Haberde Bursa

Koronavirüs için büyük umut!

10.01.2021

Tüm dünyada koronavirüs ile mücadele devam ederken, zeytin yaprağında bulunan oleuropein isimli etken maddenin koronavirüs ile savaşta önemli bir rol aldığının duyulması üzerine zeytin yaprağı çayına da büyük ilgi başladı. Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yasemin Şahan, organik tarım dışındaki yetiştiricilik yöntemlerinde kullanılan tarım ilaçları ve pestisit kalıntısı riski nedeniyle, zeytin yapraklarının ağaçlardan toplanarak kullanılmasının, kişilerin zamanla çok ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya kalmalarına neden olabileceğini söyledi.

İnsanların korona virüsten korunmak için zeytin yaprağına yöneldiğine dikkat çeken Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yasemin Şahan, “Zeytin yaprağı etkilerinin, yüksek oranda içerdiği fenolik bileşiklerden kaynaklandığı ve Covid-19 etkeni olan SARS-CoV-2 virüsü üzerine etkili olma potansiyeline sahip olabileceği düşünülse de şu andaki bilgiler dahilinde, zeytin yaprağının SARS-CoV-2 virüsü üzerine etkili olduğunu söylemek pek mümkün değil” dedi.

Prof. Dr. Yasemin Şahan, “Zeytin ağacı (Olea europaea L.), yaprak dökmeyen ağaçlar arasında yer alan bir Akdeniz bitkisi olup, Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile Güney Asya’yı kapsayan Üst Mezopotamya kökenlidir. Zeytin insanlar için önemli bir besin kaynağı olmakla birlikte, yapraklarından elde edilen ekstraktlar yüzyıllardan beri geleneksel tıp uygulamalarında da kendine yer bulmuştur. 1854’te zeytin yaprağı ekstresinin ateş ve sıtmanın tedavisinde etkili olduğu bildirildiğinde zeytin ağacının yaprakları tedavide önem kazanmıştır. Daha sonra zeytin yaprağında bulunan etken maddelerden biri olan oleuropeinin, hayvanlarda kan basıncını düşürdüğü bildirilmiştir. Ayrıca, koroner arterlerdeki kan akışını artırabileceği, aritmileri hafifletebileceği ve bağırsak kas spazmlarını önleyebileceği de ifade edilmiştir” dedi.

Zeytin yaprağı ekstraktının antidiyabetik, antioksidan, antiinflamatuar, antiapoptotik, antimikrobiyal ve antikanserojen etkisi yapılan çalışmalarda gösterilmiştir” diyen Şahan, “Ayrıca, Avrupa İlaç Ajansı (EMA) 2017 raporuna göre, zeytin yaprağı ekstraktlarının rhabdovirüs kaynaklı viral hemorajik septisemi’ye (VHSH) karşı antiviral aktiviteye sahip olduğu bildirilmiştir. Bu bulgulara ilaveten zeytin yaprağı ekstraktının veya bu ekstraktta bulunan oleuropein ve hidroksityrosol gibi etken maddelerin influenza ve HIV-1 gibi virüslere karşı antiviral etkinliğe sahip olduğu da ifade edilmiştir” şeklinde konuştu.

Zeytin yaprağı ekstraktlarının yukarıda belirtilen etkilerinin, yüksek oranda içerdiği fenolik bileşiklerden kaynaklandığı ve Covid-19 etkeni olan SARS-CoV-2 virüsü üzerine etkili olma potansiyeline sahip olabileceğinin düşünüldüğünü söyleyen Yasemin Şahan, “Ancak, şu andaki bilgiler dahilinde, zeytin yaprağının SARS-CoV-2 virüsü üzerine etkili olduğunu söylemek mümkün değildir. Bu amaçla, zeytin yaprağının SARS-CoV-2 virüsü üzerine olası etkilerinin in-vitro, in-vivo ve toksikolojik olarak araştırıldığı çalışmaların yapılması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Yasemin Şahan, “Zeytin yaprağının sağlık üzerine etkilerinin belirlenmesinde yapılan çalışmaların, yaprak ekstraktları ile yapıldığı ve değerlendirildiği göz önüne alınmalıdır. Hastalıklar için önleyici ve/veya tedavi edici dozun belirlenmesinin çok önemli olduğu unutulmamalıdır. Ayrıca ilaç kullanımı ile birlikte bu tarz bitkisel kaynakların kullanımında mutlaka kişinin tedavisini takip eden doktorlara bilgi verilmesi ve danışılması gerektiği unutulmamalıdır” dedi.

Zeytin yaprağı çayı tüketmek isteyen kişilere yönelik olarak bazı tavsiyelerde de bulunan Yasemin Şahan, “Organik tarım dışındaki yetiştiricilik yöntemlerinde kullanılan tarım ilaçları ve pestisit kalıntısı riski nedeniyle, zeytin yapraklarının ağaçlardan toplanarak kullanılması, kişilerin zamanla çok ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya kalmalarına neden olabilir. Bu nedenle, zeytin yaprağı çayı yapımı amacıyla organik zeytin yapraklarının kullanılması önerilmektedir. Ayrıca zeytin yapraklarının, etken madde içeriğinin yüksek olduğu dönemde toplanarak kurutulması ve kullanılması da oldukça önemlidir. Zeytin yaprağı çayı tüketilirken de tüketim miktarlarına dikkat edilmesi ve aşırı tüketimden kaçınılması gerekmektedir” diye konuştu.

Bursa’nın İznik ilçesinde zeytin üreticisi olan Mustafa Demirkol da (50), bugünlerde zeytin ağaçlarına para bırakarak, insanların yaprak topladıklarına şahit oluyoruz. Evet, bugünlerde zeytin yaprağına talepler var. Ben bile askerdeki oğluma ve oradaki diğer Mehmetçikler için korona virüse karşı korunması için zeytin yaprağı gönderdim. Topladığım yapraklar dağlarda, tepelerde yetişen tamamen organik olan ağaçlardan. İnsanlarımız yol üzerindeki zeytin bahçelerinden sakın ola yaprak toplamasın. Biz onlara tehlikeli olan kimyasal tarım ilaçları atıyoruz. Bu konuda dikkatli olsunlar almasınlar” diye uyarıda bulundu.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>