Kazahan’ın Restorasyonu İçin Peyzaj Mimarları’ndan Rapor İstendi!
Peyzaj Mimarları Koza Han avlusunda yapılan taş döşeme inşaatı için konuştu.
Bursa’da 2020 yılının son günü 31 Aralık Perşembe günü sabah saatlerinde Koza Han avlusunda yapılan zemin döşeme inşaatıyla ilgili bir kaos yaşandı. Yaşandığı gibi aynı saatlerde Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve Genel Sekreter Ulaş Akhan konuyla ilgili teknik yetkililerle yerinde incelemede bulunarak kamuoyu bilgilendirilmişti.
UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Koza Han’ın avlusuna yapılan kesme taş döşeme inşaatı gelen tepkiler üzerine şimdilik durduruldu.
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şube Başkanı Necla Özkaplan Yörüklü konuyla ilgili:
“Bursa’da dün bir kaos yaşandı. Kaos diyorum çünkü twittler ve whatsapp daki gruplarımızdan paylaşımlar, tepkiler o kadar yoğundu ki. Koza Han yıkılıyor zannettim, Ne oluyor dedim önce. Öğrenmeden fikir sahibi olunmaması gerekiyordu. Hemen Bursa Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanı Hakan Bebek’i aradım. Toplantıda olduğu mesajını geçti. Biliyordum ki bana mutlaka döner. (Buradan da teşekkür ediyorum Sn. Bebek, akşam saatlerinde telefonuma dönüş yaptı ve çalışmalarla ilgili bilgi verdi.) Bu arada Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek’i aradım. Konuyu biliyor olabilir diye, konuştuk, Koza Han ile ilgili yapılan projenin Büyükşehir Belediyesi tarafından Anıtlar Kuruluna sunulduğu ve onay alınarak yapıldığı yönünde bilgi verdi. “Biz de araştırıyor ve yapılanın yanlış olduğunu ifade ediyoruz ve tarihi çevre komisyonumuz ile değerlendirme yapacağız” dedi.
Hemen Şube Yönetim Kurulumuzla görüştük, yapılan çalışmanın değerlendirmesini yaptık ve bunun neden olabileceği, nasıl olması gerektiği yönünde fikirlerimizi tartıştık. Sonuçta yapılan bir peyzaj mimarlığı uygulaması ve tarihi mekanlarda yapılabilecek seçeneklerin mekanın, tarihin uygunluğuna göre yapılması gerekiyordu.
Başkan Necla Yörüklü sözlerine şöyle devam etti:
Evet daha iyi olması niyetiyle bir çalışma yapıldığı düşüncesi olmuştur, nitekim ben de Belediyeciyim ve yıllarca Bursa Büyükşehir Belediyesinde görev yaptım. Bilirim Anıtlar Kurulu süreçlerini, bilirim Kozahan’da esnafın ve vatandaşın sıkıntılarını. Yıllardır orada yapılan çalışmaların ince elenip sıkı dokunarak yapılması gerektiğini. Önce Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımız Sn. Alinur Aktaş’a mesaj yazdım. Kendisi büyük bir nezaket ile hemen yanıt verdi ve yapılan çalışmayla ilgili mesajını aldım. İyi dileklerini iletiyordu. Benim gerek şahsım adına gerekse bir meslek odası başkanı olarak, Belediye Başkanımız Sn. Alinur Aktaş’a yaptığı çalışmalar, konuşmaları ve İnegöl Belediye Başkanlığından beri gelen bir güven duygumuz var. Tepki gösterilen bir durum dahi olsa, bunun bir nedeni, açıklaması vardır, yapılan yanlış ise insan yanlış yapar der ve erdemli bir davranışla bu yanlıştan dönülmesi için de gerekenleri yapar diye düşünürüm.
Başkan Alinur Aktaş bizi mahcup etmedi.
Tabi bunları söylerken burada birkaç cümle ile geçiyor ancak yaşadığımız gerçekleri düşündüğümüzde bu haklı güven için okuyucularımız bizi yargılamasın. Bursa Büyükşehir Belediyesinde çalıştığım yıllarda 6 farklı Belediye Başkanıyla çalıştım. 22 yıl çalıştım ve şimdi Nilüfer Belediyesinde altı yıldır görev yapıyorum. Belediye Başkanlarının ve Bürokratların çalışmaları, ne, neden oluyor gibi konularda da daha pratik düşünebiliyorum. Öyle ki yaptığınız çalışmalar tatbiki halkın daha iyi hizmet alması için yapılıyor, niyet bu. Ancak bazen Başkanların da hayalleri olur, Kentte onların yapılmasını diretir ve yaptırırlar. Bunun da örneklerini gördük. Yapılan yanlıştır bu yapılmalıdır diye bir kontrol mühendisiyken görüşlerimi söylediğim Sn. Erdem Saker var, rahmetli Hikmet Şahin Başkanımız var. Senin ne dediğini dinleyen ve itiraz ediyorsun karşısında ve senin nedenlerini dinliyor, mantığa yatkın buluyor ve dinleniyorsun. İşte Alinur Başkan için de aynı düşünceye sahibim. Altıparmakta yapılan ve naylon bitkilerle süslenilmeye çalışılan Bursa’ya yakışmayan kötü bir uygulama örneği duvar ve çevresini yıktı. Biz burası için mücadele etmiştik, önceki dönem Belediye Başkanı sesimize kulak vermemişti. Ardından seçimler sırasında Santral garaj da alt geçit şevlerinin yamaçlarında ne olduğu tartışılır beton çiçeklerle bir düzenleme yapılmıştı. Başkan Aktaş, İtirazlarımızı değerlendirdi ve kaldırıldı. O zaman da teşekkür etmiştik. Ayrıca İznik sahil düzenlemesinde 44 tane ağacın kesim kararı vardı. Bu karar da Anıtlar Kurulu onaylıydı. Ama kararın alınmasında eksiklikler vardı, Halkın tepkisi oldu. Bir gecede ağaç kesimini durdurdu. Buna benzer daha ufak tefek de birçok anımız var. Burada esas olan diyalog kurabilmemiz, yani itiraz ediyoruz ve kabul ediliyor diye bir memnuniyet değil anlattıklarım. Dinliyor, cevap veriyor, siz önerin siz de çalışmalarımızın içinde olun diyor. Bu büyük erdem, biz de teşekkür ediyoruz tabiki. Hep kötüleri söylemeyeceğiz, iyileri de söyleyeceğiz elbette.” dedi.
Önerilerimizi paylaşacağız.
PMO Bursa Şube Başkanı Necla Yörüklü sözlerinin devamında;
“Koza Han’ da yapılan uyguma tartışmaya açıldı ve Başkan Alinur Aktaş, yapılan çalışmayla ilgili niyetleri ve kararlılıklarını açıkladı. Uygulama bittiğinde Bursa halkının, aklın ve bilimin ortak vicdanın kararı uygulanacağına inancımız var.
Halkın daha iyi hizmet alması, daha rahat koşullarda dezavantajlı, engelli bireylerin de erişebileceği bir mekan tasarımı yapmaya çalışılıyor. Hanlar bölgesindeki esnafın mekanın kullanımına ilişkin önerileri ve şikayetleri var. Bunları biliyoruz tabiki. Yanlış olan neydi peki.” dedi.
Koza Han’ın avlusunda yapılan çalışmalarla ilgili önerileri anlatmaya başlayan Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şube Başkanı Necla Yörüklü; “Tarihi mekanlarda yapılan uygulamalarda öncelik bu alanların dönemlerine uygun malzemelerle çalışmalar yapılması önemlidir. O dönemde yapılan uygulama kesme bazalt yada andezit taş uygulaması yok. Toplama doğal taşlar, kayrak taş uygulamaları, Arnavut taşları görüyoruz. Bu döneme yansıması olarak da granit küp taşlarla bu uygulamalar doğala yakın bir gönünüş oluyor. Ancak granit küp taşlar da buranın özgün döşemesi değil. İnsanlar o taşları da 600 yıllık sanıyor. Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bir yer burası. Kaldırımların dikkatli düzenlenmesi gerekiyor.
Hanlar Bölgesinde yaşanan sorunlardan biri de, granit küp taş döşemelerin üzerinde yürümek, bir engellinin aracıyla ulaşması yada orada bir bebek arabasını sürmek zor olabilir. Bunun çözümleri için alternatifler var aslında. Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Yönetmeliğine bakıldığında görürsünüz, bir mekanın erişilebilir bir noktasından ulaşımını sağlamak zorundasınız.
Sonuç olarak,
Peyzaj uygulamaları basit, ucuz koruma eylemlerinden karmaşık büyük restorasyon veya yeniden inşa projelerine kadar değişebilir. İlerleyen çerçeve, tarihsel özelliklerin ve materyallerin muhafaza edilmesiyle orantılı olarak ters orantılıdır. Genel olarak, koruma en az değişikliği içerir ve tarihi malzemelere en saygılı olanıdır. Mevcut peyzajın şeklini ve malzemesini korur. Rehabilitasyon, genellikle önemli tarihi özellikleri veya malzemeleri değiştirmeden, küçükten büyük değişikliklere kadar başarılı projelerle çağdaş değişiklikleri veya eklemeleri barındırmalıdır. Restorasyon veya yeniden yapılanma, bir mülkün görünümünü veya belirli bir zamanda belirli bir özelliğin görünümünü, ayrıntılı tarihi belgelerle onaylandığı üzere yeniden yakalamaya çalışır. Rehabilitasyon genellikle çağdaş bir kullanıma veya ihtiyaca yanıt olarak seçilir ve ideal olarak bu tür bir yaklaşım, peyzajın tarihi karakteri ve tarihi kullanımıyla uyumlu olmalıdır.
Bu Koza Han için bakıldığında, bu tarihi mekanın zaman içinde bir değişimi yenilenmesi gereğini kabul ederek, yapılacak rehabilitasyon çalışmalarında bu yerin karakterini veya ruhunu korumak ve yapılan onarım-yenileme çalışmalarının kendimize saygılı değişikliklerimizi de içermesi gerektiğidir.
Bir örnek daha vereyim, dünyanın bir çok tarihi mekanında, yüksek topuklu kadınları kurtarmak için sokakların asfaltla döşenmesinden bahsedilse de, bugün baktığımızda örneğin Roma sokakları yüzyıllardır parke taşlarıyla döşeli. Parke taşı, kama şeklinde siyah bazalttan yapılmış ve bir kum tabana dövülmüş şekilde döşenmiştir. Sokak seviyesinin altında çalışma gerektiğinde, taşlar çekilir ve yolu temizlemek için kum küreklenir. Roma’daki caddelerin çoğu, yaya yolları için kaldırımları olmayan dar olduğundan, yaya caddeleri motorlu taşıtlarla paylaşıyor ve Arnavut kaldırımlı sokaklarda yürümek zorunda kalıyorsunuz, bunu biliyor ve mekanların ruhuna göre siz de orada ona göre giyiniyorsunuz. Koza Han için de böyle, yenileme seçenekleri ve zemin döşeme malzemeleri için sınırsız tanımlama yapmak mümkün. Koza Han’da zemin kot da şadırvan ve çay kahve içmek için masalar var, alışveriş için dükkan girişleri var, bu girişlerin ve erişimin olacağı yerler de zemin kaplama seçenekleri anlattığımız ilkelere göre seçilmeli ve halkımıza bu anlatılmalı. Bu alanların bir ruhu var. Ayrıca bu ve benzer tarihi alanlarda yapılacak uygulamaların işçilikleri ne kadar muazzam yapılırsa o kadar düzgün bir işçilikle düzgün bir yüzey elde edilir. Yapılabilecek önerilerle ilgili detaylı raporumuzu en kısa zamanda Bursa Büyükşehir Belediyesi yetkilileriyle ve kamuoyu ile paylaşacağız.” dedi.