Haberde Bursa

Veteriner Hekim Uğur Selin Çelikten: “Kedilerde Aşı Yeri Sarkomu Hakkında Bilinçlenmek Hayat Kurtarır”

03.12.2024

Kedilerde enjeksiyon bölgelerinde nadir de olsa ortaya çıkan Kedi Enjeksiyon Yeri Sarkomu (FISS), sevimli dostlarımızın ailelerini endişelendiriyor. Oysa, fibrosarkom gibi agresif tümörlere neden olabilen bu durum, doğru aşılama teknikleriyle önlenebiliyor. Veteriner Hekim Uğur Selin Çelikten, son günlerde acaba aşı yaptırmasak mı? İkilemine düşen evcil hayvan sahiplerini FISS hakkında bilgilendirmek için önemli açıklamalarda bulundu.

Riskler ve Bilinmesi Gerekenler

“Kedilerde enjeksiyon bölgesinde oluşan kanserlerin, özellikle fibrosarkom türü olanlar, veteriner hekimlik alanında “Kedi Enjeksiyon Yeri Sarkomu (FISS)” olarak bilinir ve aşılamanın nadir ancak ciddi bir yan etkisi olarak kabul edilir” bilgisini veren Çelikten

“Bu tümörler, diğer fibrosarkomlar türü kanserlerden daha agresif bir seyir izler vemetastaz yani vücudun başka yerine sıçrama oranı %10-28 arasında değişir. Aşı yerinde oluşan kanser türleri, diğer sarkomlar gibi vücudun başka bölgelerine çok sıçramaya meyilli değildirler. Ancak bulunduğu bölgede geniş ve derin yayılım gösterebilirler. Aşı yerinde oluşan kanserlerin (FISS) neden oluştuğu tam olarak anlaşılamasa da, uzmanlar, enjeksiyon bölgesinde gelişen kronik inflamasyonun, kötü huylu hücresel dönüşüm için bir tetikleyici olabileceği görüşünde birleşiyor” dedi.

Çelikten, aşılamanın bu risklere rağmen ölümcül olabilecek birçok hastalığa karşı temel koruma sağladığını ve kedilerin sağlığı için vazgeçilmez olduğunu vurguladı.

FISS Riskini Azaltmak İçin Ne Yapılmalı?

Veteriner Hekim Uğur Selin Çelikten, FISS riskini en aza indirmek için alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:

  1. Alternatif Aşı Yöntemleri: Alternatif olarak intranasal (burun yoluyla) aşılar kullanılabilir. Burun içine uygulanabilen aşılar dışında deri altı ve kas içine yapılabilen aşılar varsa bunlar da tercih edilebilir.
  2. Doğru Uygulama Tekniği: Enjeksiyonlar, cerrahi müdahalenin kolayca uygulanabileceği bacakların alt kısımlarına ya da kuyruğa yapılmalıdır. Çünkü aşı yerinde oluşan kanser alındığında; eğer tümör hücreleri kaldıysa çok agresif şekilde yeniden büyüyebilirler. Bu yüzden bu kanser türü şekillendiğinde bacakların alt kısmı ampute edilerek (kısmen kesilerek) vücut bu tümörden radikal bir şekilde temizlenir.
  3. Uygulanan Bölge: Aşı yerinde oluşan kanserler en çok iki kürek kemiğinin arası, göğüs kafesi, arka bacakta görülmektedir. Aşı uygulama bölgesi olarak bu bölgelerden kaçınmak önemlidir. Derine doğru ilerleyen bir kanser türü olduğundan göğüs kafesinden veya iki kürek kemiği arasından kanseri, derin bir şekilde almak olası değildir.
  4. Aşı Seçimi: Mümkün olduğunca canlı ve adjuvansız aşı seçmeye özen gösterilmelidir. Adjuvansız aşıların mevcut ve etkili olduğu durumlarda tercih edilmesi mantıklı bir seçenek olabilir. Adjuvanlı aşıların sarkom yani bölgesel kanser yapma oranı ile adjuvansız aşıların sarkom yapma karşılaştırması konusunda hala fikir birliğine varılmış değildir. Ancak adjuvanlı aşıların daha fazla inflamasyon oluşturduğu bir gerçektir. Bu yüzden eğer etkinlik bakımından fark yoksa adjuvanssız aşılar seçilmelidir.
  5. “3-2-1” Kuralına Uygun İzleme: Aşılamadan sonra 3 ay geçmesine rağmen hala sevimli minik dostunuzda çapı 2 cm’den büyük olan veya 1 ay içinde büyüyen kitleler varsa, mutlaka ameliyat edilmeli, çıkarılan dokular histopatolojik incelemeye alınmalıdır.”

Kedi enjeksiyon yeri sarkomunun nadir görülen bir durum olduğunu anımsatan Çelikten, “Araştırmalar, bu tümörlerin görülme sıklığının her 1000-10.000 enjeksiyonda bir olarak bildirmektedir. Basit bir hesaplamayla, bir kedinin yaşamı boyunca ortalama 45 aşı alacağı düşünülürse, bu kanserin oluşma olasılığı oldukça düşüktür. Günümüzde uygulanan koruyucu önlemler sayesinde bu oranın daha da düşmesi beklenmektedir. Aşı bölgesinde tümörlerin gelişimi iki aydan 10 yıla kadar değişen bir süre içinde gerçekleşebilir. Ancak vakaların büyük çoğunluğu, enjeksiyondan sonraki dört yıl içinde ortaya çıkar” diye konuştu.

Kedimi Aşılatmalı Mıyım?

Birçok ebeveynin acaba kedimi aşılatmasam mı? Diyerek endişeye düştüğünü söyleyen Çelikten

“Aşıya kesinlikle evet demeliyiz! Aşılar, kedilerde ölümcül olabilecek birçok hastalığı önlemek için hayati öneme sahiptir. Veteriner hekimler olarak, her kedinin bireysel ihtiyaçlarına uygun bir aşılama programı oluşturuyor ve doğru tekniklerle uygulama yapıyoruz. Evcil hayvan sahiplerinin, bu konuda veterinerlerine danışarak bilgi edinmeleri, onların sağlığını korumanın en önemli adımıdır” bilgisini verdi.

Uğur Selin Çelikten, aşılama sonrası dikkatli izleme ve doğru uygulama teknikleriyle bu nadir komplikasyonun önlenebileceğini sözlerine ekledi.

Tedavi ve Erken Teşhis Hayat Kurtarır

FISS’in tedavisinde erken teşhisin büyük rol oynadığına dikkat çeken ve tedavi sürecinde multidisipliner bir yaklaşımın gerekli olduğunu vurgulayan Çelikten şu bilgileri önemli verdi:

“Kesin tanı için histopatolojik inceleme şarttır. Cerrahi müdahale yapılırkenbölgede hiç kanser hücresi bırakmamak için çabalanmalıdır. Radyoterapi ve Kemoterapi, cerrahi müdahaleye ek olarak kullanılabilir. İmmünoterapi ise alternatif destekleyici tedavi olarak değerlendirilebilir.

Unutmayın, evcil hayvanlarınızın sağlığı için aşılar büyük önem taşır. Ancak, nadir görülen bu tür komplikasyonlar hakkında bilgi sahibi olmak, onların hayatını kurtarabilir.
Evcil hayvanınızın sağlığı için düzenli veteriner kontrollerini aksatmayın. Aşı sonrası olası yan etkiler hakkında bilgi sahibi olun ve dostlarınızın sağlığını korumak için veteriner hekiminizle iletişimde kalın.”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>