmaktadır. Ancak birkaç üniversite iyi bir konumda yer alırken, çoğunluk geri planda kalmaktadır. QS ve Times Higher Education gibi kuruluşlar tarafından yapılan sıralamalara göre, Türkiye’den 25 üniversite ilk 1500 içinde yer almaktadır. İstanbul Teknik Üniversitesi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Koç Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi ve Sabancı Üniversitesi, bu sıralamada daha öne çıkan üniversitelerdir. Türkiye’nin en üniversitelerinin ortak özelliği ise, yerleşik akademik kültürleri olması yanında iyi öğlenciler tarafından tercih edilmeleri ve tabiri caiz ise marka (yıldız) nitelikte tanınan akademik kadrolara sahip olmalarıdır.

Ancak Türkiye’nin bilimsel üretkenliği ve yayın kalitesi konusunda hala eksiklikler bulunmaktadır. Üniversitelerin sadece akademik başarıya odaklanmak yerine, sürdürülebilir kalkınma hedeflerini de dikkate almaları gerekmektedir. Birleşmiş Milletler ‘in belirlediği 17 hedef arasında yer alan yoksullukla mücadele, tarım ve çevre gibi konulara odaklanmak üniversitelerin öncelikleri arasında olmalıdır.
Özerklik ve bilimsel yetiştirme mekanizmaları da üniversitelerin gelişimi için önemlidir. Türkiye’nin beyin göçü veren değil, beyin göçü çeken bir ülke olması için üniversitelerin atmosferini yeniden canlandırmak gerekmektedir. Üniversitelerin misyon ve vizyonlarını gözden geçirmeleri, eğitim, araştırma ve hizmet çıktılarının kalitesini artırmaları önemlidir.
Yapay zeka, bilgi ve teknoloji çağında, üniversitelerin çağın gereksinimlerine uyum sağlaması ve çağa katkıda bulunması gerekmektedir. Bu süreçte, YÖK, TÜBİTAK, TÜBA, Bilim Akademisi, Üniversite Senatoları ve yönetim organları gibi paydaşların işbirliği yaparak üniversitelerin performansını analiz etmeleri ve desteklemeleri önemlidir.
Sonuç olarak, Türkiye’nin üniversiteleri daha rekabetçi hale gelmek ve dünya sıralamalarında daha iyi bir konuma gelmek için kalite standartlarını yükseltmeli ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine odaklanmalıdır. Üniversitelerin özerkliği ve bilimsel yetiştirme mekanizmaları güçlendirilmeli, beyin göçü çeken bir ülke olmak için üniversite atmosferi canlandırılmalı ve çağın gereksinimlerine uyum sağlanmalıdır.
Dünyadaki üniversite sıralamalarında Türkiye’nin genel olarak geride kaldığı görülmektedir. Bazı Türk üniversiteleri ise sıralamalarda iyi yerlerde bulunmaktadır, ancak genel olarak performans düşüktür. Üniversitelerin misyon, vizyon ve kalite konularında daha fazla çalışması gerekmektedir. Türkiye’nin bilimsel üretkenliği artmış olsa da yayınların kalitesi düşüktür. Üniversitelerin sadece akademik başarıya odaklanmak yerine, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine de önem vermeleri gerekmektedir. Üniversitelerin özerkliği ve bilimsel yetiştirme mekanizmaları da iyileştirilmelidir. Ülke olarak beyin göçü vermek yerine, beyin göçü çeken bir ülke olmak için üniversitelerin atmosferini yeniden yeşertmemiz gerekmektedir. Yapay zeka, bilgi ve teknoloji çağında, çağa ayak uydurmalı ve çağın insanları olmalıyız.”
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>