Haberde Bursa

SELÇUK KAR İLE ÖZEL GÜNDEM “İŞÇİ VE SENDİKA”

19.01.2025

Hep sahada olan,çalışma azmi ile bilinen Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Bursa Şube Başkanı Selçuk Kar ve Şube Başkan Yardımcıları ile birçok merak edilene cevaplar bulduğumuz detaylı bir röportaj gerçekleştirdik.

*** Selçuk Başkanım. Öncelikle bizleri ,ekibimizi sendikanızda konuk edip ağırlamış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum.Sizlere Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Bursa Şubesi’ne konuk olacağımızı sosyal medyadan paylaşınca oradan da birçok soru geldi, kısaca sizi tanıyarak başlayalım isterseniz.

ARKADAŞLARIMI İYİ Kİ TANIMIŞIM..!!

—-Bizlere, sendikamıza böylesine güzel bir fırsat tanımış olmanızdan dolayı ben de sizlere teşekkür etmek istiyorum.Uludağ Üniversitesinde Hastane kontrol Şefiyim,18 yıldır oradayım.Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası ile buluşmam 2015 yılında oldu.Mayıs 2022’de başkan oldum. Ondan öncesinde 6 ay kadar bir mütevelli heyetimiz oldu.Yani aslında Bursa Şubesini Uludağ Üniversitesi’ndeki başarı hikayesi buraya getirdi. Biz bir şube açtırmak zorunda kaldık adeta.Buradaki ekip komple 6 aylık Mütevelli heyetinden sonra arkadaşlarımızın takdirleri ile buraya gelmiş arkadaşlar Mütevelli heyetinden sonra bu ekibi birlikte oluşturduk ,birlikte tanıştık. Hepsini iyi ki tanımışım.,iyi ki bir seçime girmişiz, yoldaş olmuşuz, omuzdaş olmuşuz. Zorluklar içerisinde hala mücadele eden bir ekip yapısına sahibiz.

*** Selçuk Başkanım tam da sendikaya girmişken bizlere Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası ile de ilgili bilgi verir misiniz?

TÜRK-İŞ İŞÇİNİN KALESİDİR..!!

— Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Türk-İş konfederasyonuna bağlı Sağlık İş grubunda ve sosyal hizmetler iş grubunda hizmet veren bir sendika. Uludağ Üniversitesinde yetki aldıktan sonra şubemiz açıldı.Biz de genel merkezle komple tanıştık genel başkanımız Hakan Toy önderliğinde var gücümüzle mücadele ediyoruz, işçiler adına. Sendikalı olmak Türk-İş’e bağlı olmak gerçekten bir ayrıcalıktır.Bizde bir söylem vardır Türk-iş işçinin kalesidir diye.Gerçekten bunu niye söylüyorum Türk-İş dediğinizde hem sağ, hem sol ,hem aşağısı, hem yukarısı anlayışını benimseyen bir yapıya sahip olursun. İdeolojik anlamda işçinin alın terinin peşinde koşan bir hizmet anlayışı olduğu için biz buradayız. Takip edersiniz ki sendikalar artık yönlerini bir tarafa döndüğü zaman daha kuvvetli ve güçlü oluyorlar. Bu memurlarda da aynı bugün maalesef. Bizim rakibimiz olarak çıkan bir Sendikada aynı şeyi yaptı o yüzden biz o yüzden Türkiye Sağlık İş Sendikası altında işçinin alın terini kimseye bırakmadan, mücadele eden bir yapıya sahip olduğumuz için arkadaşlarımızla birlikte yaklaşık 2000’e yakın bir üyemiz var Bursa’da. Bu anlamda onların çıkarlarını korumak adına çalışmalar ortaya koyuyoruz. Bizim bakış açımız 300 kişiyle ,500 kişiyle değil 6.000 de olsak 10.000 de olsak bu değişmeyecek. Türkiye genelinde zaten bahsettiğim Konfederasyon olarak 1 milyon 800 bin üyemiz var.Neden sürekli asgari ücret komisyonundayız ,neden kamu çerçeve protokolünde oturuyoruz.En güzel cevap bu. Yukarıdan aşağıya işçinin sendikasına bunu özellikle söylüyorum sahip çıkılması lazım. Eğer sahip çıkılmazsa işte var olan güçlerle kurulan sendikalar altından işçi maalesef ezilecek.Geldiğimiz nokta 2018’den 2020’ye kalmadan bu noktayı getirdiler tekele düşürdüler bu işi, sahada spot sendikacılıkla, ufak hediyelerle, işçiye paralarla sendikacılığın bitme noktasına ve itibarsızlaştırma noktasına getiren bir yapı var özellikle çalışan.

***Yine başkanım emeklilikle ilgili çok soru gelmiş emekli olalım mı diye soranlar var emekli olduğuma pişman oldum diye yorum yapanlar da var, ne söylersiniz bu konuda?

ASLA EMEKLİ OLMAYIN DİYORUZ..!!

— Orada da biz çok duyurumuzu yaptık ,paylaşımlarımızı yaptık emekli olan tabii ki pişman olur.Niye olur? Erken emekliliğin olduğu bir ülkede 42 yaşında, 43 yaşında en verimli çağında bir insan emekli olabiliyorsa burada sorgulanacak çok şey var, bizi de aşan durumlar bunlar. Orada tabii büyüklerimiz öyle uygun görmüş öyle yapmış burada işçi şunu düşünecek bize müracaat ettiklerinde asla emekli olmayın diyoruz. Çünkü sendikalı bir alandasınız ve de kamuda çalışıyorsunuz. Ne olursa olsun 6 ayda bir ikramiyeniz, 3 ayda bir devletin vermiş olduğu hediyeniz var. Onunla birlikte toplu iş sözleşmesi maaşı belli bir noktaya geliyor. Asgari ücretin biraz üzerinde olsa da sen emekli olduğunda 42 yaşında dışarıda beni bekleyen bir iş alanı var iş sahası var zannediyor.Emekli oluyor,o mutlulukla. Bana maaş bağlansın istiyor maaş bağlandığında işte 12.000 ile 15.000 arasında bir maaş bununla geçinemeyeceğini bildiği için hemen iş müracaatını yapıyor hemen.O çaresizlikle şu soruyu soruyorlar. Pişman olduğunun en büyük noktası bu. Biz tekrar ediyoruz hepimizin yaşı ortalama tutan vardır tutmayan vardır biz hepsine çağrımızı şu şekilde yaptık.! Emekli olmayın arkadaşlar! Neden… Az önceki sorunun paralelinde burayı da bu tamamlayabilir aslında bir anlayış var demiştim ya.. İşçinin bitmesini öngören bir anlayış bu. İşçi tamamen bitecek 4-b’li memurlarla bu düzen dönecek ondan sonra da zaten sistem kendi kendine oturacak yerine. Biz buna karşıyız ,erken emeklilik de bundan çıktı. Zorunlu emeklilik vardı biz kadroya geçtiğimizde bundan çıktı, zorunlu emekliliği kaldırdık ,iki sene sonra bir dava ile birlikte.Ama dediğim gibi biri bitiyor,diğeri başlıyor.

***Yine gelen sorulara baktığımızda işte iki kişinin yaptığı işi bir kişi yapmak zorunda kalıyor. Bu anlamda personel ile ilgili ciddi sıkıntılar yaşıyoruz diye de sorular,yorumlar gelmiş başkanım?

HERKESİN BU DÜNYADA YAPABİLECEĞİ ,KALDIRABİLECEĞİ BİR YÜK VAR..!!

—Hasta bakıcı Ve temizlik personeli açığından kaynaklı sağlıkta bir kliniğe bakan kişi artık üç kliniğe bakıyor. Bir bölgeyi temizleyen temizlik görevlisi artık 3 noktayı temizliyor. Böyle durumlar olabiliyor. Bu konuyla ilgili kısa bir bilgi verecek olursam. “Yapmayacaklar” biz işçimize öyle söylüyoruz üyemize öyle söylüyoruz.Herkesin bu dünyada yapabileceği ve kaldırabileceği bir yük var onun ötesine geçmeyin diyoruz.Sen bu telefonu kaldırırken yanına bir de bunuda kaldır deniliyorsa kaldırma bunu anlayacak işçi onu yapmasa da bunun için tutanak tutamazlar ona.Biz orada şunu söylüyoruz ;Bir kliniğe bakıyor 2. klinik için uğraşma. 24 o tarafta ,24 bu tarafta sadece Uludağ Üniversitesi’nden veriyorum örnek 50 Hasta yapar ortalama 50 hastaya bakamazken 150 hastayı nasıl bakacaksın. 150 odaya nasıl girsin imkanı yok zaten sen bunun için uğraşma, sakin ol, yapabileceğin kadar yap, molalarını bekle, dinlen, yemeğini ye bekle, dinlen diyoruz. Biz iş yapma demiyoruz.Yanlış anlaşılmasın.Aslında her şeyin bir gidişatı var ama yaptıkça iş artar kamunun en büyük özelliği budur ne kadar çok Çalışırsan o kadar çok sırtına iş yükü bindirirler.

***Yine gelen sorulara baktığımızda şiddetle alakalı sorular yoğunlukta.
ŞİDDET ÇOK BÜYÜK SIKINTI..!!

—- Mesela şiddet oluyor şiddetle ilgili saldırana da bir şey olmuyor işverene de bir şey olmuyor , biliyorsunuz caydırıcılık var çünkü. Yoksa sağlıktaki kişi İşini yapmaya çalışıyor ama şiddete Maruz kaldıktan sonra Hastane sahip çıkmıyor, yine kalıyor yük sendikaya. Sendikalıyım avukat tutun beni savunun diyor böyle şeyler var. Tamamen müfredatla alakalı hukuki süreçler bunu düzeltecek olan geniş bir çalışma lazım bunu tek taraflı sendikanın yapabileceği bir iş değil. Ama personel anlamında biz sendika olarak ciddi baskı yapıyoruz maalesef yine orada 2018 yılında kadroya geçmiştik ya 2018’de kadroya geçmiş olduğumuz andan itibaren hala işçi alımını neyin üzerinden ve nasıl yapılacağını bilmeyen bir düşünce var.

İŞÇİNİN ALANI GÜN GEÇTİKÇE DARALIYOR..!!

Şöyle ki 2019’da İŞKUR üzerinden alımlar yapıldı hem Sağlık Bakanlığı’na, hem üniversitelere ama bu tutmadı. Bu tutmadığı gibi hemen ne yaptılar.İşkur’u da kaldırdılar hemen arkasından 2020’den itibaren direk 4-B ile sözleşmeli işçi almaya başladılar. Bunlar da kime kayıyor artık memurlara kayıyor. Yani burada bizim aslında alanımız da daralıyor, işçi alını da daralıyor. Bugün mesela Ocak geldi biliyorsunuz yeni kurumlara işçi alımları yapılacak maalesef hepsi 4-B ile alınıyor.İşçi kalmayacak artık 4-B sözleşmesi ne demek memur demek.

*** Yine başkanım maaş farklılıkları ile ilgili sorular gelmiş ?

MAAŞ FARKLILIKLARI UÇURUMA DÖNÜŞTÜ..!!
— Maaş farklılıkları çok var.Evet burada 3 tane bölge temsilcimiz var çalışan olarak Sağlık Müdürlüğü, Aile Sosyal Politikalar ve Uludağ Üniversitesi. Uludağ Üniversitesi Yök’e bağlı biliyorsunuz.Diğer ikisinde de bakanlıkları farklı.Maaş skalasında da atıyorum örnekleme veriyorum. Mesela bir taraf 42 Bin iken, diğer taraf 32-33 Bin üçüncüsü ise 27 Bin civarı maaş veriyor.Evet çok büyük çarpıklık var. Ama üçünün de kadrosu 2018’de kadroya geçen kamu işçisi. Bu çarpıklık mevcut yetkili bir sendika var ben onlarla ilgili bir açıklama da yapmak istemiyorum. Bu duruma getirme sebebi de onlar. Orada da dediğim gibi tekele düşen tekelleştirmeye çalışılan bir yapı var. O yapıyı besleyen de ana arterler var.

*** Selçuk Başkanım Şimdi de isterseniz değerli şube Başkan yardımcılarımızdan da Sağdan sola birer cümle almak isteriz.

— Ben Birgül Polat;Bursa İl Sağlık Müdürlüğü saymanlığında çalışıyorum.Başkanımızın da dediği gibi 2021’de tanıştık. O zamandan beri seçildik geldik birlikte çalışıyoruz.

ÖZET CÜMLE;”ÇALIŞANIN İŞİ, ÇALIŞMAYANIN İTİBARI ARTIYOR..!!

— Fethiye Kızıl; Ben şube mahalli sekreteriyim. Uludağ Üniversitesi insan kaynakları biriminde görevliyim.En çok sendikal anlamda biraz önce sormuş olduğunuz sorulara istinaden söylemek istiyorum ‘sağlık sektöründe en çok yaşanan sorun, İşte eleman eksikliği personel yetersizliği nedeniyle bir işçiye birden fazla yükün yüklenmesi. Bu da işçide inanılmaz bir bıkkınlık, mağduriyet uyandırıyor.Sendikalara burada iş düşüyor sendikalar evet işi anlıyor,biliyor ama bu sefer bakanlık devreye giriyor. Biz aracı kurumuz aslında, İşçi ile devlet arasındaki bağ kurmak istiyoruz.Fakat bu taraf yetersiz maliye vermiyor. Burada da bizim yapacak bir şeyimiz olmadığı için biz de arada kalıyoruz. Emekli oluyor kişi “darısı sizin başınıza, kah,kah,kah,diyor.. İnsan ne kadar güzel bir kurumda çalıştım buradan ayrılmak istemiyorum dese keşke ama olmuyor.Bunlar üzücü oluyor sonra işte skaladaki farklılıklar üzücü. 3 farklı kurum 3 farklı maaş. 2018’de 696 kanun hükmünde kararname ile geçmiş kişileriz tamamen sıkıştık araya ne yukarıya çıkabiliyoruz ,ne aşağıya. Üniversite mezunu olman hiçbir şeyi değiştirmiyor, bir şeyleri bilmen, bir şeylerin üstüne koyabiliyor olman,bir şeyi iyi yapıyor olman hiçbir şey değiştirmiyor. İşte tam da burada yine özet cümle çalışanın işi çalışmayanın itibarı artıyor.

KADINLARIMIZIN KARŞILAŞTIKLARI ZORLUKLARDA HEP YANLARINDAYIZ..!!

—- Sare Taşçıer;Sendika’da kadın kolları başkanı olarak görev yapmaktayım. Sendikamızın kadın kolları olarak temel amacımız kadınların daha refah ,daha ferah İçerisinde çalışması, eşit şartlarda güvenli bir şekilde çalışması.Karşılaştıkları zorluklarda her zaman zaten biz onların yanındayız, destekçileriyiz kendilerine bu konuda. Çalışma Hayatında yalnız hissetmemeleri için onları destekliyoruz bu tarz etkinliklerimiz oluyor. Onlara daha çok iş hayatında çıkabilecek zorluklara karşı destek olmaya çalışıyoruz. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığında çoğunlukla eleman yetersizliği çok fazla oluyor ,diyebilirim.

BİR SONRAKİ DÖNEM YETKİYİ BİZE VERSİNLER ,FARKI VE FARKINDALIĞI HİSSETSİNLER DİYORUZ..!!

—-Sinan Altıntaş Şube Başkan yardımcısıyım, İl Sağlık Müdürlüğü Çekirge Devlet Hastanesi idari personeliyim. Şube başkanımızla tanışıklığımız 2020’li yıllara dayanıyor. Kendinin teveccühüyle takdiri ile şubede görev aldık kendisine de teşekkür ediyoruz. Sizlerin vesilesiyle burada benim sizlerin aracılığıyla burada kayda girmesini özellikle istiyorum özellikle işçi kardeşlerimiz 17 nolu iş kolunda sağlıkta örgütlenmiş ve Bursa’daki 22 hastanede görev yapan 696 KYK ile görev yapan arkadaşlarımız var. Aile Sosyal politikalarda ve üniversitede çalışan arkadaşlarımıza çağrımız şu;Şube başkanımızın da dediği gibi Türk-İş gerçekten işçinin kalesidir. Turk-İş masada satan değil savunan bir sendikadır. Dolayısıyla 2018’den beri 7 yıldır yetki vermiş oldukları sendika ile bir adım öne gidemedik, bu sendika Hak-İş Konfederasyonuna bağlı Öz Sağlık İş. Söylemekte bir beis yok. 2 yıl daha yetki aldılar toplamında süre bittiğinde 9 yıl olacak.İşçi biraz öne gidememiş öne gitmeyi bırakın bir adım iki adım geride gelmiş durumda.Dolayısıyla işçi tepki göstermediği sürece yetkiyi onlardan alıp Türkiye Sağlık ve Sosyal Hizmet İşleri sendikasına vermediği sürece bu düzen böyle devam edecek. Bu düzenin böyle devam etmesini istemiyorsa işçi arkadaşlarımız kardeşlerimiz bu yetkiyi bu dönem onlara verdiler ama bir sonraki dönem bizlere vererek farkı ve farkındalığı hissetsinler istiyoruz.

HAKLARINI HER HALÜKARDA SAVUNABİLELİM İSTİYORUM..!!

— Ben Erkan Yıldız; Şube Başkan yardımcısıyım başkanlarım zaten hepsini çok güzel bir şekilde anlattılar.Benim söyleyebileceğim pek bir şey de kalmadı aslında.Birlikte olunmadığı sürece tek bir yerde aynı şeylerin düşüncesi beraber hareket edilmediği sürece hiçbir şekilde bir şeyler yapılamayacaktır. Karşılarında gördüklerini fark edip artık bazı yerlerin altını çizerekten tekrar bir araya gelinmesi gerekir ki; İnsanlar haklarını alabilsin bu demek değildir ki bizimle hareket edilsin ama herkes artık doğruyu her şeyi görebilsin ki bizimle birlikte hareket etsin, biz de onların haklarını her halükarda savunabilelim istiyorum.

**** Selçuk Başkanım değerli Başkan yardımcılarımızdan da birer cümle almaya çalıştık sorularımız bu kadar röportajımızın sonuna geldik.Son olarak bizim sormayı unuttuğumuz sizin eklemek istediklerinizi alarak tamamlayalım isterseniz?

İŞÇİNİN YÜKÜ ÇOK FAZLA..!!

—-Sahadan güzel sorular gelmiş,tabii ki işçinin sorunu bitmez bu ülkede konuşulacaklar bitmez, bizim yapmak istediklerimiz bitmez.Biz isteriz ki bir sonraki sözleşimiz de şöyle olsun neler değiştirmek istiyorsunuz işçi adına ya da toplu iş sözleşmelerinde kamu çerçevede artık neye dur deyip neye devam edilmesi noktasında bilgi teatisi yapabiliriz.Bununla birlikte sahadaki olumsuzlukları nasıl olumluya çevirebiliriz diye şeyler konuşsak daha iyi olabilir ama benim işin özetini de söyleyeceğim şu; İşçinin kendisine sahip çıkması gerektiğini düşünüyorum. Bizim il müdürümüzün güzel bir lafı vardı yine oradan örnek vereyim. 2018’de kadroya aldık insanlar yani işçiler kendilerini yenilemediği sürece asla kamuda çalışan herkes o taşeronu kafamızdan atamıyoruz o düzende hala çalıştığımızı düşünüyoruz. Aslında bize çok güzel bir kadro verildi içi boş da olsa doldurun dediler bize, toplu iş sözleşmesinde kanunu araştırın bir şeyler kazanın dedi. Biz hatta o dönemde hep şunu yorumladık kendi aramızda, “biz işçi olduk arkadaşlar üzülmeyin” neden işçi olduk 80’lerde 70’lerde sizler bizden daha iyi bilirsiniz işçi demek memurun 2 katı maaş almak demekti. Bugün devlet dairelerinde çalışmayan birçok devlet memuru var sizler de bunu görüyorsunuzdur gerçekten bizim içimiz acıyor kamuda biz taşeron çalışıp, biliyorsunuz Taşeron demek orada Köle olmak demek biz öyle çalıştık ve 2018’de kadroya geçtikten sonra halen daha yenileyemediğimiz için kendimizi daha aynı şekilde çalışıyoruz.İnanın kamudan bizi çıkarın memurlarla o kamu batar. İnanın gerçekten de kamu işçisinin üzerindeki iş yükü çok fazla ve çok büyük bir özveriyle çalışıyor arkadaşlarımız sahada. Ben son olarak tüm üyelerimize, ülkemdeki tüm sendikalı arkadaşlarımıza,işçi kardeşlerime , Bursa’da yaşayan üç buçuk milyonu aşkın insanımıza ve yurt genelinde yaşayan 85 milyon Türk insanına Bursa’dan Türkiye Sağlık İşçileri sendikasından sevgilerimi, selamlarımı gönderiyorum, esenlikler diliyorum. Diyerek sözlerini tamamladı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>