YAKLAŞAN TEHLİKE! OTİZMİN FARKINDA MISINIZ?
Çok sıkıntılarımız var; hayat pahalılığı, eğitim, sağlık, beslenme, barınma, ulaşımda sorunlar gibi sorunlar yaşıyoruz. Bütün bu sıkıntılar bizi bunaltıyor değil mi? Ya otizmli çocuklar, ya onların aileleri ?…
Elli dörtte bir oranında doğan otizmli çocuklara farkındalık yaratmak için Merinos Kültür Merkezi Osamangazi Salonu’nda bir konser verildi dün (21 Mayıs 2022) saat sekizde. Eğitimci olmam nedeniyle farkında olsam da ben de katıldım konsere. Özel alt sınıfta bir ay görev yaptığımda bu özel çocukların eğitimlerinin zorluğunu yaşayarak görmüştüm.
Konser, Bursa Büyükşehir Belediyesi himayesinde Bursa Otizm Derneği, Uludağ Sanat Derneği, Büyükorhan Gençlik Derneği işbirliği ile düzenlendi yazıyor davetiyesinde.
Protokolün denginde (Fotoğraf çekmek için) sol yanda ilk koltuğa oturdum. Bir tanıdık sima yanımdan geçerken ayağa kalkıp selamladım. Bu tanıdık kişi; dünya beyefendisi, Şiir Dinletisi ve Mahkeme Hamamı yazılarımda şakalaştığım Metin Atatygül’dü. “Bu sefer gezemeyeceğim Ahmet Bey ama siz yine de yazacak bir şeyler bulursunuz” dedi. Siyah takım elbisesi, beyaz gömleğinin yakasına taktığı siyah papyonu ile çok şık olmuştu. Başka bir tanıdık program sunucusu Hayati Yıldırım spor kıyafeti ile önümden kulise doğru geçti. Yanıma Büyükorhan Gençlik Derneği üyesi gençler oturdular. Dernek üyesi, finans uzmanı olan Mesut Bey’le ülkenin gidişatı hakkında konser başlayana kadar sohbet ettik.
Sunucu Hayati Yıldırım, Uludağ Sanat Derneği Müzeyyen Senar Türk Sanat Müziği Korosu’ndan bir şarkı dinleyeceğimizi anons etti o güzel, davudi sesi ile. Şef Hilmi Özdemir koroyu yönetirken, salondaki ışıkları ayna gibi yansıtan siyah rugan ayakkabılarına takıldı gözlerim.
Otizm Derneği başkanı Emel Kanberoğlu açılış konuşmasını yaptı. Ardından Orhaneli Gençlik Derneği başkanına söz verildi. O da kısa bir konuşma yaptı. Ardından solo şarkılara geçildi. Peş peşe solistler şarkılarını söylediler.
Gözüm Metin Bey’de; belli koro içinde kıpırdamadan durmak zor geliyordu ona. Altın kafese konmuş bülbül gibiydi. O, uçmalıydı, gezip tozup şarkılar söylemeliydi. Adı anons edildiğinde mutlulukla sahnede yerini aldı. Şarkı söylemek bu güzel insana çok yakışıyordu.
Sahnenin sol tarafında Türk Bayrağı, sağ tarafında Atatürk resmi asılıydı ve Atatürk de benim gibi sahnedekilerin çağdaş kıyafetler içinde sanatla ilgilenmelerinden gurur duyar gibi bakıyordu.
“Bir millet sanattan ve sanatkârdan mahrumsa tam bir hayata malik olamaz. Böyle bir millet bir ayağı topal, bir kolu çolak, sakat ve alil bir kimse gibidir. Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş olur.”
“Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz. Hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatkâr olamazsınız.” diyerek sanatın ve sanatçının önemini vurgulamıştır büyük önderimiz.
Hayati Bey sonraki şarkının nakaratına dikkat çekerek; “sevin; karşı cinsi, çiçeği, böceği, ağacı sevin; yeter ki sevin..” dedikten sonra şarkının nakaratını Hikmet Bekaroğlu’ndan dinledik; Gönül der ki sev sevil/güzele aşka eğil/ dünya öyle ufak ki/ aşk gibi büyük değil…
Hayati Bey’in birinci sürprizi geldi; otizmli oğlu için yazdığı şarkısını dernek başkanı Emel Kanberoğlu söyledi, duygusal bir konuşma yaptı. Her otizmli çocuğun annesi gibi gözyaşları her zaman hazırdı gözlerinde…
İkinci sürpriz; otizmli gençleri korosuydu. Kadın koristlerin önünde beyaz gömlekleriyle yer aldılar. Bir genç yerini beğenmiş olmalı ki, tüm uyarılara rağmen yerinden kıpırdamadı. Uyaranlara bağırdı. Gülümsemelere neden oldu. Şefleri öğretmenleri Nilüfer Hanım’dı ve iki şefle zenginleşmiş oldu koro. Yeni şef hem yönetiyor hem oynuyordu şarkıyla. Çok alkış alan güzel bir koroydu.
Konsere on beş dakika ara verildi. Aradan sonra sunucu Hayati Bey, Kıbrıs’tan katkı için katılan assolist Bahar Gökhan’ı övgü dolu sözlerle anons etti. Bahar Hanım alkışlarla sahnede yerini aldı. Sefalar getirdiniz, sefa geldiniz dostlar şarkısıyla “hoş geldiniz!” diyerek müzik ziyafeti çekti bütün zarafetiyle. Sahneyi doldurdu. Arada konuşmalar, şakalar yaparak seyircilerin dikkatini sürekli üzerinde tutmayı başardı.
Peş peşe birbirinden güzel şarkılar söylerken sahne önüne konulan sudan içmeden önce konserin destekleyicisi olan Aroma’ya desteklerinden dolayı teşekkür etti. Sanatçıyı dinledikçe “sunucumuzun övdüğü kadar varmış.” diye düşündüm.
Bahar Hanımı tanımış, dinlemiş oldu konuklar. Otizmli çocukların varlığından haberdar olmak ve farkındalık yaratmak gibi amacı olan konser de amacına ulaşmıştı. Emeği geçenlere teşekkür ediyor, otizmli çocuklara sağlık ve başarılar; anne ve babalarına kolaylıklar diliyorum.
ahmet.kocak16@hotmail.com