KENDİ KENDİNE YETEBİLİR PASİF EVLER İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI DURACAK
En düşük enerjiyle en yüksek konforu elde etmek için ortaya atılan Pasif Ev konsepti ülkemizde de ilk örneklerini göstermeye başladı. Yenilenebilir enerjinin evsel kullanımı alanında çalışan Üçay Grup, yüzde 90’a varan tasarruf sağlayan Pasif Ev konseptini tüm yapılar için yaygınlaştırmayı hedefliyor. Enerji tüketimini minimuma indirgeyen Pasif Ev konseptiyle inşa edilen yapılar karbon salımını düşürerek iklim değişikliğiyle mücadeleye katkıda bulunuyor.
Kuzey ülkelerinde daha verimli iklimlendirme için yalıtım yaptırmak zorunlu bir seçimken, ülkemizde enerji verimliliği ve yalıtım ne yazık ki gereken önemi görmüyor.
Küresel Isınma’nın etkilerini her geçen gün daha yakından deneyimlediğimiz günümüzde, enerji fiyatlarının da giderek tırmanması gelecekte inşa edilecek yapıların enerji verimliliğine sahip olmasını zorunlu kılıyor.
En düşük enerjiyle en yüksek konforu hem dünyamız hem de tasarruf için sağlamayı hedefleyen Pasif Ev konseptini ülkemizde yaygınlaştırmayı hedefleyen Üçay Grup, düşük enerjili yapılar inşa etmeyi hedefliyor.
PASİF EV KONSEPTİ NEDİR?
Üçay Grup İcra Kurulu Üyesi İlgin Eray pasif ev kavramını, “Pasif ev kavramı, bir binadaki enerji verimliliği için binanın karbon ayak izini azaltan gönüllü bir standarttır. İklimlendirme için çok az enerji gerektiren ‘ultra düşük enerjili’ binalar tasarlamayı hedefleyen pasif ev konsepti yalnızca konut mülkleriyle sınırlı değildir. Avrupa’daki birçok örnekte ofis binaları, okullar, büyük yapılar da pasif ev standardına göre inşa edilebilir” ifadeleriyle anlattı.
“KARBONSUZLAŞMA HEDEFİ İÇİN PASİF EVLERE İHTİYAÇ VAR”
İklim Değişikliği’nin etkilerini doğa felaketleriyle deneyimlediğimizi vurgulayan İlgin Eray, “Birleşmiş Milletler İklim Konferansı’nda da vurgulandığı üzere karbon ayak izimizi belirlenen sınırların altına düşüremezsek, 1,5 santigrat derecelik artışın önüne geçemeyeceğiz. İklim Değişikliği beraberinde doğa felaketlerinin ve kuraklığın tetiklediği gıda krizini getirecek. Bugün karbon ayak izimizi kabul edilebilir sınırların altına çekmezsek, gelecekte yaşanabilir alanlar kısıtlanacak. Karbon salımını en aza indirgemek için yeni çözümlere uyum sağlamalıyız. Pasif ev konsepti ile inşa edilecek yapılar en düşük düzeyde karbon salımı ve enerji tüketimi sağlıyor” diye konuştu.
“DAHA DÜŞÜK ENERJİ TÜKETİMİ TASARRUF DEMEK”
İklimlendirmede kullanılan enerjinin tüm dünyada önemli bir tüketim kalemi olduğunu belirten Eray, “Enerji fiyatlarındaki artış, geleneksel yöntemlerle sağlanan iklimlendirmenin daha fazla sürdürülemeyeceğini ortaya koyuyor. Pasif evler konsepti ile inşa edilmiş bir yapı, geleneksel yapılara göre yüzde 90 daha az enerji harcayarak aynı ısıl değeri koruyabiliyor. Bu nedenle Pasif ev konseptli yapıları yakın gelecekte çok daha fazla göreceğimize inanıyorum” ifadelerini kullandı.